( Multimedia: Menolly , Jakson , Alisa ve Chase ' in kıyafetleri )
Sabah yan odadan gelen son ses müzikle yine alarmım çalmadan uyanmıştım. Gözlerimi sinirle açarak yataktan kalktım ve yan odadan gelen gürültüye doğru ilerledim. Kapıyı çalmadan içeriye daldığımda Marcus aynanın karşısında dans ederek saçlarını yapıyordu. İçeriye girdiğimi bile görmemişti. Sinirle yatağın üstündeki kumandayı alarak televizyonu kapattım. Marcus bana dönerek ,
- " Alisim uyandın mı ? " diyerek konsolun üstündeki parfümlerden birine uzandı .
- " Bu sese uyanmamak ne mümkün Marcus , lanet olsun bugün pazar ve dün çok yorgun olduğumu biliyordun. " Marcus bana dönerek üzgün gözlerle bana baktı .
- " Haklısın Alisim özür dilerim unutmuşum. " Saçlarımı karıştırırken Marcus ' a baktım takım elbise giymişti ve içinde gayet şık duruyordu . Saçlarına arkaya doğru kıvrım vererek yüzünün daha ince görünmesini sağlamıştı.
- " Sen nereye gidiyorsun ? "
- " Beni çağıran ajansla görüşmem var bugün. "
- " Bugün beach party var sende sonradan katılırsın belki . " dedim soru sorarcasına.
- " Sanmıyorum prenses görüşmeden sonra büyük ihtimal bir kaç çekim yapacağız. " Kafamı sallayarak onu onayladım.
- " Annemler nerede ? "
- " Bizimkilerle birlikte ev bakmaya gittiler malum , değişiklikler ."
- " Umarım buraya yakın olur . "
- " Umarım Alisim , benim çıkmam lazım ve tekrardan seni erken kaldırdığım için üzgünüm. " diyerek alnımı öptü.
- " Sorun değil , bol şans . " dedim odadan beraber çıkarken .
- " İyi şanslar öpücüğü vermek ister misin ? " dedi sırıtarak.
- " Giderken kapıyı çekmeyi unutma . " diyerek odama girdim .
Telefonumun çaldığını duyunca nerede olduğunu aramaya başladım yatağın altında olduğunu görünce almak için eğildim ama ben açıncaya kadar telefonum kapanmıştı . Ekrana baktığımda 5 cevapsız arama 8 tane de mesaj vardı . Ah Tanrım , Menolly . Telefonum tekrar çalmaya başlayınca bu defa cevapladım ve anında pişman oldum .
- " Alissaaaa ! " diye çığlık atarak konuşmaya başladı.
- " Sakın bana hala uyuduğunu söyleme daha çok işimiz var , uyan ! "
- " Sayenizde bir gün bile uyuyamıyorum ki Menolly . " dedim öfkeyle . Partiye gitmekten her an vazgeçebilirdim.
- " Tamam tamam sakin ol ben her şeyi hazırladım kapıyı aç geliyorum . "
Telefonumu cebime koyarak aşağıya indim kapıyı açtığımda karşımda zorla ayakta duran bir Menolly vardı. Elindeki malzemelerden ve elbiselerden birini alarak odama çıkmaya başladım.
- " Nasılsın Alisa ? " dedi Menolly çekinerek.
- " Harikayım , muhteşemim sabah sabah müzik sesiyle uyanıyorum ve daha yüzümü yıkayamadan parti çılgınlığına hazırlanıyorum. " dediğimde Menolly ' nin yüzü düşmüştü. Elimle yüzümü ovalarken Menolly ' nin yanına oturdum .
- " Bak üzgünüm Menolly, ama beni anla yorgunum ve gerginim ben duş alana kadar sen de kahvaltı hazırlar mısın ? Beraber kahvaltı yaptıktan sonrada hazırlanmaya başlarız olur mu ? "
- " Tamam ! " diyerek ellerini çırparak aşağıya indi .
