Özgürlüğe Düş

Von Gazelll0

432K 13.6K 21K

Gazel'in sıradan ilerleyen hayatını altüst eden takıntılı ve saplantılı Gencer Kaya , Gazel'e gerek yaptığı e... Mehr

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
45
46
47
48
49
50
51

44

1.3K 72 704
Von Gazelll0

Uyandığımda Lavin yanımda hala uyuyordu. Göz bandanasını çekip çıkardığımda homurdanarak gözlerini açmıştı.

"Kalksana saat kaç olmuş hadi."

Banyoya girip işlerimi hallettiğimde Lavinde girmişti banyoya. Lavin'in kıyafetlerinden bir kaç parça bir şey giyindiğimde beraber aşağıya indiğimiz gibi Pusat'ların da gelmesiyle durduğumda kafamı kaldırıp bakmamıştım bile..

"Meleğim gel bir konuşalım."

Bana doğru iki üç adım attığı sırada geri giderken sandalyeye çarptığımda üstüne çıkmıştım.  İleride Merzat ile Lavin'in resmen cilveleştiğini gördüğümde çığırmaya başladım.

"Lavin kız Allah kahretmesin seni. Barıştın değil mi?"

Beni duymamazlıktan geldiğinde Pusat konuşmaya başlamıştı.

"Geliyor musun, gelmiyor musun?"

"Gelmiyorum. Ayrıca ne bu tehdit eder gibi sakın beni zorla götür-....."

Lafımı bölen Pusat'ın beni omuzuna atmasıydı.

"Bırak beni bırak ya, Lavin hani kadın dayanışmasıydı ne oldu da barıştın be."

Pusat beni odaya götürürken Lavin'e hitaben bağırıyordum.

Pusat/ Gazel temsili;

Beni yatağa oturttuğunda karşıma geçip eğilmişti.

"Yalan söylememem gerekirdi. Üzülmeni istemedim. Yaptık bir hata bu koca adamı affetsen olmaz mı?"

"Tekrar tekrar sordum. Yalan söyledin."

"Sinirini bozmuştu zaten üzülmeni istemedim. Ayrıca daha yakınımıza yaklaşmasını geçtim arayamaz bile. Kimsenin senin canını sıkmasına izin vermem."

Dedikleriyle ayağa kalktığımda o da diklenmişti.

"Bir daha ne olursa olsun bana yalan söyleme. Üzüleceksem de gerçekler üzsün sorun değil. Sana karşı duyduğum güvenin zedelenmesini istemiyorum."

"Asla asla yalan söylemem."

Sarıldığımda sımsıkı kollarını bedenime sarmıştı. Artık sonunda üzülsem de asla yalan söylemezdi biliyordum. Gözlerine baktığımda gördüğüm kırmızılık yüzünden konuşmaya başlamıştım.

"Senin gözlerin niye kırmızı ?"

"Uyuyamadım dün. Bu gün uyurum sorun değil."

Saçlarımı kokladığında parmak uçlarımda yükselip yanağından öpmüştüm.

"Uykusuzsan gitme."

"Bir saatlik işim var geleceğim hemen."

Başımı salladığımda  aşağıya inmiştik. Lavin ile Merzat el ele kahvaltı ediyorlardı. Biz de oturduğumuzda burnumu kıvırıp Lavin'e bakmamıştım.

"Günaydın Merzat."

"Günaydın yenge."

Sırıtarak söylediğiyle yemeğimi yemeye başlamıştım. Yemek faslından sonra Pusat'lar gittiğinde salonda  oturmuş kahvemi içiyordum. Lavin yanıma geldiğinde sessizce konuşmaya başladı.

"Küslük kokusu mu alıyorum yoksa."

"Benim burnuma daha çok kan kokusu geliyor. Sırtımdan hançer yedim de."

Levin'e bakmadan içimden gülerek söylediklerimle suratım ifadesizdi.

"Yaaaaaa aşkoşum ya deme öyle. Kocamın gazabına uğradım kandırdı beni."

Dediği şeyle gülmemek için zor duruyordum.

"Beni sırtına atıp götürmesine nasıl izin verirsin ya , hani kadın gücüydü, hani kadın dayanışmasıydı , yenilmeyip direnecektik ne oldu. Senin yüzünden korsan prensesi kaçırıp gönlünü aldı. Prensesi bırakmayıp korsana teslim etmeseydin şuan hala direniyor olurduk."

