0.1 Yorulduk

36 8 0
                                    

Şu hayatta nefes almaya mecali olmayan insanlar olarak ne çok yükün altına girdik, değil mi?
Girdik, sevgili okur. Hem de sırtımıza yüklendiğimizde kambur kalacağımızı bildiğimiz yükleri daha da çok koymayı istercesine.
Bir şeyin altında bin anlam ararken yüklendik sırtımıza taşları, kazarken toprağı ellerimizle, sıkarken dişlerimizi sinirlendiğimizde.
Gün geçtikçe daha da ağırlaştı yükümüz. Bir zincir vuruluyordu tenimize. Yine de tamam diyorduk, tamam, olsun.
Biz de olduramadık. Ağır geldi sevgili okur. Üzerinden atmak için çok ağır, altında kalmak ise tamamen eziyet.
Hepimizin hikayesi böyle böyle başladı sevgili okur. Hepimizin özgürlük halkaları, bir bir böyle koptu. O halkaları başkalarına bağladık ve sonunda kıpırdayamamaya başladık.
Hepimiz aynı şeyden yakınıyoruz sevgili okur. Hepimiz, acıdan, sevgiden, hüzünden, mutluluktan yakınıyoruz. Yakındığımız şeyleri büyük gördükçe daha da altına giriyoruz koca kayanın.
Takındığımız şeyler bizi yakıyorsa, sevgili okur, kaçılacak bir yer yoktur; lakin tek gayemiz yükümüzü hafifletmek için ortak aramaksa... O suçlu da en az bizim kadar yüklenir o kayayı. Ve hayat bize olduğu gibi ona da zindan olur.

Sevgili OkurWo Geschichten leben. Entdecke jetzt