Kendimi hızlıca duşa atarak bedenimin rahatlamasını bekledim . Kısa bir duşun ardından suyu soğuğa alarak biraz daha bekledim vücudum titremeye başlayana kadar suyun altında bekledim ve sonra suyu kapattım. Bornozuma sarılarak odama geçtim iç çamaşırlarımı üstüme geçirip günlük şort ve askılımı giyerek saçlarımı kuruttuktan sonra aşağıya indim .
Menolly omlet yapmış ve sosis kızartmıştı. Kahvaltılıkları çıkartıp masaya yerleştirmeye başladım. Menolly çayı doldururken bende dolaptan portakal suyunu çıkartıp bardaklarımıza doldurdum .
- " Ee kıyafetlerimiz nasıl ? " diye sordum Menolly ' e bakarak .
- " Şey Alisa aslında ... "
- " Kıyafetimin renkli bir şey olduğunu biliyorum merak etme . " dediğimde Menolly şaşırarak bana baktı.
- " Ne yani kızmadın mı ? "
- " Kıyafetim ne renk ? "
- " Şey ... birazcık pembe olabilir . " Ah hadi ama pembe mi diyerek yüzümü buruşturdum.
- " Pek tercih ettiğim bir renk olduğu söylenemez ama bir günlük giyebilirim sanırım . Hem giymeyeceğim takdirde annemle neler yapacağınızı biliyorum ve gerçekten uğraşmak için hiç halim yok . "
- " Evet be , işte bir Menolly Sharman operasyonu daha tamam . " diyerek ellerini çırptı ve kalçalarını sallamaya başladı . Ona karşı bakışlarımı fark ettiğinde ise oynamayı bırakıp kahvaltısına devam etti .
Kahvaltımızı bitirdikten sonra mutfağı toplayarak odama çıkıp hazırlanmaya başladık . Menolly elbisemi kutudan çıkartırken bir yandan da övüyordu . Boyundan askılı göğsünden sonrası çapraz gelerek arkada son bulmuş mini pembe bir elbiseydi. Rengini gördükten sonra kendimi kusmamaya zorlamıştım bir müddet . Elbisemi giydikten sonra takı dolabımı açarak koluma gold bir aksesuar taktım annemin hediye ettiği yine gold saatimi takarak son olarak parmaklarıma iki tane eklem yüzük taktım. Saçlarımı su dalgası yaparak doğal bir görünüm yakalamak için elimle dağıttım. Hafif bir makyaj yaparak ayakkabı dolabımdan kıyafetime uygun sandaletlerimi aldım . Menolly ' e baktığımda oda gayet şık ve güzel görünüyordu . Odamdan çıkmadan önce en sevdiğim parfümümü sıkarak onuda çantama koydum . Aşağıya indiğimizde herkes eve geri gelmişti . Kısa bir beğenme ve övgünün ardından kendimizi dışarıya hızla attık . Menolly ' nin siyak mini cooper ' ına binerek yola çıktık.
- " Sadece üniversite de olanlar mı katılacakmış ? " dedim Menolly ' e bakarak .
- " Evet ama isteyen haber verip misafir de getirebiliyor ."
Kafamla onaylayarak hoparlöre bağlı olan flash belleck ' i açtım. Arabayı huzurlu sakin bir ses kaplayınca arkama yaslanıp gözlerimi kapayarak şarkıya odaklandım. Adele ' nin sesini dinleyerek biten yolculuktan sonra parti yerine gelmiştik. Arabayı valeye teslim ederek ilerlemeye başladık. Şimdiden kalabalıktı ve çoğu kişiyi tanımıyordum zaten.
Bar bölümüne geçerek oturup alkolsüz bir kokteyl alarak etrafı incelemeye başladım. Denizin ortasına konulmuş Dj ' in ses sistemi vardı . Işıklandırma olarak yere konulmuş gökyüzüne bakan renkli ışıklar , yemek yemek isteyenler için ise bar bölümünün yanında açık büfe vardı. Oturmak isteyenler için de yerlere renkli minderler konulmuştu. Menolly ' nin seslenmesiyle ona doğru döndüğümde Jakson ve Chase de gelmişti .
