TANRILARIN AŞKI

Bölüm 2

Demeter'in Anlatımından

İnsnalar dünyasına gittik ve kızıma insanlara nasıl tarımı öğrettiğimi ve buğdayları nasıl açtırdığımı gösterdim. Dikkatle izliyordu. Astrid te yapabiliyordu ama çok azıcık , büyüdükçe öğrenicek. Ben :
- Şimdi mahkemeye giricez kızım. Unutma yanımdan ayrılma ve kendini tehlikeye atma. Dedim. Astrid :
- Tamam anne. Dedi. Ve birlikte mahkemenin oldğu yere gittik. Bizden önce Poseidon , Aphrodit , Artemis ve Apollon vardı. Apollo :
- Aaa Astrid küçük prenses . Dedi ve hemen tahtından kalkıp kızımı kucağına aldı. Astrid :
- Hahahah Apollon amca . Dedi gülerek. Apollo :
- Hahahah küçük prenses seni. Desi ve onu yere bıraktı. Apollo :
- Eee küçük prensesi niye buraya getirdin. Dedi. Ben :
- Şeyyy... . Dedim ama gerisini getiremiyorum. Astrid :
- Ben istedim. Olimpostaki adaleti ve annemin gününü merak ettim ve bugün buna şahit olma şansını kazandım. Dedi. Ağğ güzel kızım benim . Apollon :
- Büyümüşte küçülmüş. Demeter bu kız tam bir dahi hahahah. Dedi. Başımla onayladım. Artemis 'te ona gülümsedi.Poseidon :
- Hımm merakını anlıyorum ama bu sadece 1 seferlik bir daha olmuycak. Dedi tüm ciddiyetiyle. Astrid :
- Haklısınız özür dilerim sadece bir kez . Dedi gülümseyerek. Apollo gözünden bir damla yaş sildi ve :
- Nasıl bu kadar tatlı olabiliiiiir. Dedi. Ahhaha bunlar. Aphrodit :
- Demeter gittikçe cüretkar oluyorsun. Kızının önemi ne ki burada. Dedi tüm kibriyle. Ben :
- Kızım istediği için burada Aphrodit. Olimposun adaletini ve kurallarını görmek onun en doğal hakkı. Dedim. Aphrodit :
- Anlıyorum ama yine de burada olmaması gerek. Dedi. Ben tam öfkelenicekken Poseidon :
- Aphrodit sen kendi işine bak . Zeus , ben ve Hades varken ondan hesap soramazsın. Dedi. Astrid üzgün gözüküyordu. O kıskanç kadın kızımı üzdü. Artemis :
- Demeter sakıncası yoksa Astrid benim kucağımda otursun . Dedi. Ben :
- Astrid istiyorsa neden olmasın. Dedim. Astrid :
- Evet , evet ben istiyorum. Dedi ve Artemis'in tahtının yanına gidip onun kucağına oturdu. Artemis sıcak bir gülümsemeyle kızıma bakıyordu. Bende tahtıma oturdum. Sonra odaya Hephaustes geldi. Topal biriydi. Astrid her ne kadar tatlı olsada o da bir çocuk ya dalga geçerse. Astrid , Hephaustes'e el salladı :
- Merhaba ben Astrid. Dedi. Hephaustes şaşkınca kızıma bakıyordu ama istemsizce gülümsedi ama onu görmemiş gibi yapıp tahtına oturdu. Sonra Ares belirdi. Aphrodit istemsizce gülümsüyordu. Astrid :
- Merhaba . Dedi. Ares kaşlarını çatıp Astrid'e baktı :
- Bu böcekte ne ! Dedi alayla. Hemen ayağa kalktım :
- Laflarına dikkat et Ares ! Dedim. Ares :
- Neden yalan mı söylüyorum Demeter. Yoksa bu böcek senin kızın mı ?? Diye sordu. Öfkeme hakim olamıycam :
- Ares kızıma böcek diyemezsin haddini bil !! Dedim. Ares tam birşey söyleyicekken Yeraltından Hades ortaya çıktı. Umarım yer sarsıntısı Astrid'i korkutmamıştır. Ares :
- Haha işte kendini göstermeyen kişide geldi. Dedi. Hades :
- Ares her zamanki gibi çok gereksiz birisin. Dedi. Astrid , Artemis'in kucağındaydı ve şaşkınca onlara bakıyordu. Hades bir an Ares'e baktı ama hemen bakışını Astrid'e döndürdü. Astrid'e kaşlarını çatmış bakıyordu. Kızım ya ağlarsa. Astrid bir an şaşırsada gülümsedi ve Hades'e el salladı :
- Merhaba ! Dedi. Derin bir sessizlik oldu Hades şaşkınca ve anlamazca bakıyordu. Ama sonra bana dönüp :
- Bu çocuğun buraya girmesi doğru değil. Dedi. Hades doğru söylüyordu.
Poseidon:
-bir defalık izin veriyoruz Hades. Dedi.Astrid:
-Ben sadece bir defalık geldim . Dedi. Kızım hiç beklenmediği bir şekilde sakin ve ağır başlı davrandı . Hades dikkatlice baktı ama sonra umursamazca başka tarafa baktı. Zeus'un altın tahtına şimşek çaktı ve bir anda ortaya çıktı. Zeus geldiğinde Poseidon ve Hades hariç hepimiz ayağa kalktık. Zeus şaşkınca Astrid'e baktı . Astrid'de ona baktı.

