GİRİFT : Yöneticiler

由 rosarkness

735K 51.2K 7.4K

Dünya'nın bilinen bir dengesi vardı. Yöneticiler zekaları ve farklı renkteki gözleriyle ayrılan varyeteleriyl... 更多

Tanıtım
1.bölüm | Kaplan
2.bölüm | Sınav
3.bölüm | Uçurum
4.bölüm | Akrepol
5.bölüm | El
6.bölüm | Yanılsama
7.bölüm | İşaret
8.bölüm | Hedef
9.bölüm | Hançer
10.bölüm | Masumiyet
11.bölüm | Öfke
12.bölüm | Albina
13.bölüm | Uyku
14.bölüm | Düğün
15.bölüm | His
16.bölüm | Yardım Çığlığı
17.bölüm | İntikam Duygusu
18.bölüm | Neden
Tanıtım
19.bölüm | Ceza
20.bölüm | Dokunuş
21.bölüm | Karanlık
22.bölüm | Ateş
23.bölüm | Yıldızlar
24.bölüm | Had
25.bölüm | Kanlı Kürk
26.bölüm | Yansıma
27.bölüm | Fırtına Damlaları
28.bölüm | Bedel
29.bölüm | Üç Taht
30.bölüm | Kararlılık
31.bölüm | Savaş Kıyafeti
32.bölüm | Zincirli Kukla
33.bölüm | Şeytanın Gülüşü
34.bölüm | Ceza Vakti
35.Bölüm | Nefes Kesen
36.bölüm | Kayıp Cennet
37.bölüm | Pelerin
38.bölüm | Korns Kanı
39.bölüm | Düello
40.bölüm | Ölüme Yolculuk
41.bölüm | Plan
42.bölüm | Haberci
43.bölüm | İlk Kar
44.bölüm | Kalbe Dizilen
45.bölüm | Haber
46.bölüm | Son Haykırış
47.bölüm | Zehir
48.bölüm | Ölene Kadar
49.bölüm | Savaş
50.bölüm | Renklerin Savaşı
51.bölüm | Kaybeden
52.bölüm | Başa Dönüş
53.bölüm | Parkur
54.bölüm | Ölüm Oyunu
55.bölüm | Görü
57.bölüm | Arayış
58.bölüm | Veda
59.bölüm | Katiller
60.bölüm | Koruyucular
Final Açıklaması
2.kitap

56.bölüm | Söz

7.3K 595 111
由 rosarkness

Albina yavaşça yataktan doğruldu. Mega kolundaki sargıyı yavaşça açıyordu. Yaklaşık bir ay olmuştu sınavdan çıkalı. İyileşmeye çalışıyordu, her yönden.

  Mega Albina'nın sargısını tamamen çıkartıp omzundaki yarayı gözler önüne serdi. Hala oradaydı fakat acısı gün geçtikçe azalıyordu. Albina'nın yüzü biraz buruşurken Mega üzgün olduğunu belirtircesine baktı. "Özür dilerim."

  "Sorun yok. Rodrigo nereye kayboldu?"

  "O arada böyle uzaklaşır. Yalnız kalmayı sever. Düşünür, yenilenir ve geri döndüğünde daha güçlüdür."

  Albina Rodrigo'yu uzun zamandır görmüyordu. Ortadan bir anda kaybolmuştu. En son onu gördüğü gün tartıştıkları gündü. Rodrigo öfkeyle gitmişti ve o günden sonra Albina'nın yanına sadece Mega gelmiş ve kendisine o bakmıştı. Odaya başka kimse girmiyordu. Sanki cezalandırılmıştı. Bu durum Albina'nın sinirini bozuyordu. En son ayağa ne zaman kalktığını hatırlamıyordu. "Bu kadar yatmak yeter bence."

  "Bence biraz daha dinlen."

  "Sınavı nasıl yara almadan atlattın, Mega?"

  "Sen bizle kıyasla daha deneyimsizsin. Bunu seni üzmek için söylemiyorum. Hayatın boyunca dünyadan soyutlanarak büyütülmüşsün. Bense doğayla iç içe büyüdüm."

  Albina'nın bakışları uzaklara dalmıştı yine. Mega onun yaralarının görünenden daha derin olduğunu biliyordu. Acısını kimseye göstermiyordu ama sessiz sessiz ağladığı gecelerden haberdardı. "Ama sende çok daha fazlası var. Sen benim gördüğüm en güçlü kadınlardan birisin. Hatta bence yürüyebilirsin."

