¤ Çok bilmişlik taslayacaksanız; "Şu karakter böyle yapar", "Bu böyle yapmaz" gibi, kitaba hiç girmeyin. Sizinle uğraşamam
¤ Mesaj Panosundan veya yorumlardan tepki verebilirsiniz, tepkileri elimden geldiğince hızlı yazmaya çalışıyorum ama biraz gec...
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Lisa』 Şezlongta oturmuş sessizce kitap okuyordu, senin denizden çıktığını fark ettiğinde gülümseyecekken bikini üstünün olmadığını fark etti ve hemen havluyu sana getirip vücudunu örttü "Tatlım, bikini üstünü kaybetmeyi nasıl başardın-?"
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Charlotte』 Güzel manzaraların fotoğrafını çekiyordu, seni denizde yüzerken kıkırdadı ve senin de fotoğrafını çekmek için hazırlandı. Bikini üstünün olmadığında biraz duraksadı ve sana seslendi "Y/n-! Sakın bana haber vermeden sudan çıkma-"
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Zhongli』 İkinize de içecek birşeyler aldı, şezlonga oturacakken bikini üstünün olmadığını fark etti ve her an sudan çıkabilme ihtimaline karşı havluyu hazırladı ve seni izlemeye başladı
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Kaedehara Kazuha』 Şezlongta uzanıp dinleniyordu, sudan çıktığını fark ettiğinde sana baktı. Bikini üstünün olmadığını fark edince kızardı ve hemen havluyu getirip vücudunu kapattı "Bikini üstün nerede Y/n?"
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Alhaitham』 Onu tatile resmen sürükleyerek götürdün, boş boş seni yüzerken izlerken bikini üstün olmadığını fark etti, nefes verdi ve sen sudan çıkana kadar yedek bir bikini üstü aldı. Sudan çıktığında havluyla vücudunu kapattı ve aldığı bikini üstünü sana verdi "Bir eşyanı da kaybetmesen nasıl olur?"
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Neuvilette』 Hâlâ onu tatile gitmeye ikna etmeye çalışıyorsun, ama pek ikna olacak gibi görünmüyor. Ofisindeki koltukta arkasına yaslandı ve sana baktı "Neden tatile benimle gitmek istoyorsun? Pek müsait değilim, biliyorsun"
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Wriothesley』 Ofisinde çay içerek birkaç şeyle ilgileniyordu. Yanına gelip tatile gitmek istediğini söylediğinde arkasına yaslanıp sana baktı ".. Tamam, neden benden izin istiyorsun?" Onunla tatile gitmekten bahsettiğini biliyor, sadece anlamamazlıktan geliyor
Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.
『Navia』 Ikiniz için tatlı ve birkaç atıştırmalık almıştı, hâlâ denizde yüzdüğünü fark ettiğinde kıkırdadı ve sana seslendi "Y/n! Acıkmadın mı hâlâ?"