Artemis'in Anlatımından

Zeus , Astrid'e odaklanmıştı. Bu beni endişelendirdi. Zeus , Demeter'e döndü :
- Kızımız Astrid'in burada ne işi var. Dedi . Demeter :
- Astrid , adaletimizi merak etmiş. Dedi. Astrid bana fısıldayarak :
- Bu adam benim babam mı Artemis ?? Diye sordu. Ahh bu kıza ne desem şimdi. Zeus gibi bir babaya sahip olmak onun için bir ceza gibidir. Ben :
- Evet. Dedim. Astrid :
- Merhaba demeliyim. Dedi. Ben daha durduramadan Astrid öne doğru atıldı. Herkes ona odaklandı. Astrid :
- Gökyüzünün hakimi tanrı Zeus'u selamlıyorum. Ben Astrid. Dedi. Zeus gülümseyerek kızına baktı. Hera öfkesinden kuduruyordu. Zeus :
- Kızım büyüdükçe daha saygılı ve güzel olmuş. Dedi. Astrid gülümsedi ve yanıma geldi. Hera :
- Zeus bu çocuğun burada olmasa doğru değil ne hakla burada bulunur burası tanrıların ve tanrıçaların bulunabileceği yer. Dedi. Astrid'e öfkeyle baktı. Poseidon :
- Astrid burada tanıtıldı ve bugün tekrar burada Olimpos'un adaletini öğrenicek. Dedi. Hera durdurak bilmeden :
- Daha önce hiçbir çocuğumuz buraya gelmedi onun ne özelliği var. Ayrıca sen neden onu koruyorsun . Dedi. Poseidon :
- Haddini bil Hera !! Ben kimi istersem onu korurum sen bana nedenini sorucak düzeyde biri değilsin. Dedi. Bu kavga böyle devam edemez . Astrid bana yaklaştı :
- Artemis , benim yüzüme mi kavga ediyorlar ?? Diye sordu. Bu çocuğa vericeğim her cevap kalıcı bir etki bırakabilir. Ben :
- Hayır Astrid bu kavganın nedeni kıskançlık. Dedim. Astrid bana şaşkınca baktı ve daha sonra onları izledi.  Zeus sesini Hera'ya çıkaramıyor sinir bozucu. Ben ayağa kalktım ve Astrid'in elini tutarak :
- Herkes kendine gelsin. Özellikle sen Hera . Şimdilik tartışılmak istenen konu ne onu merak ediyorum bir çocuk geldi diye yüce mahkemeyi geçiştiremezsiniz. Dedim. Zeus :
- Artemis haklı . Ayrıca Astrid benim kızım bir laf söylerken onun kimin kızı olduğunu unutmayacaksınız. Dedi. Hera şaşkınlıkla Zeus'a baktı ama sonra  kızgınlıkla tahtına geri oturdu.  Poseidon ve Hades birbirine baktı. Anlaşılan konu başka. Poseidon :
- 3 dişli mızrağım çalındı. Dedi. Ağğ evet o lanet mızrağı kaç gündür bulamıyoruz. O mızrak çok güçlü.Poseidon, denizler tanrısı olarak öfkelendiğinde üç uçlu mızrağı Trident'i yere vurarak denizleri çalkalar, depremler, tsunamiler, deniz fırtınaları yaratır yeni adalar da gelebilir. Zeus öfkeyle :
- Kim çalmaya cüret eder. Dedi. Şüphesiz Hades , ben , Demeter ve Poseidon bunun arkasındakinin Ares olduğunu biliyoruz ama asla kanıtlayamayız. Ares , Hera ve Zeus'un oğlu olduğundan ve savaş tanrısı olduğundan onu suçlamak sağlam kanıt ister. Poseidon :
- Bilmiyorum ama eninde sonunda kim olduğu ortaya çıkar. Dedi. Ares :
- Poseidon sen denizlere hükmediyorsun ama bir mızrağa sahip çıkamayacak kadar güçsüzsün . Mızrak ya kötü emelli birinin eline geçerse . Bunun cezasını çekmek zorunda kalırsın. Dedi . Aphrodit :
- Ares'e katılıyorum. Mızrağın gücü hafife alınamayacak kadar büyük onu kaybetmen dünya da büyük bır yıkıma bile neden olabilir. Dedi. Poseşdon öfkeyle o ikisine baktı. Zeus :