- " Selam kanka ! "
- " Selam . " Bakışlarımı Chase " e çevirdiğimde elindeki telefonla mesajlaşıyordu. Bakışlarımı tekrar parti alanına çevirerek açık büfeye doğru baktım. Ayağa kalkarak ,
- " Ben biraz bir şeyler atıştıracağım . " Menolly kafasını sallandığında yürümeye başladım.
- " Alisa ben de geliyorum bekle . " diyerek Jakson da yanıma geldi .
Yan taraftan tabak alarak sevdiğim yemeklerden biraz biraz koymaya başladım. Jakson ' a baktığımda tabağını tepe yapmaya başlamıştı. Son olarak en üste çeşitli tatlıları koyarak tabağını bitirmişti. Ona baktığımı fark ettiğinde gülerek ,
- " Sende ister misin Alisa ? " biraz daha tabağa bakarak kafamı salladım.
- " Olabilir . "
- " Tamam o zaman sen benim bu muhteşem tabağımı al bende kendime yeni bir tabak yapayım . "
Jakson ' ın kendine yeni bir tabak yapmasını bekledim ve içeceklerimizi alarak eski yerimize dönerek oturduk . Menolly ve Chase tabaklarımıza bakarak konuşmaya başladılar.
- " Alisaya kötü örnek oluyorsun Jakson . " dedi Chase kafasını iki yana sallayarak .
- " Ah hadi ama onları gerçekten yiyecek misiniz? " dedi Menolly inlercesine. Çatalımı elime alarak yemeye başladım .
- " Değişiklik iyidir . " diyerek omuz silktim ve yemeye devam ettim . Jaksonda bana bakarak sırıttı ve oda yemeye başladı.
- " Kanka olmak bunu gerektirir . "
Yemeğimi yemeğe devam ettim bir süre sonra tabağın en sonundaki meyveleri de yiyerek karnımı fazlasıyla doyurmuştum.
Menolly ve Chase de kokteylerini bitirmişti. Ortam daha çok kalabalıklaşırken Dj bütün yeteneğini gözler önüne seriyordu . Menolly yerinde kıpırdanmaya başlamıştı ve en son dayanamayarak bize döndü.
- " Ben daha fazla dayanamayacağım dans etmeye gidiyorum . " diyerek kalabalığa doğru ilerlemeye başladı.
- " Ee bende yalnız bırakmayayım. " diyerek bize baktı ve Jaksonda Menolly ' nin peşinden ilerledi . Yaklaşık yarım saat sonra Chase bana dönerek bir teklifte bulundu .
- " Bir oyun oynayalım mı ? Zaten sıkılıyoruz belki bir değişiklik olur , ne dersin ? "
- " Nasıl bir oyun ? "
- " Birbirimize soru soracağız ve cevaplamak istemediğimiz her soruda bir shot atacağız . Hem oyun hem içki. " dedi gülerek.
Şuan başka yapacak bir şey yoktu ve kafamı sallayarak kabul ettim. Chase barmene dönerek 10 tane shot istedi . İçkilerimiz hazır olduğunda karşılıklı oturarak oyunumuza başladık.
- " Bayanlara öncelik ." diyerek eliyle beni işaret etti .
- " Hayatındaki tek pişmanlığın ? " diye sorduğumda önce kaşları çatıldı sonra yüzü gevşedi. Shotlardan birini alarak içti.
- " Daha yeni başlamıştık. " dediğimde omuz silkerek güldü .
- " Hayatında olmazsa olmazlarından saysana. " Biraz düşünerek cevap verdim.
- " Ailem , kardeş yerine koyduğum bir kaç insan , motorsikletim , dövüş ve sanırım şimdiden Kral . " Sıra bendeydi ve ben soracaktım . Biraz düşünerek sorumu sordum .
- " En huzurlu olduğun an ? "
- " Anneme sarılarak uyuduğum her an huzurluyum. " dedi gülümseyerek. Kafamı sallayarak sorusunu bekledim .
- " Kendini en çaresiz hissettiğin an ? " Aklıma gelen kötü anılarımla birlikte masaya uzanarak shot attım.
- " En değerli 5 eşyan ? "
- " Arabam , parfümlerim , kol düğmelerim , playstation konsolum ve zippo koleksiyonum. " dedi gülümseyerek kafamı sallayarak sormasını bekledim .
