Bölüm 2

3 0 0
                                    

Anlatıcı

Genç kız yerde baygın bir şekilde yatıyordu. Görenlerse yanından geçip gidiyordu. Kıza çarpan arabadan uzun boylu, iri yarı bir erkek çıktı ve kızın yanında koştu. "Hey sesimi duyuyor musunuz?" sorusunun karşılığını alamadığında endişelendi. Bu sırada arka kapıdan inen donuk bakışlı adam korumasının yanına yürüdü "Ne oldu?" "Efendim kadın bayıldı. Ne yapalım hastaneye götürelim mi?" donuk bakışlı gözlerini devirdi "Of bir de bu mu çıktı onca işim arasında" "Ama efendim çok kötü gözüküyor" korumasının telaşlı sesine karşılık bıkkınca konuştu "İyi tamam gidelim"

V

Hastaneye gelmiş doktorun odadan çıkmasını bekliyordum. Onca işimin arasında bir de bununla uğraşmak canımı sıkmaya başlamıştı. Çalan telefonun sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. "Taehyung sen nerdesin? Senin gelmeni bekliyoruz. Unuttun mu yoksa toplantıyı!" Jk'in endişeli sesi beni germeye yetiyordu. "Şu an hastanedeyim. Yarım saate gelirim. Beni idare edin" "Neden hastanedesin, ne oldu, iyi misin?" Beni soru yağmuruna sokmuştu. "Jk, çok soru soruyorsun. Yarım saate geleceğim." Jk'in suratına kapattım. Hemen ardından doktor odasından çıkıp yanıma geldi. "Nesi var doktor bey?" "Hastanın bacağı çatlamış. Bir kaç haftaya düzelir. Çok geçmiş olsun" adam kısaca bilgi verip gittikten sonra çıktığı odaya girdim.

"Geçmiş olsun nasıl hissediyorsun?" Yeşil gözlerini gözlerimden kaçırdı. "İyiyim." kafamı sallayarak "ıı tamam o zaman görüşürüz kendine çok dikkat et" geriye adım atarken birden cırlamaya başladı. "Nereye gidiyorsun! Önce çarp sonra hiç bir şey olmamış gibi git oldu!" Derin bir nefes aldım "Ne yapmamı bekliyordun, seninle beraber burda kalmamı mı?" Sesim bir tık fazla yüksek çıkmıştı. "Evet, madem çarpıyorsun benimle kal!" aynı yüksek tonla söylediği sözler komiğime gitmişti ama ciddi kalmalıydım. "Amacın ne! Olmadı nişanlanalım." gözleri fal taşı gibi açıldı. "Ya yürü git manyak mısın. Sen kimsin seninle nişanlanayım terbiyesiz!" Kapıya dönüp ilerledim ve kapıyı sertçe çekip çıktım.

Bella

Salak herif dışarı çıktıktan sonra Rose yanıma gelmişti. "Hey Bell, iyi misin çiçeğim. Kim yaptı sana bunu?" odaya koşar adımlarla girdi ve bana sarıldı. "Bilmiyorum" sorgular şekilde bana döndü "Nasıl bilmiyorsun?" "Ya işte az önce çıkan uzun boylu, siyah saçlı, takım elbiseli bir adamdı." "Bekle beni hemen gelicem" arkasına bakmadan koştu. 5 dk sonra odaya başka biriyle beraber girdi. Adamı resmen kedi yavrusu tutar gibi boynundan tutarak getirdi. "Bu mu sana çarpan it?" dedi sinirle. "Hayır bırak adamı" adamı bıraktı ve "Beyefendi çok özür dilerim sizi biriyle karıştırdım" utançtan yüzü kızarmıştı. Adam titrek bir nefesle odadan kaçarcasına çıktı. "Ya sen mal mısın? Neden elin adamını buraya getiriyorsun?" dedim hışımla. "Özür dilerim ben o sanmıştım. Ahh rezil oldum" eliyle yüzünü kapattı. "Neyse sen iyiysen benim gitmem lazım gelirim birazdan." "Umarım bir daha tanımadığımız adamları getirmezsin" imalı sözüme karşı göz devirerek dışarı çıktı be beni düşüncelerimle yalnız bıraktı. Acaba köpek iyi miydi.

1 Ay Sonra

"Hadi ben dışarı çıkıyorum" diyip evden çıktım. Bir aydır evde kalmanın verdiği sıkıntı beni boğmuştu. Özlediğim yıllarda tadını çıkara çıkara dolaştım. Sonunda dükkanıma gelmiştim. O günden sonra hayatımda pek bir şey değişmemişti. Tek düşündüğüm o köpekti. Umarım yaşıyordur. İki üç müşteri geldikten sonra kapıdaki adamla gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Kahvenin her tonunu kıyafetinde barındırıyordu. O beni farketmemişti. "Merhaba ben çiçek almaya geldim." sonunda gözlerimiz buluştuğunda onunda gözleri şaşkınlıkla açıldı. "Sen..."

_______

Merhaba. Bugünki bölüm bu kadardı. Tekrar söylüyorum BUNU CİDDİYE ALMAYINIZ! Aksi takdirde yaşayacağınız cringelik komasından biz sorumlu değiliz!

Okudum onayladım.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 26 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Caminos Cruzados : Kesişen YollarWhere stories live. Discover now