5.Bölüm

315 20 16
                                    

Selamün aleyküm canlarım.

"Bitti komutanım." Diye seslendi Toprak olduğunu öğrendiğim asker

"Aferim evlat ellerinize sağlık." Dedi Nuri amca da şöyle ki eşyaların hepsi buraya taşınıp bitmişti sadece bizim halledeceğimiz kısmı yani eşya yıkama ve yerleştirme kısmı kalmıştı

Allah razı olsun perdeleri bile asmışlardı.

"Çok sağ olun Allah razı olsun." Dedim tebessümle ve elimdeki çay tepsisini uzattım çay alsın diye tabi sizin haberiniz yok bunlar Aybüke ile konuşmaya başlamışlar bizim kız zaten vuruldu o da buna boş değilmiş kaç gün olduysa şurada sanki neyse haklarında hayırlısı olsun ben onaylamadığımı söyledim gerisi onlara kalmış akılları var fikirleri var koca koca insanlar

"Ellerinize sağlık niye zahmet ettiniz." Dedi çayı alırken

"Afiyet olsun olur mu yoruldunuz neredeyse her şeyi yaptınız zahmet olmaz afiyet olsun." Dedim ben fazla uzatmadan

"Olur mu öğretmenler ve doktorlar özellikle burada başımızın tacıdır." Dedi Toprak da

"Estağfurullah." Dedim sadece ve sırayla işleri bitmiş olan time çaylarını dağıtmaya başlamak üzereydim ki Kenan yüzbaşı damladı yanıma hacı bir uzak dur ya benden

"Hocam verin ben dağıtayım." Dedi ancak iğrenç bir koku vardı üzerinde zaten 1 saat önce falan gelmişti nerdeydi Allah bilir

Kız sana ne Amine

Doğru diyorsun bana ne ama içki şişeleriyle görünce tabi pek hoş düşünemiyorum

Bak şimdi de sen doğru söyledin aman bizden uzak

Aynen aman aman

"Yok teşekkürler ben hallederim." Dedim kısaca ama ısrarcı olacağa benziyordu

"Rica ediyorum lütfen." Diyordu ancak ayakta durmaya hali yok gibiydi fazlasıyla iğrençti elimden zorla tepsiyi almaya çalıştı ben de daha fazla muhattap olmamak için mecburen verdim işime geldi de sayılırdı aslında kafası ayık olsaydı tabi

Ama hayatının hatalarından birisini yapmaya kalktı ve tepsiyi elimden alırken elime bilerek isteyerek dokunma hatta tutmaya çalışma gafletinde bulundu ancak ben reflekslerim sağ olsun hemen çektim elimi şuan komutanları olduğu için bu konuyu ayrıca açacaktım kendisine ve sert bir dille uyarmam gerekecekti anlaşılmıştı

Yaptığından utansın diye sinirle yüzüne baksam da değil utanmak mutlu olmuş gibi sırıtıyordu ne yapıyordu bu adam anlamıyordum ama gerçekten sert bir uyarıyı hakettiği kesindi

Sonra çayları sırayla herkese verdi ve kendisi de alıp çayını oturdu bir köşeye ve çayını içmeye başladı olanları Aybüke hemen anlamıştı tabiki kaş gözle mutfağa gelmemi işaret etti ben de onu onayladım ve önce ben ardımdan da Aybüke mutfağa giriş yaptık

"Afedersin de bu adam mal kızım ne yapmaya çalışıyor biri gıcık gıcık bakar sanki dövecek öbürü gelir abidik gübidik hareketler yapar Allah aşkına hem o Kenan denen adam sarhoştu demi." Dedi suratını buruşturup

"Muhtemelen anlattım ya mutfakta olan mevzuyu zaten biraz önce geldi zıkkımlanmıştır." Dedim suratımı ekşiterek midem bulanmıştı

"Evet uyarılması gerekiyor bence elini mi tutmaya çalıştı yoksa yanlış mı gördüm?" Dedi şüpheyle

"Doğru gördün baya iyi bir uyarıyı haketti kim oluyor da bana izinsiz dokunmaya kalkıyor pislik." Dedim ben de iyiden iyiye sinirlenirken

"Şimdi rezil olmasın diye susuyorum ancak yalnız olduğu zaman güzelce bir uyaracağım." Diye ekledim burnumdan solurken

Öğretmen Hanım/ Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin