Alıntı~

13.4K 536 247
                                    

Başlamadan önce oy vermeyi ve satır arası bol bol yorum yapın.

İyi okumalar.

.

Düğün günü..

"Anne ben istemiyorum evlenmek ben daha 17 yaşında yim ben daha kendime bakamıyorum ona karılık nasıl yapıcam."  dedi Feray ağlayarak.

Anneside biliyordu elinden birşey gelmez ama işte ana yüreği dayanmaz buna.

"Ağlama benim güzel kızım vardır her işte  bir hayır" Dedi kızına sarılarak.

"Anne bunun ne hayırı ola bilir Allah aşkına?" Dedim anneme sarılarak.

"Öyle demem kızım belki bu evlilik sana daha iyi gelir" dedi ağlamaklı bir ses ile Nazife hanım.

Tam anneme birşey demek için ağzımı açtım ki odanın kapısı açıldı.

İçeriye Welat'ın kız kardeşi olan Zilan girdi elinde gelinlik ile başı yerdeydi.

"Ş..şey efendim ben özür dilerim sizi rahatsız etiğim için.... Şey ben Ferayın gelinliğini getirdim" dedi üzgün bir şekilde.

"Getir kızım getir" dedi annem ağlayarak.

Zilan elinde ki gelinliği dolabıma astı, ve arkasını dönüp oda dan koşarcasına çıktı.
Ama ağlama sesini duydum.

'Ne yani beni bu duruma koyup birde ağlıyordu?' Diye içinden söylendim.

.
.
.

Kız alma..

Odamda oturmuş olacakları düşünüyordum.

"Peki şimdi ne olucak?" Dedim kendi kendime.

Bir anda odanın kapısı açıldı içeriye Zilan girdi elinde büyük kırmızı bir kutu ile önce bana baktı sonrada " Şey feray müsaitmisin?" Dedi.

"Gel zilan gel" dedim.

Zilan içeriye gelip elindeki kutuyu yatağa koydu sonrada bana bakıp "Bunları abim gil gönderdi" Dedi üzgün bir halde.

"Onlar ne?" Umursa masamda yine de sordum.

"Altın ver içinde" dedi bakışlarını benden kaçırarak.

"Napıcam ben bunları?" Dedim Zilana  bakarak.

"Düğünden önce bunları takıcaz düğündeyse kalanını" dedi.

"Ben altın istemiyorum al geri götür!" dedim sinirli bir şekilde.

"Bak Feray bana sinirlisin biliyorum ama benim bir suçum yok" dedi bana bakarak.

"Nasıl yok lan benim bu halim ne peki bumu senin suçun olmaması?" Dedim ağlayarak.

"Sende beni anla eğer Sinana kaçmasaydım beni 68 yaşında bir adama vericeklerdi" dedi ağlayarak ve devam eti.

"Birde kuma olarak 5'ci kuma olarak beni vericeklerdi" bunu duyunca gözlerim açıldı ve kalkıp ona sarıldım.

Ne kadar ona sinirli de olsam kuma ne demek dedem yaşında bir adam ile evlenmesi.

"B..ben özür dilerim senin hayatını maf etiğim.... için" dedi.

"Tamam önemi yok zaten bundan da geri dönüş yolu yok.... hadi şu altınları takta şimdi gelirler" dedim eğerki daha fazla ağlasaydı o zaman daha farklı şeyler ola bilirdi.

Zilan kutuyu açtı . Açınca gözlerim yerinden çıkarırcasına açıldı.

Kutunun içinde; Altın kemer, 10 tane bilezik, 1 tane akıtma, 1 tane altın kolye, 1 tane osmanlı turalı kolye,1 çift kalın küpe,
Halep zinciri, altın eldiven ve 1 tane altın kelepçe vardı.

Bunların hepsini Zilan tek tek bana takıp odadan çıktı.

Aynadan kendime baktım resmen yürüyen kuyumcu olmuştum.

"Bunlar çok ağır" dedim kendime bakarak.

Bir anda odanın kapısı açıldı içeriye elinde kırmızı kuşak olan Ciwan abim ve dedem girdi ardından annem, Sinan ve Zilan girdi.

Abimin elindeki kırmızı kuşağı görünce duygulandım.

Aklıma rahmetli babam geldi. Bana hep

'Sen evlenince senin kemerini ben takıcam'
Derdi.

.
.
.

İmam nikahı.

İmam" Kızım mehir olarak ne istersin?" Diye sorunca herkez bana baktı.
Bende derin nefes alıp.

"Bir tane konak, kilomun 2 katı altın, bir şirketin yüzde 75, istanbulda bir ev, birde üzerime asla kuma gelmemesini istiyorum." dedim herkez şaşkınca bana bakıyordu.

Hoca Welat'e dönüp "Sen kabul etinmi?" Diye sordu.

Welat bir bana bir hocaya bakıp derin bir nefes aldı." Kabul etim" dedi.

Hoca "Sen Serhat kızı Feray, Tuncay oğlu Welatı kocalığa kabul etin mi?" Diye sordu o sırada odada kimseden ses çıkmadı.

Derin bir nefes alıp "Etim"  dedim ve gözlerimi kapatım.

Hoca "Etinmi?"

"Etim"

Hoca "Etinmi?" Son defa derin bir nefes alıp verdim.

"Etim" ve sonra hoca Welata sordu.

Hoca "Sen Tuncay oğlu Welat, Serhat kızı Ferayi Eşliğe kabul etinmi?" Diye sordu.

Welat "Etim"

Hoca "Etinmi?"

Welat "Etim"

Hoca "Etinmi?"

Welat "Etim" işte o son etim ile artık Welat Xirat'ın eşiydim.

Hoca"Artık Allah katında Karı, Kocasınız.
Allah utandırmasın" diyip ayağıya kalktı onunlan beraber salondaki herkez ayağıya kalktı.

.
.
.

Düğün geçesi..

Az önce odadan çıkan Welatın annesi Zübeyde hanım ile odada öylece kalıyordum başımda Kırmızı duvak etrafı inceliyordum.

Bir anda kapıdan gelen gürtü ile kala kaldım ve tek birşey çıktı ağzımdan.

"Peki şimdi ne olucak?"

Bir anda kapı ardına kadar açıldı ve kapanma sesi geldi ardındansa kapının kilit sesi geldi.

Odada ayak sesleri yükseldi.

&
&
&

Bölüm sonu.

Uzun bir Alıntı bıraktım buraya keyifli okumalar.

☆Bu arada yıldıza basmayan arkadaşlar yıldıza basınki bir sonraki
Bölüm yine uzun gelsin ve hızlı gelsin☆

♡Sizi seviyorum♡

BERDELWhere stories live. Discover now