My Time | Taekook

Hisho

Selamlarr. Umarım beğenirsiniz. Oy vermeyi unutmayın. Öpüldünüz. ★

-

" Evet Bay Jung. Sizin için hazırlanan programdan hemen sonra Harry Styles üç konser art arda verecek. Hemen ardından Bay Park'ın solo gösterisi çıkacak. Orada ayriyeten Stray Kids ve Seventeen grupları da bulunacak. Zaten ufak değerlendirmeler için juri üyeleri koltuk aralarına oturacaklarmış. " Konser için düzenlenen ve alınan tüm bilgileri aktardığımda elindeki yemek çubuklarını bırakarak bana döndü. " Öncelikle detaylı araştırman mükemmel olmuş Jeongguk. Tam olarak beklediğim bilgiler bunlardı. Teşekkürler. Ve ikinci olarak adımızla hitap etmenin sorun olmayacağını aylardır konuşuyoruz. Neyse, hadi birşeyler ye; çok yorgun gözüküyorsun. "

Bana minnetini belirtmeleri çok hoşuma gidiyordu. Sekiz aydır sekreterliklerini yapıyor ve onlarla oradan oraya koşuyordum. Çocukluk hayalim idol olmak olsa da şimdi dünyaya hükmedebilecek bu altı adamın yardımcılığını yapıyor olmak bile çok ayrıydı benim için. Yemeğimle oynarken sessiz ortamda telefonum çalmaya başladı. Ablam arıyordu. Ayağa kalkıp telefonu alacakken Yoongi hyungnim bana döndü. " Dışarısı çok kalabalık, hemen burada konuş istersen. Duyamazsın karşıdakini. Biz rahatsız olmayız. " Ufak bir göz gezdirerek tepkilerine baktım. Sorun etmiyorlardı.

Telefonu açarak karşı hattan ablamın selam vermesini dinledim. Yine aynı konuydu. " Abla, gerçekten gelemem. Bak sana biraz para gönderebilirim ama gelmem mümkün değil üzgünüm... " Baba evine dönmem için birkaç cümle daha sıraladı. Üzülüyordum. Ablamı öyle bir evde bırakmaktan nefret etsemde ben kendi hayatımı kurmuştum. " Özür dilerim, gerçekten. Gelmek istemiyorum. Okulum var benim... Evet canım sınav dönemindeyim zaten. Yoğunum. " Kim ölmüş yalandan?

O sırada Jimin ve Taehyung hyungnimin bakışları bana dönmüştü. Yalan söylediğimi net bir şekilde fark etmişlerdi. Yapacak birşey yoktu. " Tamam görüşürüz. " Daha fazla uzatmasına izin vermeden kapattım. Utanç vericiydi biraz ancak diğerleri benim yanımda telefonla konuşmaktan rahatsız olmuyorsa benimde biraz rahat olmamda sorun yoktu. Zaten birkaç gün sonra aynı evde kalacaktık. Ufak çaplı bir tur performansı içindi.

Bugün herkes çok yorulduğundan sessiz bir yemek oldu. Normalde herkes birbiriyle şakalaşır ve romantik bir ortam yaratırdı. Yani kendi aralarında romantikti... Ben bunu izlemekten bile mutluydum. Toxic olmayan güzel ve yoğun bir ortamdaydım. Yemek sonrası kimse eve geçmek istemiyor gibi kendilerini koltuğa attılar. Ben bir köşeye yığılmış planlarımı düşünüyordum. Okulumu ailemin bilgisinin aksine çoktan bitirmiştim. Hayvan gibi çalışmış yememiş içmemiş para kazanıp ev tutmuştum. Yeme ve içme tabiri mecazi değildi.

Önceden bulunmak için dua edip ağladığım yerdeydim. İlerlememi uzun süre sonra göz önünde bulunduruyordum. Başarmıştım. Durum değerlendirmemi yaptıktan sonra hafifçe ağrıyan karnımı tuttum. Genel olarak yemek yemeye pek vakit ayırmazdım önceden. Ancak şuan onlar yediği her seferde beni de yanlarına aldıkları için atıştırıyordum. " Of Jeongguk-ah, eğer çok yorgun değilsen bana masaj yapsana. Ellerin sihirli gibiydi. "

Taehyung hyungnimin konuşmasıyla ona döndüm. Geçen sefer yaptığım masajın çok iyi geldiğini her seerinde söylüyordu. " Yapayım tabii Ba- Taehyung hyungnim. " Yığılıp kaldığım yerden kalkarak onun yüz üstü uzandığı yere gittim. Bu sırada kapı kapanma sesi duyuldu. Namjoon ve Jimin sunbae ile Yoongi ve Hoseok sunbae odadan az önce ayrılmışlarken Jin hyungnimin de çıkması ile yalnız kalmıştık. Yanına giderek hafifçe üzerine eğildiğimde derin sesi kulaklarımı doldurdu.

"O şekilde zor olacaktır. İstersen dizlerini iki yanıma yaslayarak baldırlarıma otur Jeon. " Vücudumu büyük bir utanç kaplarken dediğini yaparak baldırlarının biraz ilerisine oturdum. Ellerim ilk önce kaslı kollarına giderek oraları gevşetti. Derin sesiyle ufak mırıltılar bırakıyordu. Odada ki hava bana yetmemeye başlarken gözlerimi kırpıştırdım ve bu sefer geniş omuzlarını kontrollü güç uygulayarak sıkmaya başladım.