Mega güldü ve Albina'ya kalkması için yardım etti. Albina yataktan ayaklarını yavaşça sarkıttı. Sırtından aldığı darbe yürümesini engelliyordu fakat gün geçtikçe de iyileşiyordu. Ayağa kalktığında bir süre öylece durdu. Sırtına ağrılar giriyordu fakat dayanamayacağı kadar fazla değildi.

  "İşte böyle. Şimdi yavaşça bir adım at."

  Albina ayağını öne uzattı ve bir adım attı. Bu canını biraz yakmıştı ama pes etmedi. Ardından bir adım daha attı, sonra bir adım daha... Kendini olabildiğince zorluyor ve yürümeye çalışıyordu. Sonunda yorulduğunda Mega onu geri yatağına yatırdı. Albina bir alkışlama sesi duyduğunda kapıya döndü. Alkışlayan Rodrigo'du. Bir yandan da taktir edercesine dudağını büzmüştü. "Hiç fena değildi."

  Mega gülerek abisinin yanına gitti ve ona sıkıca sarıldı. Rodrigo da kardeşine sarıldığında bir süre öylece kaldılar. Ardından Mega Albina'ya el sallayıp odadan ayrıldı. Artık odada sadece Albina ve Rodrigo vardı.

  "Nereye kayboldun?"

  "Uzağa değil."

  "Neden gittin?"

  "Uzaklaşmak istedim."

  "Senin hiç kaçmadığını sanıyordum, sorunlarından kaçmayan biri olduğunu."

  "Ben kaçmadım. Sadece doğru olanı yaptım. Şimdilik hiçbir şey bilmemen en doğrusu."

  "Benim için neyin doğru neyin yanlış olduğunu sen mi karar vereceksin? Bırak da öğreneyim sakladığın şeyi. Belki her şey daha iyi olacak."

  "Belki de daha kötü olacak. Ben işimi şansa bırakmam. Zamanı gelince öğreneceksin."

  Albina pes edercesine omuzlarını düşürdü. Hala Rodrigo'nun odasında aynı yatakta yatıyordu. Bu durumdan sıkılmıştı. "Eğer mümkünse beni dışarıya götürebilir misin? Desire'ı görmek istiyorum."

  Rodrigo camın kenarına ilerledi ve etrafa göz attı. "Olmaz. Kimse saraydan çıkarılmıyor. Krallar çok büyük bir karar aldı. Kral Anton hariç diğer krallar bölgeleri geri almak için gönderilecek. Biz de hiçbir yere kıpırdamayacağız."

  "Bunun delilik olduğunu sende çok iyi biliyorsun."

  "Evet ama bu sefer emin adımlarla ilerlenecek. Krallıklar teker teker geri alınacak ve bu çok uzun sürecek."

  "Büyücüler bölgeleri şu an aldılar. Kısa zamanda merkeze katiller saldıracak olmalı. Yanlış yapıyorlar."

  "Merkezi artık kimse elinde tutamaz. Kral Anton tahtı sadece kendine istediği için diğer kralları kandırıp gönderdi fakat kendi tuzağında boğulacak ve biz o sırada burada olmayacağız."

  "Bu da ne demek?"

  "Buradan gideceğiz demek."

  "Nereye?"

  "Güvenli bir yere. İnan bana."

  "Hayır. Sana inanmıyorum. Sana güvenimi kaybedeli çok oldu Rodrigo."

∆∆∆

  Albina kapının önünde adım seslerini dinledi. Odadan çıkmak istiyordu. Aylar olmuş ama o hala odadan çıkamıyordu. Rodrigo Albina yürümeye başlayalı kapıyı kitlemeye başlamıştı. Bu Albina'yı deliye döndürüyordu. İyileşmişti fakat hala hapisti o odada. Sıkıntıdan delireceğini düşünüyordu.

Kral Gregeor ve Ryan merkezden gitmişlerdi. Artık ipler Anton'un elindeydi. Neler yapacağı meçhuldü.

  Albina sarayda bir koşuşturmaca duyuyordu. Bu onu biraz endişelendirmişti. Kapıyı her ihtimale karşı içten de kilitledi. Rodrigo yoktu, nerede olduğunu da bilmiyordu. Albina kapıyı dinlerken birden kapının hızla çalınmasıyla geri çekildi. "Veliaht On Rodrigo, kapıyı açın."

  Albina'nın vücudunu panik kaplarken ne yapacağını düşündü. Kapıya deli gibi vuruluyordu. Kapıyı açamazdı. Ardında olan kişinin kim olduğunu, ne istediğini bilmiyordu. Albina geri geri giderken kapının ardında bir boğuşma duydu. Birileri kavga ediyor gibiydi. Albina tekrardan kapıya doğru yaklaştığında bir kılıç sesi duydu. Geri çekilip sessizce bekledi. Kalbi hızla atıyordu. Kapının ardında neler olduğunu hakkında hiçbir tahmini yoktu.

  Albina öylece kalakalmışken kapının altından kan geldiğinde geriledi. Kanın sahibinin kime ait olduğunu bilmemek onu korkuyordu. Kapının kilidi dışarıdan açıldı ve kapı zorlandı fakat Albina içeriden de kilitlediği için açılmıyordu. Kapı tekrardan çaldı. "Albina, aç kapıyı."

  Albina Rodrigo'nun sesini duyunca derin nefes aldı ve hızla kilidi açtı. Kapı açıldığında Albina yerde kanlar içinde yatan bir muhafız gördü. Rodrigo'da ise hiçbir şey yoktu. Elinde bir çanta vardı. Odaya girdiğinde kapıyı yine kilitledi ve kendi dolabına yöneldi. Hızlı hareketlerle kendi kıyafetlerini toplamaya başlamıştı. Albina da onu takip etti. "Neler oluyor?"

  "Gidiyoruz."

  "Nereye? Neden şimdi?"

  "Kral Anton kraliyet soyu hariç bütün kız öğrencileri asacak. Buradan götürüyorum seni."

  "Hayır, olamaz. Bu saçmalık. Peki Jone?"

  "Ona yetişemedim. Çoktan alındı."

  "Kral Anton beni bulamadı ve ihtimallerin hepsini katledecek. Öyle mi? Ben bu sorumluluğun altından kalkamam. Çekip gidemem."

  Rodrigo Albina'yı dinlemiyordu. Kıyafetleri üstünkörü çantaya tıkıp kapattı ve Albina'nın bileğini kavradı. "Rodrigo, lütfen. Arkadaşımı bırakamam. Onu kurtarmalıyız."

  "Hayatını riske atmaya değmez. Yakalanırsan her şey biter. Beni anlıyor musun?"

  "Daha kaç kişiyi kaybedeceğim? Anlamıyor musun? Her kaybettiğim kişi ile bir parçamı kaybediyorum."

  Rodrigo öylece durdu ve Albina'nın gözlerinin içine baktı. Düşünüyordu. "Bunu yaptığıma inanamıyorum." Rodrigo Albina'nın kolundan tutup çekiştirerek odadan çıkardı ve hızla yol aldı. Albina onu ikna ettiğini biliyordu. Önemli olan da buydu. Sesini çıkarmayacaktı.

  Rodrigo Albina'yı sessizce gizli kayanın oraya götürdü ve karanlık alana bıraktı. Kapıyı kapatıp çantayı da bir yere bıraktığında Albina'nın omuzlarından tuttu ve gözlerinin içine baktı. "Burada duracak ve beni bekleyeceksin. Jone'u oradan almak için elimden geleni yapacağım. Kalan herkes için söz veremem, kendim dahil."

  "Sen buraya geri gelmezsen peşinden gelirim bunu böyle bil."

  Rodrigo bunu yapacağını biliyordu. "Tamam, geri döneceğime söz veriyorum. Bu sefer inan."

继续阅读

You'll Also Like

667 139 30
Kader bağlamıştı birbirlerine ağı. Kaçamazlardı bile. Kaçamazlardı bile isteye. Bir sahil tanıştırdı onları. Yine bir sahil yıktı bütün aşkı. Hayat y...
412K 34.8K 80
Adaletsizlik neden her yerde? Güçlü olan zayıfı ezerken ne yapılabilir ki? Sadece sevdiklerini korumak yeterli mi? Aklımda bu sorular dolaşı...
376K 5.2K 10
İlk on bölüm harici yayında değildir. Bölümlerin kalanını Dream'dan okuyabilirsiniz. "Kalbi atan tek kişi olarak, fazla ses çıkartıyorsun." diyerek g...
199K 13K 61
Kitap en baştan düzenleniyordur bu yüzden bölümlerde karışıklık olabilir. Bu yüzden düzenlenmeyen bölümlerin olunmaması önerilir !!! Dünya baştan koy...