3

1.6K 205 100
                                    

Selaaam.

Nasılsınız??

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar.

**

[Jin Krallığı]
4 üye

Seokjin:
Jungkook
O yüzünün hali ne öyle

Hoseok:
Aynen öyle
Kim yaptı bunu sana

Jimin:
Jungkook pansuman
gerek yüzüne
Bizi görünce kaçma
Revire de gitmiyorsun
Off hadi gel pansuman yapalım

Jungkook:
İstemiyorum
Rahat bırakın beni
Lütfen

**

Birkaç saat önce okuldan çıkmıştım.
Her yerim ayakkabı izi, kan ve çamur ile kaplanmıştı.

Sağ gözümü açamıyordum. Burnumda yoğun bir kan kokusu ağzım da ise yoğun bir demir yani kan tadı vardı.

Saat 23.47 olmuştu. Okulda güvenlik veya nöbetçi öğretmenler dışında kimse yoktu.

Okulun ışıkları tamamı ile kapalıydı.

Sokak lambası etrafı aydınlatıyordu.

Hafif bir soğuk esinti vardı etrafta.

Güvenlik kulübesinin yanına doğru yürümüş ve gizlice camdan içeri bakınmıştım.

Güvenlik görevlisi olan Shindong abi uyuya kalmıştı. Yanında ki köpek kulübesinde olan köpeği Baerum ise onun gibi uyuyordu.

Güvenlik kulübesinin kapısını sessizce aralamış ve tek ayağımı kapıdan içeri geçirip anahtarların olduğu yere elimi uzatmıştım.

Elimi uzattığım gibi Shindong abi hareket etmeye başlamıştı ama uyanmamıştı.

Okul 12 katlı bir okuldu.

Ve okulun kocaman bir çatı katı vardı.

Tabii bu çatı katına öğrencilerin çıkması yasaktı...

Anahtarlar arasında üzerinde 'Çatı Katı Ön Kapı' yazan anahtarı alıp çıkarmış ve kapıdan sessizce çıkmıştım.

Ben kapıyı kapatınca Shindong abi tekrardan hareketlenmişti ama uyanmamıştı.

Koşar adımlar ile okulun kapısına doğru gitmiş ve sessizce içeri girmiştim.

Hiçbir ışık yanmıyordu ilk kata. Merdivenlerden çıkarken parmak uçlarımda yürüyordum.

İkinci kata geldiğimde ise nöbetçi öğretmeni görmüştüm ama arkasını dönüp bir sınıfa girmişti.

O sınıfa girince bende merdivenlerden sessizce üst kata çıkmayı başarmıştım...

**

Çatı katına çıktıktan sonra kapının önüne gelmiş ve anahtar ile kapıyı açmıştım.

Kapı açıldıktan sonra da içeri sessizce girmiştim ve kapıyı üzerime kapatmıştım. Tabii anahtarı almayı da unutmamıştım.

Çatı katına çıktığımda soğuk bir rüzgar saçlarımın savrulmasına neden olmuştu. Her yer kapkaranlıktı.

Yerde birkaç tahta parçası, kırık sıra, kırık sandalye vb. vardı.

Çatı katının kolonlarına doğru yürümüş ve etrafa bakınmıştım.

Şehrin ışıkları her yeri aydınlatıyordu. Arabalar, insanlar evlerine doğru gidiyordu.

İş yerleri teker teker kapatılıyordu.

Herkes evine çekildikten sonra asıl gece hayatı başlayacaktı.

Bugünü ölüm tarihi olarak seçenler Han Nehrine doğru gidecekti.

Sokak insanları uyumak için yer aramaya başlayacaktı.

Barlar ve pavyonlar açılacaktı ve eşlerini aldatan erkekler orada birkaç kadınla sürtecek hatta ilişkiye girip sabah o kadınlarla uyanacaktı.

Kafamı aşağıya doğru eğdiğimde de koca bir boşluk ile karşılaşmıştım.

Zifiri karanlık olan ve sonu yok gibi gözüken bir uçurumdu resmen.

Ölmek için harika bir yerdi...

1 hafta sonra annemin öldükten sonra bana vasiyet olarak bıraktığı şeyler yani günlükleri elime geçecekti.

Annem ben doğduğumda ve doğduktan sonra ki herşeyimi 3 tane günlüğe doldurmuştu ve bunlar annem ölünce elimde geçecekti.

3 gün önce annem ölmüştü ve tam 7 gün sonra günlüğü alacaktım.

O günlüğü alıp okuduktan sonra tam şu anda yapmak istediğim şeyi yapacaktım.

Kendimi buradan bir kuş gibi özgür bırakacaktım.

Gökyüzünde bir kartal misali uçacaktım...

**

[Jin Krallığı]
4 üye

Seokjin:
Haftaya okula yeni birisi gelecekmiş

**

Bölüm sonu.

**

Delibal izledikten sonra kalmayan psikolojim ile size bölüm atıyorum nxelmdme

Eveet ficin ilk düz yazısını da yazdığımıza göre fice tamamen başladım demektir.

Umarım beğenmişsinizdir.

Oy vermeyi unutmayın.

Bir sonraki bölümde görüşürüzz.

Kendinize çok dikkat edin!!

- Siyah Kuğu

Juliet | Taekook Where stories live. Discover now