- " Gurur mu , aşk mı ? "
- " Her ikisi de . "
- " Nasıl yani ? "
- " Bir kadının her zaman gururu olmalıdır gerçekten çok sevip aşık olursan gururunu bir kenara bırakabilirsin fakat bunun da bir derecesi olmalıdır , aralarında çok ince bir çizgi var . Hiçbir kadın gurursuz değildir. Yani gurursuz kadın yoktur sadece çok sevip de aşık olan bir kadın vardır . " Kafasını sallayarak bir süre dediklerimi düşündü.
- " Sor hadi . " diyerek bana baktı .
- " En rezil olduğun an ? " Chase hatırlamaya çalışarak bir süre düşündü sonra aklına gelmiş olmalı ki gözlerini devirerek anlatmaya başladı.
- " Jaksonla lise 1. sınıftayken yaz tatiline gitmiştik ben güneşlenirken Jaksonda iki tane küçük çocukla kumdan kale yapıyordu sonra galiba çocuklarla anlaşamayıp kalelerini bozarak denize girmiş , çocuklarda sinirlenip Jakson ' a ceza vermek amaçlı plaj havlusunun altına oturduğu bölüme kırmızı gıda boyası dökmüşler. Jakson denizden çıkıp bir süre şezlongda oturduktan sonra ayağa kalktığında beyaz şortu kıpkırmızı boyaya bulanmıştı . Tabi bunu görünce bir süre donup kaldı sonra çığlık atarak tüm sahil boyunca " Aman Tanrım Chase ben regl olmuşum ama şuan buna hazırlıklı değilim ! " diyerek gezmişti . Ve diğer gün odamıza Jakson için paket paket hediyeler gelmişti. " diyerek tekrar gözlerini devirdi . Gülmemek için kendimi sıkarken daha fazla dayanamayarak gülmeye başladığımda Jakson ' ın o zaman ki halini düşündüm sanırım orada olmaya değerdi.
- " En sevdiğin söz ? " diye sorduğunda biraz düşünerek cevap verdim .
- " Herkesleşme , Herkes Leş . " diyerek omuz silktim .
Chase tam konuşmaya devam edecekti ki Menolly ' nin çığlık sesiyle ayağa fırladık. Kalabalığa doğru koşarken Jakson ' ın üç kişi tarafından dövüldüğünü ve Menolly ' ninde diğer dördüncü adamın sırtında olduğunu gördüm . Jakson ' a saldıran adamlardan birini Chase çekerken birini de ben çekip yumruk attım . Adam kızdan yumruk yemenin şokuyla bana bakarken elbiseme lanet ederek tekme atmak yerine kafamı suratına geçirmiştim. Karşımdaki adam sinirlenerek üstüme doğru gelirken güvenlikler sonunda olaya el atmıştı.
Jakson ' ı ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. İki güvenlik zor tutuyordu . Kavgaya gittiğimizde bir adam arkadan ellerini tutuyordu bu yüzden onlara karşı koyamamıştı.
- " Sizi yavşak , piç kuruları ! " diye tıslayarak konuştu. Güvenlik hepimizi çekiştirerek dışarıya çıkartırken kolumu sertçe elinden çektim.
- " Kendim yürüyebilirim. "
Dördümüz de partiden dışarıya atılınca aslında bu işime gelmişti. Bir bank bularak oturmuştuk Chase de pansuman malzemeleri bulmak için eczaneye gitmişti. Menolly sinirle saçlarını düzeltirken Jakson da ağzındaki kanı yere tükürerek arkasına yaslandı.
- " Ne olduğunu anlatacak mısınız? " İkisi de konuşmayınca Menolly ' e baktım.
- " Menolly ne oldu ? "
- " Bilmiyorum , Jakson bir anda kavga etmeye başladı sonra kendimi ansızın kavganın içinde buldum . "
- " Jakson ? " dedim soru sorarcasına yüzüne bakarken .
- " Sonra Alisa . " diyerek sorumu kestirip attı. Chase elinde malzemelerle yanımıza geldi ve poşeti bana uzattı.