- Bu doğru Poseidon bunun cezasını çekmen gerekicek. Dedi. Poseidon :
- Sorun değil ama hırsızı çok merak ediyorum. Dedi alayla. Zeus Athena'ya döndü. Athena :
- Mızrak bulununca ceza verilmesi daha doğru olur. Şimdilik Mızrağı bulmak için birini gönderelim. Dedi. Hera :
- Evet bı daha doğru olur. Ares gönderilsin o mızrağı bulur. Dedi umursamazca. Zeus :
- Ares git ve o mızrağı bul . Dedi. Hades yırtıcı  bakışlarla Ares'e baktı. Ares sırıtıyordu. Apollon bile susuyordu. Zeus'un gözleri yine Astrid'e takıldı. Zeus :
- Kızım buraya gel. Dedi. Ürkütücüydü. Demeter ve ben birbirimize baktık. Ama bizden önce Astrid , Zeus'a doğru ilerledi. Tam Zeus'un önünde durdu. Zeus tahtından kalktı ve Astrid'in yanona gidiyor. Ağğ Zeus Astrid'e birşey yapmaz dimi. Hera'da olanları izliyor. Zeus , Astrid'i kucağına aldı ve bizlere baktı :
- Şimdilik Yüce Mahkeme kurulmamış sayıyorum çünkü suçlu yok yargılama yok. Bu yüzden Ares mızrağı bulana dek yargı bekliycek. Dedi . Ve şimşek çaktı ikiside gitti. Demeter korkuyla ayağa kalktı. Ben ve Apollon yanına gittik . Ben :
- Sakin ol Demeter ! Dedim. Demeter :
- Nasıl sakin olabilirim Artemis, ya kızıma birşey yaparsa ben buna dayanamam. Dedi şok olmuş bir biçimde. Ahh lanet olsun. Apollon :
- Hayır birşey yapmaz sonuçta Astrid senin ve onun tek kızı . Kendi kanondan bir çocuğunu yok etmez şimdilik. Dedi. O şimdilik kelimesi yüzüne dirsek attım ona. Hera herkesin duyacağı şekilde kahkağa attı . Ben :
- Birşey mi var Hera. Dedim tehditkarca. Hera :
- Ne olabilir ki. Sadece bir çocuk yüzüne senin bile ayağa kalkman gerçekten de komik. Dedi. Bu yılan kadın yemin ederim öldüresim var. Ben :
- O çocuk büyürken yanındaydım Hera ,, ona zarar gelmesi durumunda elbetki oturmuycam. Dedim. Hera dişlerini sıktı :
- Hayret doğrusu Zeus'tan nefret ettiğini sanıyordum hem ondan hem onun çocuklarından. Dedi. Zeus'tan alelade bir şekilde nefret ettiğimi aöylersem burada hiç iyi olmaz ama yalanda söyleyemiyorum. Demeter :
- Yeter Hera ! Çocuğumu üzen hiçkimseye affetmem. Dedi öfkeli bir şekilde. Poseidon :
- Bu kadar yeterli Hera haddin olmayan yerlere karışma. Dedi. Hera öfkeyle güldü ve :
- Haddimi bilmeyen ben miyim , ben Zeus'un eşiyim Poseidon ama sen bir mızrağa bike sahip çıkamayan birisin. Dedi. İşte çok ileri gitti. Hades sakin ama soğuk bir ses tonuyla :
- Hera hala kendini birşey zannediyorsun. Dedi. Hera :
- Sen ne hakla.... . Dedi ama Hades :
- Yeraltı Tanrısı olarak senden daha üstünüm Hera sen yokken bizler vardık o yüzden Poseidon hala senden üstün. Dedi. Hades mi bu tanıdığım Hades mi.Hades daha önce hiç konuşmazdı. Hera kaşlarını çattı. Ares ileri doğru adım attı Hades'in karşısına çıkıcaktı ki Hades :
- Ayrıca başkasının çocuğuyla uğraşacağına oğlunla uğraş . Dedi ve Yeryarıldı tahtıyla kayboldu. Ares , Afrodit  ve Hera birbirine bakıyorlardı. Hephaustes da anlamazca ve kuşkuyla bakıyordu. Afrodit ile Ares'in birbiriyle olan ilişkisini Hephaustes öğrense ne olurdu ama benim karışmamam gerek. Umrumda olan tek şey Astrid. Acaba ne yapıyor.