Uzun zaman sonra gelen ilham üstüne kitaba devam etme kararı aldım. İyi okumalar!
IRIS ROJAS'S POV,
Avengers üssüDUYDUĞUM İSİMLE şaşkın bir şekilde aynı benim gibi donup kalan Wanda'ya baktım. O da bakışlarını bana çevirdi. Bir süre öylece bakıştık. Bunun duymamam gereken bir şeyi olduğunun bilinciyle hafifçe yutkundum.
"Adı..." Dedim. "Adı mı?" Ardından sustum. Wanda bana cevap vermedi, boğazını temizleyip ayağa kalktı ve sanki az önce olanlar yaşanmamış gibi bana baktı.
"Senin görmene izin vermezler ama yine de gelip içini rahatlatmak için doktorlarla konuşabilirsin." Dedi arada gözlerini kaçırırken. Başımı aşağı yukarı salladım ve oturduğum yataktan kalktım.
Az önce Örümcek Adam'ın adını öğrenmiştim. Wanda'nın yanında üssün uzun, her zerresinden lüks akan koridorunda ilerlerken aklımda ismi yankılanıyordu. Hayatını kurtardığım süper kahramanın aynı gün içinde hayallerimi yıkan adamla aynı olması ne tesadüftü.
Derin bir nefes aldım ve verdim. Uzun bir yürüyüş sonrası sağa döndüğümüzde karşımıza çıkan koridorda bir kadın oturuyordu. Kızıl saçlarından tanınabilineceği üzere Kara Dul'du. Adımlarım gerginlikle yavaşladı. Dünki şokun üstüne karşıma kimi koysanız umursamazdım ama artık atlattığım için farkına varmaya başlamıştım.
Avengers üssündeydim. Avengers üssünde kalmıştım. Bir tanesi yanımdaydı. Diğeri karşımda. Birisinin ise hayatını kurtarmıştım. Midem gerginlikle kasıldı.
Hafifçe yutkundum. Koridorun ortasında bulunan kırmızı kapı bizim oraya yaklaşmamızla açıldı ve içinden Tony Stark çıktı. Kapıyı beni görmesi ile ardından hızlıca kapattı.
Yüzüne bir gülümseme yerleşirken ellerini iki omzuma koydu. "Kahramanımız da burada? Nasılsın?"
Tony'e karşılık olarak gülümsemek istedim ama yapamadım. Gözlerim kapıya kaydı. "O nasıl?"
Tony beni kendine çekti ve kolunu omzuma attı. "Sayende hayatta ve iyi. Sana minnetar. Hepimiz sana minnetarız." Duyduğum çekingenlikle başımı yere eğdim.
"Kim olsa aynısını yapardı."
"Herkes akşamın geç saatinde duyduğu silah sesine doğru koşmazdı." Dedi tok bir kadın sesi. Başımı kaldırdım ve bana yaklaşan Kara Dul'a baktım. "Hemde bu iğrenç ülkede yaşayan bir kadın."
Elini bana uzattı. "Natasha Romanoff." Elimi uzatıp elini sıktım. Rüyadaymış gibi hissediyordum. Kabusta olabilirdi. Ellerimin terlediğini hissederken kendimi konuşmaya zorladım.
"I-iris.. Iris Rojas." Natasha gülümsedi. "Küçük örümceği kurtardığın için sana teşekkür ederim Iris. Tüm ekip adına."
"Lafı bile olmaz.." Diye mırıldandım duyulacak bir tonda. Hafifçe gülümserken Tony hâlâ omzumda olan eliyle hafifçe omzumu sıvazladı. "Küçük hanım fazlasıyla alçak gönüllü. Ekibin kalanı da seninle tanışmak için can atıyor ancak görevdeler."
CZYTASZ
𝐅𝐋𝐎𝐖𝐄𝐑 𝐒𝐇𝐎𝐏¹ ─ 𝐩. 𝐩𝐚𝐫𝐤𝐞𝐫
Fanfiction𝐅𝐋𝐎𝐖𝐄𝐑 𝐒𝐇𝐎𝐏 | ❝Günün sonunda o hep onun sevdiği kız, ben de dolabına gizlice çiçek bırakan ucube kız olacağım.❞ Iris Gloria Rojas, Midtown Lisesi'nde okuyan 2. sınıf bir öğrencidir ve boş zamanlarında annesinin sahip olduğu çiçekçi dükka...