Dediklerimle gözleri büyüdüğünde tatlı tatlı tebessüm ederek konuşmaya başladı.

"Yaa ne yapayım aşkoşum ya korsanın yandaşı , güzeller güzeli prensesin kız kardeşini kandırdı. Çok çok güzel vaatlerde bulunup aklını çeldi. O pis yancı prensesin kardeşini çok iyi tanıyor ve nereden vuracağını biliyor."

En son dayanamayıp gülmeye başladığımda şaşırarak bana bakıp o da gülmüştü.

"Hem fena mı barıştınız işte yine benim sayemde."

"Hı hı ne demezsin hep senin sayende Lavin."

"Sen onu bunu bırak beğğ yüzüğünü göster. "

Elimi tutup baktığında sırıtıyordu.

"Kız bu Pusat zevkli ya. Gazel Allah aşkına anlat ya bize sadece evlilik teklifi edeceğini söyledi. O da düğün bitmeden ayrılacağınızı söylediğinde ısrarlarımla söylemek zorunda kaldı. Nasıl evlilik teklifi etti çok merak ediyorum."

"Lavin nasıl anlatılır ki. Hayatımda ki en güzel an o andı. Hiç bu kadar duyguyu bir arada yaşamadım."

"Yerim seni sizin adınıza çok mutluyum. En başından beri istediğim oldu. "

Gülerek muhabbet etmeye devam ettiğimizde aradan 2 saat geçmişti.
Kapının çalmasıyla kalkıp kapıyı açtığımızda içeri Pusatlar girdi. Sarılma faslından sonra salona girdiğimizde koltuklara oturmuştuk.

"Meleğim bu gün Sedat abiyle konuştum."

Pusat'ın konuşmasıyla ona döndüm.

"Yaa nasıl iyi mi?"

"İyi, Yarın seni bana istemeye gelecek."

Birden söylediğiyle donup kalmıştım.

"Nasıl yani Sedat abi beni , yani beni sana mı isteyecek."

Dediğimle başını salladığında elimi tutup başımdan öpmüştü. Aklıma gelen şeyle geri çekildiğimde içimi hüzün kaplamıştı.

"Beni benden mi isteyecek Pusat?"

Yüzüm düştüğünde bir şey dememişti. Lavinler de üzüldüğünde onlar da ne hissettiğimi biliyorlardı. Bir süre oturduktan sonra bahçeye çıkmak için ayağa kalktığımda Pusat ne yapacağımı anlamış gibi bir şey dememiş elimden öpüp bırakmıştı.

Korumalarla konuşan Levent abinin yanına gittiğimde hemen ayağa kalkıp başlarını eğmişlerdi.

"Abi bir dakika gelir misin?"

Çardağa doğru yürüdüğümde oturduğum gibi Levent abi de yanıma gelip oturmuştu.

"Bir şey mi oldu yenge?"

"Abi yengen olarak değil de kardeşin olarak bir şey istesem olur mu?"

Suratıma baktığında tebessüm edip başını olumlu anlamda sallamıştı.

"Tabiki kardeşim elimden ne geliyorsa yaparım."

Ellerimi birleştirip masaya koyduğumda Levent abiye baktım.

"Abi Pusat bana evlenme teklifi etti. Kabul ettim tabiki. Sedat abiyi tanıyorsundur yarın beni istemeye gelecek."

Ne diyeceğimi merak ettiği için bir şey demeden dinlemeye devam etmişti.

"Kimsem yok abi benim. Tanıdığım akrabam kimse yok. Yetimhanede büyüdüm. Ailem dediğim herkes şuan etrafımdaki insanlar. Sana abi diyorum ama yaşça büyük olduğun için değil. Gerçekten abim olarak gördüğüm için. Düşündüm ama ,beni senden başka isteyecekleri kimse yok. Kabul edersen tabi."

Gözümden tek damla yaş düştüğünde anında silip tebessüm etmiştim. Levent abi dışardan görünen sert mizacına tezat gözleri dolu dolu bana baktığında hızla sarılmıştı. Kız kardeşinin öldüğünü beni de onun yerine koyduğunu biliyordum.

"Sen iste yeterki onur duyarım. Kimsem yok diye sakın üzülme  her zaman arkanda bir abin olduğunu da asla unutma. Bak Gazel kimse kimseden korkmam ben , gerekirse herkese karşı dururum senin için. Bunu bilmen için söylüyorum."

