23. Bölüm

20K 504 361
                                    

Gözyaşlarım durmaksızın akarken beynimdeki sesler hiç susmuyordu. Yıllarca bir abimin olduğuna dair hep hayal kurardım. Beni koruyan her zaman arkamda olan bir abi. Küçükken arkadaşlarımın yanında olan abilerini görünce içimde bir burukluk olurdu. Yıllarca yalnız bir çocuk olmama alışmaya çalışmış zorlukla olsa da buna kendimi alıştırmıştım. Şimdi yıllar sonra bir abimin olduğunu öğreniyordum.

En başından beri yakınlarımda olan her zaman iletişim kurduğum kişi benim öz abimmiş. Mutlu mu olmam gerekiyordu? Hayır yıllarca hayalini kurduğum şey gerçekleşse bile sevinemiyordum. Çünkü abim sevdiğim adamın annesinin katili olmakla suçlanıyordu. Bedenim soğuk zeminde titrerken elimi karnıma götürdüm.

Bebeğim bu yaşanılanlara şahit olduğun için özür dilerim. Annen güçlü olamıyor. Kalbimin acısı zihnimi ruhumu ele geçiriyordu. Zorlukla ayağa kalkıp kapalı olan kapıya baktım. Benden nefret mi ediyordu? Yüzüme bakmak istemeyecek kadar iğreniyor muydu? Gözyaşlarımı silip zorlukla kıyafetlerimi alıp banyoya ilerledim. Aynadan yüzüme baktığımda gözlerim ve burnum kızarmıştı.

Kendimi iğrenç hissediyordum. Gerçekler canımı yakıyordu. Yıllarca aptal gibi kandırılmış hissetmek bu hayatta başınıza gelebilecek en kötü şeylerden biriydi. Kıyafetlerimi giyip elimi yüzümü yıkadım. Biraz daha iyi görünüyordum. Banyodan çıkıp odayı inceledim.

Şimdi ne yapmam gerekiyordu? Atlas nereye gitmişti? Aklımdaki soru işaretleri ile odadan çıkarak Merdivenlerden yavaşça indim. Kapıda gördüğüm bedenle oraya doğru yaklaştım. Gitmemişti belki de beni görmek istemeyecekti ama yine de içimden bir ses yanına gitmemi söylüyordu. Arkası bana dönüktü.

"Atlas." Bana döndüğünde sessizce onu izledim. Yüzüme bakmıyordu. Bakışları yerde gezinirken gergince parmaklarımla oynamaya başladım.

"O piçin senin abin olması zerre umrumda değil. Yaptıklarının bedelini ona öyle bir ödeteceğim ki yaşarken cehennemi yaşayacak." Sert sesiyle konuştuğunda kalbim sızladı.

"Ona ne yapacaksın?" Korkuyla sormuştum. Her ne kadar ondan nefret etmeye çalışsam da abimdi. Atlas bakışlarını yerden çekip gözlerimin içine bakarak gülmeye başladı.

"Soluduğu havayı ona zehir edeceğim Efsan. Annemi benden almakla kendi kafasına çoktan sıktı. Hayal bile edemeyeceğin şeyleri ona zevkle yapacağım." Atlas mekandan hızla ayrılırken peşinden koştum. Mekandan çıktığımızda önüne geçip kolunu tuttum.

"Atlas lütfen dinle. Bak o birine bile isteye zarar verecek biri değil. Yani annenin ölümüne sebe-"

"Sen ne saçmalıyorsun?" Atlas aniden sözümü kestiğinde ona baktım.

"O katili bana karşı savunuyor musun? Yıllarca abinin varlığından habersizken bir anda abi kardeş mi oldunuz?"

"Hayır savunmuyorum sadece olanlar çok karışık. Ama sende onu gördün. Her zaman yanındaydı. Güvendin böyle birşey yapabileceğine nasıl inanırsın?" Atlas sinirle yüzünü ellerinin arasına aldı.

"Güvenmek? Saçmalık sence benim birine güvenme ihtimalim var mı? Hayatımın normal olduğunu falan mı düşünüyorsun? Efsan benim dünyam öyle bir yer ki en güvendiğin kişi bile arkandan vurur. Bana sakın bir daha onu savunma."

"Sen ona güvenmesende ben ondan gerçekleri öğreneceğim." Yanından geçecekken kolumdan tutup kendisine çekti.

"Gidemezsin. O adamla görüşmeyeceksin duydun mu beni?"

"O adam benim abimse kimse buna engel olamaz."

"Efsan." Atlas öfkeyle Yüzüme bakarken ondan uzaklaştım.

TAKINTI Where stories live. Discover now