MASKELİ ÇOCUK

32 1 0
                                    

"Bıraksanıza be!"

Diye bağırdım sokakta.İri adam çelimsiz kollarımı arkamda bağlamıştı.Öbürü de ağızımı bantlamaya çalışıyordu ama ben izin vermiyordum.En azından çabalıyordum.

"Ne istiyorsunuz benden?!"

Sesim sokakta yankılanıyordu.Fakat kimsecikler yoktu ortada.Sokak lambalarının bile zor yandığı,yanından geçerken bile korkulabilinecek bir yerde insan olmasını beklemiyordum.İnsanı geçtim,kedi görsem şanslıydım diyebilirim.Şimdi gelelim neden burada olduğuma.Ben her zamanki gibi okuldan çıkmış,eve gitmek için otobüs durağına doğru ilerliyordum.Genelde yanımda her zaman Seray veya Mert olurdu fakat Seray bugün ateşi yükseldiği için derslerden izin alıp erkenden eve gitmişti.Mert de okula gelmemisti.
Durağa vardığımda çantamda kulaklıgımı ararken birinin koluma çarpmasıyla elimdekilerin yere düşmesi bir oldu.

"Önüne baksana lan!"

O kadar çok bağırmıştım ki insanlar duysa tecavuze uğradığımı düşünebilirdi.

"Afedersin" dedi daha önce duymadığım erkek sesi.

Kafamı kaldırdığımda bir an burada sadece ikimizin olduğunu hissettim.Aslında sokakta sadece ikimizin olduğunu hissetmem gayet normaldi çünkü sokakta sadece ikimizdik.Bu müthiş düşüncemin ardından içten içten kendimi alkışlarken çocuğa bakmayı sürdürüyordum.Ardından konuşmam gerektiğini hatırlayıp devam ettim.

"Problem değil."

Evet arkadaşlar.Karşımda Keegan Allen ve Berk Atan çakması bir çocuk duruyor.Ama ben ilk önce önüne bakması için ona dikleniyorum,ardından da "problem değil " diyip kestirip atıyorum.Peki neden?Çünkü ben katıksız bir malım.

"Bir şeyin yok ya?"

"Tabiki bir şeyim yok,senin çarptığın yerde gül biter yakışıklım" gibi kıro bir cümle planlasam da "Bir şeyim yok" diyebildim.

Belli belirsiz gülümseyerek yere düşen çanta ve kulaklığımı bana verdi.Fakat bu sırada ellerimiz değmedi,birbirimize aşık olmadık,ömür boyu mutlu falan da yaşamadık.Çocuk bana son kez baktı ve koşar adımlarla gideceği yöne doğru ilerlemeye başladı.İşin önemli kısmına şimdi geliyoruz.Ben çocuğun arkasından aval aval bakarken arkamdan saçımı tutup beni kendine çeviren bir adam ile karşılaştım.Tam "hayırdır liseli?" bakışları atacaktım ki liseli olmadığını farkettim.Zaten atmama fırsat vermeden burnuma birşey tutup bayılttılar.
Şimdi de beni neresi olduğu hakkında en ufak bir fikrim olmayan,korkunç sokaklardan birine getirmişlerdi.Amaçlarını sorduğumda cevap vermedikleri için sessiz kalmaya karar vermiştim.Evet arkadaşlar.Buradan çıkarmamız gereken ders,gördüğümüz her taş çocuğun arkasından kendimizi kaybedercesine bakmamamız gerektiği.Sonunuz benim gibi olabilir.
Adamın ellerinden yeniden kurtulmaya çalıştım.Beceremeyince isyan edercesine konuştum.

"Lanet olasıca bir zorluğu var,gidelim Osman!"

Adam susmam için kafama hafifçe vurdugumda sustum.Öbür adam ise ağızımı bantlamaktan vazgeçip telefonuyla ilgilenmeye başlamıştı.Biraz dikkatli bakınca birini aradığını anlamıştım.

"Alo?" dedi kaba sesiyle.

Sesin batsın diye geçirdim içimden.

"Geliyor musun,gelmiyor musun?"

Kim geliyor,neden geliyor diye düşünürken kafamı gökyüzüne kaldırdım.Hava neredeyse kararacaktı.Annem ne kadar merak etmiştir kim bilir?Kimleri aramıştır,neler gelmiştir aklına?
Aniden gözlerim doldu.Konu annem olunca hep hassas olmuşumdur.Babam yurtdışında çalışıyor,eve ayda yılda bir geliyor.Benim tek varlığım annem ve ona birşey olduğu düşüncesinin beni ne denli çıldırttığını sadece ben bilirim.Bu nedenle bana bir şey olursa onun da ne hissedeceğini az çok tahmin edebiliyorum.Gözyaşlarım sıklaşırken adamın susmam için beni dürttüğünü farkettim.Tam yeniden bağırmak için ona dönmeye hazırlanıyordum ki az önce telefonla konuşan adamın yere serildiğini gördüm.Yapan kişiye bakmak istesem de yüzündeki maskeyi indirmeye meraklı görünmüyordu.Garip bir maskeydi bu...Kar maskesi gibi değildi.Daha farklıydı.Üzerinde bilmediğim bir dilden yazılar yazıyordu.Ben taksam komik gözükebilirdi fakat onun ince, siyah tişortünün altından belli olan kaslarına bakmaktan,kafasına bakmak nasip olmuyordu.Şu durumda bile kas düşünebilen canlıya Su denir.Çocuk benim ellerimi arkadan bağlamış olan adamı da yere serdiğinde ellerimi çözdü.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 01, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

TEHLİKELİWhere stories live. Discover now