24.Bölüm:Kalbe İyi Gelen

3.8K 288 32
                                    

"Gidek gidek gel gidek Adana'ya gel gidek
Adana sıcak derler hele gardaş gel gidek"

Kafamı mutfağa doğru uzattım.

"Anneeğ Allah aşkına yeter ya, sabah sabah ne bu Adana sevgisi? Daha ufkum açılmamış,hayata dair umutlarım yeşermemiş bi dur ya."

Annem elini önlüğe silip kapıya doğru yaklaştı. Tabi elleride belinde bir halde

"Ben sana sabah sabah ne diye odanda tepiniyorsun diyor muyum?"

"Tepinmiyorum anne antrenman yapıyorum."

"Yani?"

"Evet tepiniyorum."

"Baban geçen işe geç gittiğinde senin tepinmelerine kalkmış hanım kalk deprem oluyor deyip yataktan uçtu resmen. Şimdi yürü git hazırlan"

Nolmuş haftada üç gün erken kalkıp karete antrenmanı yapıyorsam? Paslanıyım mı ben?
.
.
.

"Dün aradım açmadı. Bugünde okula gelmiyor. Bak bu her zamanki güzellik uykularına benzemiyor Fatih."

"Dün geldiğinde öyle dolaştım dedi ama canı sıkkın belli"

"Dur ben bir konuşucam sen git ders başlamadan."

"Kızım siz burdayken ben niye okula gideyim?"

"Çünkü bizim senin gibi fizik sözlümüz yok Fatihcim"

"Yaa ben unuttum onu ya,gitmesem?"

"Nıck,gidiyorsun. O hoca taktı mı takar"

"Iyi iyi gitcem de ben bile unutmuşum sen çetele mi tutuyorsun kızım?"

"Tabiiki,sizi ilgilendiren şeyleri unutmam. Hani öyle mikemmel bir kardeşimdir."

Yani asla dün Verâ ile konuşurken Selim Tuğra'nın fizik hocasına sitemlerini duyduğum için falan değil.

Çokta uzaklaşmadığımız teyzemgilin evine gelip kapıyı çaldım. Sonra teyzemin hala eniştemin yanında olduğunu hatırlayınca çantamdaki anahtar ile kapıyı açıp girdim. Sinsice bizimkilerin odasına doğru gidip kulağımı kapıya yapıştırdım. Hiç ses yoktu. Bir iki tıklattım hala yok. Hakketten uyuyor heralde belki müsait değildir falan demedim daldım içeriye.

"Eller havaya ben polis kızı Turna"

Berkay yataktan bana boş gözlerle bakınca bir şeyler olduğuna iyice emin oldum. Çünkü normalde ellerini kaldırıp 'vallahi suçsuzum amirim' demesi gerekiyordu. Yavaşca yatağa yaklaşıp dürttüm.

"Kız kalk yerine yat"

"Yerimdeyim zaten"

"İyi kalk yere yat"

"Niye?"

"Suçlusun çünkü"

"Niye?"

"Telefonlarımı açmamaktan seni suçlu buldum. Cezan da benimle dışarıya çıkmak."

"Keyfim yok kızım,dünde duymamışım telefonu"

"Şuanda da ben seni duymuyorum Berkay derhal o yataktan kalkıyorsun. Eğer beş dakika içinde mutfağa gelmezsen ayaklarından sürür getiririm."

Örtüsünü üzerinden çektikten sonra mutfağa gittim. En son geldiğimde sürme çikilata vardı. Kahvaltı yapmış olabilirim ama midemde her zaman çikolataya yer vardır. Önce Berkay için ekmeğe sürdüm sonra kendime yaptım.

Ağzımda ekmekle Ceyda'ya geç geliceğimi yazıp telefonu bıraktım. Eğer üç saniye içinde gelmezse evi inleteceğimi biliyordu hele gelmesin o Berkay efendi.

SİYAH KUŞAKWhere stories live. Discover now