35

35.5K 1.8K 112
                                    

❤️‍🔥İNCİ❤️‍🔥

İnci: Bir tanem

İnci: Beni düşündüğünü biliyorum

İnci: Ama olmazdı yani, çok zor ve ben tek başıma halledemem.

Ahmet Emir: Tamam demiyorum bir şey.

İnci: Diyorsun

Ahmet Emir: Senin mutluluğun her şeyden önemli

Ahmet Emir: Sadece bana bahsetseydin böyle bir durumdan insanlarla iletişime geçmezdim.

İnci: Özür dilerim

İnci: Zaten birden oldu

Ahmet Emir: Sorun yok bir tanem

Ahmet Emir: Yatıyorum ben, diyor musun bir şey

İnci: Yok

İnci: demiyorum

Ahmet Emir: İyi geceler o zaman

İnci: İyi geceler.

Tabii ki iyi geceler falan değildi. Daha 9'da uyunur muydu hiç?

Mutfağa girip yeni aldığım kahveyi alarak evden çıktım. Kırmıştık biraz onu, ama gerçekten aniden olmuştu ve bu fırsatı değerlendirmemek saçma olurdu.

Ahmet Emir'in dediğini yapmak çok zordu. Her şeyi en baştan ayarlamak, tek başıma bir şeyleri yürütmek... Olabilecek bir şey değildi. Kendime güvenmediğim bir işe kalkışmak istemiyordum.

Evin anahtarını pijamamın cebine atıp apartmanın kapısından çıktım. Hızlı hareket ediyordum çünkü korkuyordum. Karşıdan karşıya geçip lojmanın kapısında duran güvenliğe selam verdim. Tanışmıştık artık. Ahmet Emir Beyler sayesinde.

Lojmanın içine girer girmez hissettiğim rahatlık gerçekten bambaşka bir şeydi.

Ahmet Emir'in ziline basıp açmasını bekledim. Apartmanın kapısını açtığında içeriye girip merdivenleri ikişer ikişer çıktım.

Ay ben bu adamı her göreceğimde böyle heyecanlanacak mıydım ya?

Kapının önüne çıkmış kimin geleceğini bekliyordu çatık kaşlarıyla. Beni görünce kaşları havalandı. Beklemiyordu tabi.

"Selam." dedim elimdeki kahveyi kaldırıp. "Uykum gelmedi de biraz, yeni de kahve aldım. İçeriz diye geldim." diyerek kapının önünde beklemeye devam ettim.

Ben hiç böyle misafirperver değildim ya. Bu adam anlamıyordu bu işten.

Gülümsedi. "İyi yaptın ama içeride birileri var." dedi.

Of ya başkasına mı kaptırmıştık kahve hakkımızı?

"Tamam sonra mı içeriz kahveyi?" kahveyi sol elimden sağ elime geçirdim. "Yok, gel içeriye. Gider zaten onlar sen geldin diye."

Kafamı iki yana salladım. "Çok ayıp olur." diyerek reddettim. Eliyle elimi kavradı. "Olmaz bir şey gel sen." diyerek içeri soktu beni.

Yani zahmet olmazsa kalksalardı. Ayıplık umurumda değildi.

Bir tık yaşlı ve kel adam "Hoş geldin, İnci." dediğinde başımla selam verdim. "Hoş buldum." dedim. Ahmet Emir hâlâ elimi tutuyordu.

Diğer sakallı adam da gülümseyerek ayağa kalktı. "Sonra konuşuruz biz Emir." dediğinde kafasını salladı. "Konuşuruz abi, büyütülecek bir olay değildir. Sıkma canını." dedi ve tokalaştıktan sonra onlara kapıya kadar eşlik etti.

İNCİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin