Dört Bela

36. Bölüm

Bölüm Şarkısı: Mero - Auf Wiedersehen

İyi Okumalar

---------------------------

Lunaparka gelmiştik. Küçük çocuklar gibi oraya buraya saldırıyorlardı. Tatlılardı çok hemde. Onlar bir oyuncağa binerken ben binmeyeceğimi söyledim. Lunapark sahil kenarındaydı. Kayalıklar da oturacağımı söyledim ve gittim. İyiydim mutluydum fakat küçücük bir şeyi bile kafayı takıyordum. Birisi aradı. Telefonumu çıkartıp açtım.

Ker: Nasılsın?
Ar: İyiyim. Sen?
Ker: İyiyim toplantı yeni bitti 10 dakika sonra yine var.
Ar: Kolay gelsin. Görüşürüz.
Ker: Dur dur ne oluyor bu ne sinir?
Ar: Yok bir şey işin varmış. Asistanınla ayarlaman gereken dosyalar vardır.
Ker: Anladım sen asistana takıldın.
Ar: Aaa nasıl anladın sen ya beyin var mıydı sende o kadar aferim.
Ker: Boş bir meseleyi kafana takıyorsun yapma güzelim.
Ar: Asistanını değiştirene kadar konuşmuyorum seninle.
Ker: Ne yani kızın işine mi son vereyim? Sen ne ara bu kadar düşüncesiz oldun?
Ar: Git başka departmana ver.
Ker: Boş kuruntu makinesisin yani Arya.
Ar: Siktir.

Deyip kapattım. Geri aradı defalarca ama açmadım. Denizi çekip story attım. Hesabım gizliydi. Enes beni takip ettiği için çok kişi takip etmek istemişti ama kabul etmiyordum. Sadece istediklerimi ediyordum. Emirhan ve diğerleri yanıma geldi. Suna ve Enes gelmemişti daha. Emirhan bir yanıma oturdu Samet bir yanıma. Diğerleri denize daha yakın olan yere oturup taş topladılar ve sektirmeye çalıştılar."Bradooo." diye ince sesleri ile gelen kızlara döndük. Doğan ayağa kalkıp kızlarla fotoğraf çekildi. Benim yaşlarımdalardı 3 kişilerdi. İçlerinden biri benim fotoğrafımı çekince"Çektiğin fotoğrafı siler misin lütfen." dedim.
"Neden ki kalsın ne olacak?" dedi kız. Galiba Almanyadan gelmişlerdi."Siler misin lütfen." dedim."Hayır." dedi.
"Lütfen sil rahatsız oluyorum." dedim. Kafasını iki yana salladı.

Ayağa kalkacağım sırada Emirhan kolumdan tuttu. Ona baktım. Kafasını iki yana salladı yapma dermişcesine. Elini çektim ve ayağa kalktım. Kızın önünde durdum."Telefonunu aç ve o çektiğin fotoğrafı sil." dedim."Sen kimsin de emir veriyorsun." dedi arkadaşı. Ona baktım
"Canım yanlış anladın. Ben 3 kez uyardım. Silmedi. Sivri dilden anlıyor galiba arkadaşın." dedim."Silmeyeceğim." dedi. "Alırım o telefonunu silerim. Sen sil en iyisi." dedim. Telefonu gözümün önünde sallayıp"Al bakalım sende o göt var mı?" dedi kız. Telefon biri tarafından alındı. Suna."Ne yapıyorsun sen? Suç bu." dedi kız Suna'ya bağırarak. Suna telefonda ki fotoğrafları silip kıza geri verdi"Bir insanın izinsiz bir şekilde fotoğrafını çekmekte suç." dedi Suna telefonu geri verdi ve göz kırptı. Kız morardı."Telefonunu aldın hırsızsın." dedi arkadaşı Suna'ya."Tatlım kör müsün? Arkadaşının elinde telefonu." dedi Suna gülüp. Sinirle gittiler. Onlar gitti bizde oturduk. Suna'nın koluna iki kez vurdum. Bana baktı gülümsedi ben de ona gülümsedim.

Bir kaç saat orada oturmuştuk ve kalkmaya karar verdik. Çünkü Enes'in çekimleri başlayacaktı. Arabalara doğru yürüdük."Kerem gelecek mi?" dedi Enes.
"Bilmiyorum toplantılar da boğuluyor asistanı ile beraber." dedim. Enes güldü
"Ne oldu asistanını mı kıskandın?" dedi.
"Kıskanamaz mıyım? Kerem Beyciğim ivuvivu." dedim kızın taklidini yaparak. Enes kahkaha attı diğerleri güldü.
"Arayım mı Kerem'i?" dedi Enes.
"İstiyorsan ara." dedim. Enes Kerem'i aradı. O yavaş adımlarla gelirken biz hızlı yürüyorduk. Bir kaç saniye sonra Enes de bize yetişti."Bilmiyorum diyor. Son 1 tane toplantısı kalmış." dedi."Bu çocuk dünyanın işini mi alıyor amk." dedim. Arabalara bindik. Sürdük çekim yerine.

Çekimler

Enes'i duvara yapıştırmış tutuklamaya çalışıyorlardı şuan. Ve ben fena gülme krizine giriyordum bana bakıp Enes de gülüşüme gülme krizine giriyordu ve sürekli baştan çekiyorlardı. Çekimi yapan Alman mi belli değil Enes'e bir şeyler söyledi."Arya gülme lan artık adam bıkmış iyice." dedi Enes. Kafamı salladım. Klipte beni oynatmak istedi ama ben istemedim. Suna'yı istediler Enes kıskandı. Bu yüzden apar topar bir kız çağırdılar. Enes benim oynayacağıma o kadar eminmiş ki oyuncu çağırtmamış.
Duvara yapışma sahnesi çekilmeye başlayacağı anda arkamı döndüm. Yani Emirhan'a. Ve Kerem ile göz göze geldik. Hayır ya neden geldin? Gelmesi iyi bir şey değil mi lan? İyi de ne bileyim. Bize yaklaştı. Herkes ile erkekçe selamlaştı Suna'ya gelince elini uzattı. O da tuttu. Sonra Emirhan'a geldi sıra. Onunla da selamlaştı. Emirhan çocukların olduğu yere gitti. Bende Emirhan'ın yaslandığı arabaya yaslandım.