5. Bölüm Tarçın

17 0 1
                                    

Yıl 2006. Akif'in gitmesinden 3 yıl geçmiş. Artık 7. sınıfa gidiyorum. Hani Nermin Teyze söylemişti ya. Akif ziyaretimize gelecek diye. Biliyor musunuz Akif bu mahalleye bir daha hiç gelmedi. Şunu sorarsanız Hayla Elif ve Muratla görüşüyor musun? Evet görüşüyorum. Onlar benim can dostlarım. Ancak bu yıl çok ders çalışmamız gerektiği için pek görüşemiyoruz. Bu gün günlerden pazar. Ve salı tüm derslerden sınavım var. Bu hayatımı değiştirecek bir sınav. Eğer 90'ın üzerinde bir not alırsam bana bir telefon alınacak. Biliyorsunuz. Ben bir mahalle çocuğuyum. Ondan pek de telefona ihtiyacım yoktu zaten. Okulum evimizin çok yakınında. Okula bisikletle gidiyorum. Zaten büyümeme rağmen canım sıkıldığı zaman dışarıda oyun oynuyorum. Annem kaldırdı yine yataktan. Ne güzel rüya görüyordum. Annemin özeliğidir zaten. En heyecanlı yerinde rüyalarımı bölmek. Kalktım tuvaletimi yaptım falan. Kahvaltıya elimdeki kitabımla geldim. Annem gene kızdı:

-Kızım. Bırak artık şu elindeki kitabı. Sen kitap okuyacağına birazda dersine bak yavrum. Hele ki o sınavdan 90'ın üzerinde bir not alama da göreyim seni. 

Kitabı bıraktım odama. Anneme isteksizce bir şey soracaktım:

-Şey anne. Ben çok uzun zamandır biliyorsun ki ders çalışıyorum. Hazır mahallede oturuyoruz. Birazcık dışarıya çıkabilir miyim?

Annem:

-Kızım ay kızım. Çık çık da bir daha gelme olur mu? Bak sana yalvarıyorum.

Yani dışarı çıkabilir miyim dedim. Annemde tamam dedi. Herhalde annem beni bu kelimelerle beni bezdirebileceğini sanıyordu. Kahvaltımı keyifle yaptım. Üstümü giyindim. Dışarı çıktığımda Murat ve Elif'i görmeyi planlıyordum ama maalesef o gıcık kızları gördüm. Gıcık kızlar mı kim? Onların adları selen ve pelin. Herkesle dalga geçer, olur olmadık zamanda insanlara laf atarlar. Gene geldiler. Kraliçe pelin konuştu:

-Ay görüyor musun selen. Yine bu ezik gelmiş!

İkisi de ağızlarındaki sakızı şapurdata şapurdata güldüler. Artık bezdim onlardan:

-Yine ne istiyorsunuz ya. Bakın sizinle kavga etmek istemiyorum. Beni buna zorlamayın.
Pelin:

-Kavga et bakalım nasıl edecekmişsin?

Pelin ve Selen üzerime yürüdüler. O sırada mahallenin köpeği tarçın geldi. Beni onlardan kurtardı. Kızlar korktular köpekten ve kaçtılar. Sevgiyle tarçının başını okşadım. "İyi ki varsın tarçın"   :)

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 06, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Bizim MahalleWhere stories live. Discover now