Başımı sallayıp gözlerimden akan yaşlarla tekrardan sarılmıştım Levent abiye.

"Teşekkür ederim abi."

Göz kırpıp gülümsediğinde ayağa kalkıp kenardaki Ecevit ve Yaman'ın yanına gittiğimde önlerinde durup konuşmaya başladım.

"Yarın kardeşinizi istemeye gelecekler. Kardeşlerim olarak yanımda olursunuz diye düşünüyorum."

Dediklerimle sırıtmaya başlamışlardı.

"Her zaman yanındayız sormana bile gerek yok."

Ecevit'in söylediğiyle başımı sallayıp sarılmıştım. Ayrıldığımda Yaman konuşmaya başlamıştı.

"Biz olmayacağız da kim olacak. Biz hep yanındayız."

Yaman'a da sarıldığımda konuşmaya başlamıştım.

"Teşekkür ederim candaşlarım. Varlığınızı her daim hissettirmeniz güven veriyor."

İçeri girdiğimde Pusat'ın yanına gidip oturmuştum.

"Eee gelsin mi yarın Sedat abi, Levent abin için uygun mudur?"

Pusat'ın sorduğu soruyla gülümseyip konuşmaya başladım.

"Uygun uygun Ecevit ve Yaman da yanımda olacaklar. Münasiptir akşam üzeri gelirsiniz."

Dediğim şeyle herkes güldüğünde Pusat başımdan öpmüştü.

"Beni de bir yıl önce Pusat, Sedat abiden Merzat için istemişti. Ama anca evlenebildik."

Lavin'in dediği şeyle gülmeye başlamıştım.

"Pusat istedi seni yani. Bir düşününce komik geldi."

Dediğim şeyle Lavin ile Merzat kahkaha atmıştı. Lavin konuşmaya başladığında bu kadar komik olanın ne olduğunu merak etmiştim.

"Ya ya ne demezsin. Öyle bir istedi ki anlatamam. Sedat abiye ne dedi biliyor musun. 'Uzatma da ver kızı şu oğlana , ver diye yalvarmam ' dedi. Hepimiz ne olduğumuzu şaşırdık tabi. Merzat'ın yalvarmalarıyla Sedat abiyi ikna ettik de verdi beni. Pusat'ın dediklerinden sonra vermekten vazgeçti resmen adam."

Dedikleriyle gülme krizine girdiğimde Pusat'ın kaşları çatıktı.

"Ya Pusat inanamıyorum sana ya."

"Ne yapayım ver dedim soru sorup durdu."

"Levent abiye de ver lan kızı dersen vermez söyleyeyim. Orada benim abim olarak bulunacak."

Dediklerimle bana bakıp ifadesini koruyup düşünmeye başlamıştı.

"O tuzlu kahveyi içeceksin sevgilim kaçarın yok."

"Senden gelen zehir olsa içerim ben meleğim."


Selam aşkoşlarım nasılsınız?
Çifte kumrular evlilik yolunda 2. adımı atmak üzere bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz. Diğer bölümle ilgili tahminlerinizi yorumlarda bekliyorum.

Yaptığı yorumlar ve hikayeme verdiği destekten dolayı Zeynep0202Beyaz adlı okuyucuma minnetimi sunuyorum ve küçük çaplı sohbetinden dolayı teşekkür ediyorum.

Bütün okuyucularıma kapım açık. İstediğiniz her zaman yazabilirsiniz. Hikayemle ilgili veya sohbet amaçlı her konuda yazmakta özgürsünüz. İşim olmadığı her zaman diliminde cevap vereceğimden kuşkunuz olmasın.

Yorum sınırını 700 koyuyorum.

Hikayeme destek verdiğiniz için teşekkürler. Bir dahaki bölümde görüşmek üzere.

Sizleri seviyorum🥰😘😍❣❤💋

Weiterlesen

Das wird dir gefallen

9.1K 2.3K 48
Doğada bulunan en sert element, sevmekten vazgeçmiş bir kadının yüreğidir.
389K 25K 23
17 yıl önce bir kötülük yapıldı, bu kötülük herkesin ruhunda unutulmayacak yaralar bıraktı. Yara alanlar, asıl yaralıya yeni yaralar açmayı umursama...
55.7K 1.3K 65
Aylin ve Hakan için hayal ettiğimiz ancak gerçekleşmeyen hayali senaryolar 🍁