8. Bölüm

57.6K 1K 417
                                    


Medya ( Efsan)

Hazır olduğumda odadan çıktım. Atlas'ta kendi odasından çıkarken onu inceledim. Üzerine giydiği siyah takım elbise onu eşsiz gösteriyordu. Kesinlikle siyah onun rengiydi. Yanıma gelip elimden tuttuğunda kapıya ilerledik. Birbirine kenetlenmiş ellerimize bakarken evden çıktık. Şoför arabanın kapısını açtığında içeri girdim.

"Ben kullanacağım çekilebilirsin." Atlas şoförün elinden anahtarı alıp kapıyı kapatarak hızla şoför koltuğuna geçti. Arabayı çalıştırırken cebinden çıkardığı telefonundan konumu açarak hızla arabayı sürdü.

Geldiğimiz lüks mekanı inceledim. Atlas arabadan indiğinde bende hemen peşinden indim.

"Samet arabayı konuştuğumuz gibi hallet." Bizi kapıda bekleyen adam ile konuşan Atlas'a baktım.

"Tamam Patron." Hızla anahtarı alıp arabayı mekanın önünden çekti. Atlas bana bakarken gülümsedim. Korumalardan birine telefonundan birşey göstermiş ardından hemen koruma içeri girmemiz için önümüzden çekilmişti.

Birlikte mekanın içine girdiğimizde burnuma gelen yoğun kokuyla yüzümü buruşturdum. İçeriye ilerledikçe ellerinde içkileri ile deli gibi dans eden insanları yakından görüyordum. Atlas belimden tutup bar kısmına ilerdi.

"Bana en sert olanından varsa ver." Atlas bana döndüğünde sırıttı.

"Hanımefendi için de meyvesuyu getir." Adam hızla başını sallayıp yanımızdan ayrıldı.

"Ne içeceğime ben karar verebilirim. Ayrıca çocuk değilim senin söylediğinden belki bende içmek istiyorum. "

"Saçmalama Efsan. Benim istediğim çok ağır sana yaramaz." Atlas'ın dibine girip gözlerinin içine baktım.

"Niye yaramayacakmış? Bal gibide yarar. Beni küçümseyemezsin." Atlas'ın eli belimden kalçama doğru ilerleyip kalçamı okşadığında şaşkınlıkla ona baktım. Kulağıma eğilip nefesini üfledi.

"Hmm sonra güzelim ben sana bizzat içereceğim. Ama şimdi burada kendime hakim olmak zorundayım sende şansını zorlama." Atlas benden uzaklaştığında bedenim titremişti. Hızla elini üzerimden çekip boş koltuğa oturdum. Atlas bana sırıtırken sinirle ona baktım.

"Selam." Yanımıza gelen uzun boylu ve oldukça iri göğüslü kadına bakışlarım kaydı. Saçlarını boynundan geriye atıp kırmızı dudaklarını yaladı.

"Selam." Atlas gelen içeceği hızla kafasına dikip bana baktı. Adamın getirdiği meyvesuyuna baktım. Resmen benimle alay ediyordu.

"Bana da aynısından ısmarlar mısın?" Yanımdaki kızın Atlas'ın omzunu okşamasıyla sinirle meyvesuyunu kafama diktim.

"Hanımefendiye'de aynısından."Atlas adama komut verirken sinirle ona baktım. Yanındaki kadınla ilgilenmiyor önündeki içeceğini içiyordu ama kadın ısrarla Atlas'ın omzunu okşuyordu.

"Öhm öhm." Kız benim varlığımı sanki yeni fark ediyormuş gibi bana döndü.

"Aaa kusura bakmayın beyefendiyi yalnız sanıyordum."

"Değil gördüğün gibi ben varım." Kız ani çıkışımla şaşırırken Atlas sırıtarak beni izliyordu. Adam elindeki içeceği uzattığında kız alıp Atlas'a bakarak kadeh kaldırdı. Şaka gibi sanki ben burada yokmuşum gibi davranıyorlardı.

TAKINTI Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu