yaralarını ben sarayım||zeyça...

By sudeee880

32.3K 2.2K 724

Yeni bir zeyçağ hikayesi yazdımm umarım beğenirsiniz🥰 More

iki
üç
dört
beş
altı
yedi
sekiz
dokuz
on
on bir
on iki
on üç
on dört
on beş
on altı
on yedi
on sekiz
on dokuz
yirmi

bir

4.5K 142 125
By sudeee880

Okula gitmek için Vefa'yı bekliyorduk. Çok yavaş hazırlanıyordu bu çocuk cidden. Hep geç kalıyorduk.

Ali:
-Kardeşim nerede kaldın?
Vefa:
-Ya son hafta zaten niye bu kadar acele davranıyorsunuz? Hoca daha gelmemiştir.
Zeyno:
-Neyse çocuklar hadi gidelim.

—————

Özel okula gidiyorduk. Biz de kazanmıştık burs ama Vefa bayadır gidiyordu okula. Bizim daha 1 ay olmuştu başlayalı.

Sınıfa girdiğimizde bütün gözler bizi bulmuştu. Normalde kimseyi umursamazdım ama bir kişi sadece bakışıyla bile beni utandırabiliyordu.

Ali'nin bana seslenmesiyle kendime gelmiştim.

Ali:
-Noldu Zeyno birden sana?
Zeyno:
-Bir şey yok ya hadi geçelim.

Ben Çağrı'nın yan sırasında oturuyordum. Normalde oturmazdım ama hoca öyle yerleştirmişti. Arkamda da Ali vardı.

Ders başlamadan arkadan gelen seslerle kafamı kaldırmıştım. Ege ve Berk,Vefa'nın başındaydı. Ali ve Arap da ortalıkta gözükmüyordu. Nereye kaybolmuşlardı birden?

Hızla ayağa kalkıp yanlarına gittim.

Zeyno:
-NE YAPIYORSUNUZ LAN!
Berk:
-Aa asi kız da gelmiş. Ne oldu o meşhur abilerin olmadan ne yapıyorsun burada?
Ege:
-Bro ne bakıyorsun bu kıza y-
Çağrı:
-Noluyor çocuklar? Bir sorun mu var?

Arkamda hissettiğim nefesle yutkunmuştum. Onun olduğu ortamda kendime gelemiyordum.

Kafamı çevirip;
-Evet var.

İnce çıkan sesime birden gülmeye başlamışlardı.
Ege:
-Ne oldu senin bir sesin kısıldı.

Üzerime yürümeye başlayınca tam geri adım atacaktım ki Çağrı'nın bedenine çarpmıştım.

Kendime gelip;
-KES SESİNİ BE! ÇEKİL KARDEŞİMİN YANINDAN!
Vefa:
-Zeyno gerek yok. Bir şey soruyorlardı sadece.
Berk:
-Evet sadece o güzel bilekliği kime aldığını sormuştuk.

Biliyordum tabi ki Vefa,Hazal'dan hoşlanıyordu. Onların olmasını isterdim çünkü Vefa'nın ona bakarken gözlerinin içini görüyordum.

Zeyno:
-Size ne bundan! Gidin yanından!

Tam Vefa'nın yanına gidecekken kolumdan tutulmamla tam sertçe dönmüştüm ki gördüğüm yüz birden tavrımı değiştirmişti.

Çağrı:
-Senin bağırmanla gidecekler mi yani? Kendini ne sanıyorsun sen?
-Kolumu bırakır mısın?
-Gerektiğinde ne kadar da kibarsın bakıyorum da.
-Bırak artık kolumu!
-Ya bırakmak istemiyorsam?

Ali:
-NE OLUYOR ORADA!

Birden gelen sesle kolumu ondan çekmiştim hızla.
Vefa:
-Bir şey yok olay uzadı sadece.
Ali:
-Zeyno iyi misin sen? Bu çocuk niye kolunu tuttu senin?
Çağrı:
-Sana ne bundan.
Zeyno:
-Ali bir şey yok hadi geç.

————-

Okul çıkışı Vefa'nın saçlarını düzelttiğini görmüştüm. Yanına gidip;
-Hayırdır la? Ne oldu sana?
-Ha-Hazal'la buluşacağım.
-Ciddi misin sen!
-Evet öyle ama çok heyecanlıyım Zeyno ya sende benimle gelsene.
-Nereye ya?
-Bugün okulda parti var oraya gideceğim. Hatta biliyor musun Hazal çağırdı beni.
-Bu kızda seni seviyor eminim.
-Öyle mi dersin?
-Kesinlikle.
-Ee hadi gel benimle. Bak sadece bir şey istiyorum senden.
-Tamam ama valla elbise falan giyinmemi bekleme.
-Tamam tamam.

—————

Akşam şort üzerine gömleğimi giyip çıkmıştım. Vefa ilk kez erken çıkmış beni bekliyordu.

Zeyno:
-Beni şaşırtıyorsun Vefa bu ne hız?
-Heyecanlıyım bugün çok güzel geçecek gibi geliyor.

Okula vardığımızda yüksek sesi duymamla kalabalık alana yaklaşmıştım. Herkes dans ediyordu.

Vefa:
-E ben gidiyorum Çağrı çağırıyor.
-T-Tamam.

Niye kekelemiştim ki yine? Bu çocuğun adını duymam bile yetiyordu. Ondan korktuğum falan yoktu çok etkileniyordum sadece.