- " Menolly gel sana da bir su alalım biraz kendine gelmiş olursun . Yüzün bembeyaz . "
- " Tamam , iyi olur . " diyerek Menolly ile Chase yanımızdan ayrıldı . Malzemeleri tek tek çıkararak Jakson ' a döndüm oda bana doğru döndüğünde önce burnundan akan kandan başladım işe. Jakson konuşmaya başladığında sessizce onu dinleyerek pansumanına devam ettim.
- " Menolly ile dans ederken bir grup erkek de arkamızdaydı. Bir zaman sonra onlara baktığımda Menolly ' nin bacaklarına baktıklarını gördüm. Dans etmeyi bırakarak onların önüne geçtim ve gözlerine hakim olmalarını yoksa o uçkurlarını boyunlarına dolıyacağımı söyledim . Hep bir ağızdan kahkaha attılar ve süt çocuğu olduğumu gidip kumuma işememi söylediler. Menolly ile ilgilide birkaç şey söyleyince dayanamayarak üstlerine atladım . Normalde gayet iyi gidiyordum ta ki ellerimi arkamdan tutana kadar sonrada siz geldiniz işte. "
Son olarak vücudundaki morluklar için kremi ona uzattım.
- " Sen elinden geleni ve en doğrusunu yapmışsın ve sakın onların dediklerine takılma . Ağzı olan konuşur onları kapatmak da bizim elimizde . Ama yinede istersen sana dövüş konusunda daha da yardımcı olabilirim . "
- " Gerçekten mi ? " diye heyecanla sordu.
- " Evet . Zaten kanka olmak da bunu gerektirmez mi ? " diyerek gülümsediğim de yumruğumu ona doğru uzattım o da gülerek yumruğunu benle tokuşturdu.
- " Kesinlikle . "
~ Menolly ' den ~
Sıkıntıyla yürürken Chase ile daha konuşmamıştık . Jakson ' ın kavga ederken ki hali aklıma geldikçe tüylerim ürperiyordu. Onun o yaralı yüzüne bakmak istemiyordum sanki benimde canım acıyordu . Bu duyguları biliyordum uzun aradan sonra yeni birine değer veriyordum . Jakson ' a ... Onu ilk defa ciddi ve sinirli görmüştüm bir ara o kadar çok konuşuyordu ve gülüyordu ki sanki o hiç ağlayamaz , üzülemez ve sinirlenmez diye bile düşünmüştüm. Chase ' in bana seslenmesiyle düşüncelerimi bölerek ona döndüm.
- " Menolly iyi misin ? "
- " Evet . " diyerek onaylamak için tekrar kafamı salladım . Markete girdiğimizde 4 tane soğuk su alarak kasaya geldiğimizde kenarda jelibon bölümüne gözüm takıldı ve dün Jakson elbiseleri almaya gitmek için beni almaya geldiğinde arabadaki torpidoda bir sürü jelibon gördüğüm aklıma geldi ve elimi atarak birkaç tane Jakson için jelibon aldım. Chase gülümseyerek elimden onları da alıp ücretini ödeyerek yanıma geldi . Bir suyu uzatarak içmem için beni bekledi. Suyu yarıya getirdiğimde tekrar yürümeye başladık . Chase poşeti havaya kaldırarak bana baktı.
- " Jelibonlar Jakson için mi ? "
- " Yok bir anda canım istedi. " diyerek gözlerimi kaçırdım.
- " Jaksonla alakası yok yani ? " dedi inanmazcasına.
- " Chase bak sakın Jakson ' a ondan hoşlandığımı söyleme. " dediğim an Chase gülmeye başlamıştı ve ne dediğimi fark edince elimi anlıma vurarak kendi kendime küfür etmiştim.
- " Tamam merak etme Jakson ' dan hoşlandığını ona söylemem . "
- " Sana güvenmeli miyim ? "
- " Bilmem , belki . " diyerek omuzlarını silkti.
Jaksonla , Alisa görüş açımıza girdiğinde Jakson ' ın güldüğünü gördüm ve tek kaşımı kaldırarak ona baktım. Demin sinirden kuduran çocuk neden şimdi kızlarla çevrili topluma açık bir yerde gülüyordu.