1. Bölüm

544 48 23
                                    

Çantamı sırtıma alıp tren garına girdik. Yanımda Ahmet ve Musab ile. Musab henüz onsekize yeni girmiş sakalları yeni tel tel olmuş genç bir yiğit.
Ahmet ise evleneli iki yıl olmuş beş ay önce sevde adında kızını Kucagına almıştı. bense..
Ben ikisinden büyük yirmibeş yaşında olup iki çocuk babası Hamza.

Yaşlarımız farklı, hayatlarımız farklı ama imanımız birdi bizim. Hepimiz aynı davaya gönül vermiş erlerdik. Zulüm gören karşlerimizin yanında olmak için besmele çekip çıktık yola. Bu uğurda canımızdan, ailemizden, malımızdan vazgeçtik. Olması gereken budur.

Hoşunuza gitmediği halde savaş size farz kılındı. Sizin için daha hayırlı olduğu halde bir şeyi sevmemeniz mümkündür. Sizin için daha kötü olduğu halde bir şeyi sevmeniz de mümkündür. Allah bilir, siz bilmezsiniz.
(Bakara/216)

Evet savaş hoşumuza gitmez lakin hergün dünyayın dört bir yanında müslümanlar eziyet zulüm açlık ve ölüm görüyorken, bizler nasıl evlerimizde oturur, çocuklarımızın başını okşayıp, ağız tadı ile yemek yeriz. Nasıl bunların hesabını Rabbe veririz?

"Hamza biletleri istiyorlar" demişti Ahmet. Biletleri  çıkarıp personele verdikten sonra yerimize oturduk. Aklımda çocuklarım vardı, Rabbim ben onları sana emanet ettim.

"Abi biz ne zaman varırız ya" heyecanlı heyacanlı hem konuşuyor hem yerinde duramıyordu Musab. Kanı kaynıyor, deli gibi akıyordu damarlarında bunu hem konuşmasında hem hareketlerinden rahatlıkla anlayabiliyordu insan. Elimi omzuna atıp konuştum.

"Oo Musab daha bismillah aslanım hala İstanbuldayız sen ne zaman varırız  diyorsun. Unutma geçmemiz gereken iki sınır var sabırlı ol dua et kazasız belasız geçmek nasip olsun." dedim o ise ellerini kollarını oynatarak konuşmasına devam etti.

"Abi içimde deli taylar durmadan koşuyor, kanımım sıcaklığını hissediyorum, bir an önce vatanıma gitmek istiyorum." dedi, bizden küçük olup bizden daha olgundu, hep derdi ki "benim vatanım sadece Türkiye değil, benim annem babam sadece beni doğuran büyütenler değil, Tüm İslam coğrafyası benim vatanım, Tüm mazlumlar benim kardeşim, yüreği yaralı bütün analar babalar benim anam ve babamdır." kendi küçük yüreği kocaman adamdı Musab. Allah sana gönlündekini versin be çocuk.

" Gideceğiz inşaAllah kardeşim dua et. " dedim yolumuz uzundu. İstanbuldan Trabzona, Trabzondan Rusyaya ordan ise Çeçenya 'ya inşaAllah.

Kaç gündür uyuyamamıştık hiç birimiz şimdi uyumak lazım yoksa çok yorulacagız deyip vurduk kafaları kendimizi uykuya teslim ettik.

" Hamza abi! Uyan Hamza abi" Diyerek beni uyandıran Musab' a baktım geldiğimizi söylüyordu. Ya Allah deyip doğruldum yerimden, tren durmuş yolcular inmeye başlamıştı, çantamı alıp çıktım kapıdan peşimden Ahmet ve Musab'ta inmişti. İlk defa geldiğim bir şehirdi. Ne çok gezmek isterdim seni be Trabzon ama başka zamana inşaAllah dedim.

Telefonu çıkarıp bizi alacak olan kişileri aradım, adını bilmediğim ilk defa sesini duyduğum kişi çıkışa gelmemizi söylemişti oradan bizi alacakmış. Yola koyulduk ve çıkışa gittik. Etrafa şöyle bir bakındım ama kimse gözüme çarpmamıştı, yirmilerin sonunda olan iki genç geldi yanımıza, daha önceden kararlaştırılan ilk şifreyi söylediler,

"Güneş ışıkları bir mil dünyaya yaklaşır ise dünya kavrulur." bir söyleyene baktım birde yanındakine, hiçte bizi almaya gelmiş gibi durmuyorlar, birinin ağzında sigara, diğerinin ise elinde. Dar kot giymiş her ikiside biri  sakalsız bizimle konuşan ise kirli sakallı tiplerdi. Şaşırmıştım böyle birilerini beklemiyordum.

"Güneş ışıkları bir mil dünyadan uzaklaşsa dünya buzullara döner." bu saçma şifre nerden çıktı diye sormayın zira bende bilmiyorum bizi yönlendiren kimselerin buldugu bir şeydi. Herneyse adam verdiğim cevap ile

"Ücret" demişti elini açarak. Daha önceden hazır ettiğim ücreti verdim. Bizi alıp yola koyulduk, bir araca binip birsürü yol geçmiştik. Her yerde kontrol vardı, korkacak birşey yok hepimizin pasaportu vardı ama bu adamlar bizi pasaport ile geçirmemişleri Rusya sınırından. Vardır bir bildikleri deyip Bişey demedim..

//////////////

Eveet kardeşler bu benim diğer bir hikayem. Bu hikayenin konusu çok daha farklı olacak inşaAllah bunuda begenmenizi temenni ederim. ☺ 🌸
Diğer hikayelerimde beklerim.

#VardırabirHayır
#Zehra
#ÖzgürVeTutsak

Özgür Ve TutsakKde žijí příběhy. Začni objevovat