O gittikten sonra ben tek başıma insanlara bakarken Ege ve Berk'i görmüştüm. Vefa'nın içtiği içeceğe bir şeyler kattıklarını görmüştüm. Hızla yanlarına gidip;
-Siz ne yapıyorsunuz be! Ne koydunuz onun içine?
Berk:
-Çok merak ediyorsan sen iç.
Ege:
-Aynen bak kardeşini çok düşünüyorsan sen içersin. Onun içmesine gerek kalmaz.
-O da bende içmiyoruz.

Bize doğru gelen Çağrı ve Vefa'yı görmüştüm.

Çağrı:
-Ne oluyor yine?
Berk:
-Zeyno da o güzel karışım içeceğimizden içmek istiyormuş.
Vefa:
-Aa öyle mi Zeyno? Ben de tam içecektim. Çağrı getiriyordu.
Zeyno:
-Çağrı mı?

Onunla oyun oynayacaklardı eminim.

Zeyno:
-İçtin mi sen peki?
Vefa:
-Hayır de ne bu telaş?
-Sen içme tamam mı? Hem bak anlaştığımız gibi bugün güzel olucak.

Kolundan tutup kenara çekmiştim.
-Bak Hazal orada git onun yanına lütfen bunlara uyma.
-Tamam ama sen de kavga çıkarma lütfen.
-Tamam dikkatli ol canım kendine güven sen yaparsın.

Ona son kez sarılıp öptüğümde o da karşılık vermişti bana.

O gittikten sonra yanlarına gidip;
-Gerçekten amacınız ne?
Berk:
-O gitti ama olmaz böyle sen iç o zaman.
-Hayır içmeye-
-O zaman gün sonuna kadar gerekirse ona zorla içiririz sen içmezsen.

Bunu yapacaklarını biliyordum. Vefa onlara karşı koyamazdı. O çok saftı temizdi biliyordum ve bunu kullanıyorlardı.

-Tamam içeceğim ama ona dokunmayacaksınız.

Tam elime almış içecekken elimden birden ittirilmesiyle üstüm ıslanmıştı.

-NE OLUYOR BE!
Çağrı:
-Yeter bu kadar saçmalık! Ne yapıyorsun sen? Kahramanlık falan mı?
-Neden yaptın bunu? İçecektim işte.

Kolumdan tutup birden ilerlemeye başlamıştı.

Arka bahçeye geldiğimizde beni duvarla arasına alıp;
-Sen Vefa'nın annesi veya ablası falan mısın? Neden sürekli yanındasın?
-Sana ne bundan. Hem annesi veya ablası da değilim sadece iyi olmasını isterim.
-Aynen aynen kesin öyledir.

Normalde çekinirdim ama tavırları çok değişikti.

-Ne demeye çalışıyorsun?
-Hazal'ın onu sevmediğini bildiğin halde gaza getiriyorsun o çok önemsediğin kardeşini.
-Saçmalama böyle düşünmüyorum. Hem nereden biliyorsun sevmediğini?
-Çünkü benim sevgilim Hazal.

Dediği şeyle yutkunup bir adım gerilemiştim. Kendimi kötü hissetmiştim.

-N-Nasıl yani?
-Ne oldu? Zoruna falan mı gitti?
-H-Hayır tabi ki sadece kimse bilmiyor bunu.
-Evet bilmiyor. Bilmek zorunda değil. Galiba Hazal ona iki gülümsedi diye gaza geldi kardeşin.
-DÜZGÜN KONUŞ! SANA NE YA VEFA'DAN!
-Benim sevgilim ya hani karışmam çok doğal.
-İyi tamam gidip söyleyeceğim Vefa'ya. Ondan öğrenmek yerine benden öğrensin.

Tam gidecekken belimden tutmasıyla durmuştum.
-Gitme.
-Neden ya sana ne!

Tam bir daha gidecekken yüzünü bana yakınlaştırıp gözlerimin içine bakmıştı.

-Kendisi öğrensin.
-Hayır ben söyleyeceğim bir daha üzülmesine izin vere-

Birden dudağımda hissettiğim baskıyla gözlerimi kocaman açmıştım. Elleri belimde hareketlenince gözlerim kapanmıştı. Bu çok yanlıştı ama bir o kadar da iyi hissettiriyordu.

Ondan ayrılıp nefesimi düzenlemeye çalışmıştım.
-B-Bu neydi?

Kafamı kaldırdığımda onun da şaşırdığını görmüştüm. Neden şaşırıyordu ki o öpmüştü beni.

Çağrı:
-Unut bunu.

Yanımdan hızla uzaklaştığında benim elim hala dudağımdaydı.

Evet yeni hikayeme hoş geldiniz. Umarım beğenirsiniz yorum yapmayı unutmayınn🤍

James Arthur-Say You Won't Let Go(Slowed)

Continue Reading

You'll Also Like

42.7K 3.2K 28
jungkook kendisine takıntılı eski kız arkadaşından kurtulmanın tek yolunu eşcinsel olduğunu ileri sürmekte görüyordu ve bunun için taehyung'tan yardı...
642K 70K 40
çapkın bir omega olan kim taehyung, kızgınlıklarını geçirmek için gözüne alfa jeon jungkook'u kestirir
368K 33.9K 32
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
241K 23.3K 31
Jungkook Seni pis hırsız Sen benim first kiss'imi çaldın! Semetae! Ukekook!