1.6

58 7 6
                                    

Oy? Yorum? Şaka mı ya? Niye yoklar?

Nil'den:

Cerenin attığı konuma gittim. Onurla birlikte gidecektim ama son anda işler değişti. Onunla vakit geçirmek hiç eğlenceli değildi. Zaten Alaz benimle gelmediği için ona katlanmak zorundaydım. Acaba Ceren Alazın Gamzeyle buluştuğunu duyunca ne tepki verecek? Ceren yıllardır Alaz abimden hoşlanıyor. Hatta bayağı hoşlanıyor. Abimin Gamzeyle sevgili olduğunu duyunca epey bi depresyona girmişti.

Sonra toparladı ama abime olan aşkını kaybetmedi. Şimdi de bir umut olmasını bekliyor.

Mekanın önüne vardığımda kapının önünde Onuru gördüm. Yeşil tişört giymişti ve hiç yakışmamıştı. Oflayarak arabadan indim ve yanına gittim.

"Hoş geldin Nil."

"Hoş buldum. Cerenler daha gelmedi mi?"

"Yok onlar içerdeler. Hadi biz de girelim." Deyip kolunu uzattı. İstemeyerek te olsa koluna girdim ve içeri adımladık. Cereni görünce rahatladım. Abisi Burakla birlikte gelmişti. El sallayınca onlara doğru gittik.

"Ay sonunda yani 2 dakikalık yolu gelemediniz. Eh, Alazla Kaan da gelseydi iyi olurdu ama yapacak bir şey yok." Deyince ters ters bakıp öksürdüm. "Neyse tamam. Boş verelim Alazı, Kaanı. Biz kendi eğlenmemize bakalım yahu. Kırk yılın başı dışarı çıkmışız değil mi?"

Onur "Öyle ya evet."

Kaçıncı bardağı içtiğimden habersizdim. Sadece bildiğim bir tek şey vardı. O da başımın döndüğü, enerjimin artmasıydı. Bir bardak daha içince Ceren durdurdu. "Kızım yeter bu kadar. Hastanelik mi olmak istiyorsun?"

"Yaa sana ne yaa. Hem belki hastaneye düşerim Kaan gelir yanıma. Gece uykuya dalır ben de onu öperim. Nasıl fikir ama?"

"Yok artık. Daha bu gün Kaana nefret kusuyordun."

"Ne nefreti ya. O benim aşkım. Kaan sevmeyenler kapatılsın!" Diye bağırıyordum.

"Yok artık! O zaman sevin canım. Seninki çok sinirle içeri giriyor." Deyince işaret ettiği yere baktım. Kaan kaşları çatılmış ve gerilmiş şekilde hızla bize doğru adımlıyordu. .

"Noluyor burda Nil? İyi misin sen?" Diye sordu yanımızda durup.


"Bak gördün mü? Yakışıklı polis lafının üstüne gelirmiş." Dedim Cerene.

Ceren "Öyle bir değim yok ama neyse. Kaan bence sen götür bu kızı."

"O yüzden geldim zaten. Senin aklın başında mı? Kaç şişe içtin kızım ya?!"

"Ne bileyim komiserim? Öyle seni düşüne düşüne devirdik bir kaç bardak."

"Anlamadım?"

"Eeee Kaan sen boş ver, zaten sarhoş ne dediğini bilmiyor."

"Hadi Nil, çıkıyoruz burdan." Deyip kolumdan tuttu.

"Sen iste çıkarız tabiki aslan parçası." Dedim. Sanki içimden geçenleri dile döküyor gibiydim. Söylememek istiyordum bunları ama elimde değildi.

Arabanın önüne geldiğimizde Kaan "Senin aklın yerinde mi? Ne diye o kalleşle geliyorsun buraya? Allah bilir kaç bardak ta içmişsin!" Dedi sinirle.

"Arkadaşın olacak o Alaza sor. Gelmedi benimle. Neymiş Gamzeyle buluşacakmış."

"Alaz gelmiyorsa bana söyleyebilirdin."

"Sana söyleyemezdim ki."

"Neden? İşlerimi diyorsan yine de gelirdim."

"Sen Handeye aşıksın. Seni davet etmek doğru olmazdı."

"Nil ben Handeye falan aşık değilim!"

"Ama başkasına aşıksın Kaan."

"Evet ama bu Hande değil."

"Kim o zaman?! Benden ne farkı var? Hangi üstün tarafı var? Söyle de bileyim."

"Senden hiç bir farkı yok anla artık bunu! Çünkü benim aşık olduğum kişi sensin! Ama sen de Hande diye tutturuyorsun! Hiç birini de yarın hatırlamayacaksın ama ben heyecandan gebereceğim!" Diye bağırdı. Sinirden kıp kırmızı olmuştu. Sanırım çok fazla deli etmiştim onu.
Ona doğru adımladım. Ama Kaan geri geri gitmeye başladı. En sonunda arabaya yaslanınca durdu. Bense sanki büyülenmiş gibi ona daha fazla yaklaştım.

"Nil, ne yapıyorsun?" Dedi sessizce. Yüzümü ona doğru yaklaştırdım ve omuzlarından tuttum.

Dudaklarımı kulağına getirip "Kaan... Seni seviyorum." Dedim ve yanağına öpücük kondurdum...

Senden Daha Güzel./ Texting./ Where stories live. Discover now