1

3.7K 168 70
                                    

...
Her zaman ki gibi yine ferdi tüm şirketin huzurunu bozmuştu,ağabeyi Altay ise tam aksine dünya yansa,şirket batsa çok rahat davranıyordu.

Ferdi sinirle kıravatını gevşetti.Gözleri alev topuydu resmen,burnundan soluyordu.

Altay ayaklarını masaya koydu ve sigarasını ateşle buluşturdu.Sigarasının dumanı süzülüverdi odaya.Saatine baktı ve ayaklarını masadan indirdi.

"Oğlum babam gelecek birazdan"dedi.

Ferdi kıpkırmızı gözleriyle altaya baktı,kafa salladı.

"Gideyim ben o zaman"dedi ve kapıya yöneldi.

Altay ayağı kalktı.

"Ferdi"dedi titrek sesle.

Ferdi arkasını döndü,abisine baktı.Elindeki sigarayı inceledi,kıvırcık saçlarını, kahverengi gözlerini.

"Babamı umursama,ne olursa olsun ben seni seviyorum"dedi altay.

Ferdi gülümsedi,kafa salladı ve hızla odadan çıktı.

Asansöre binip aşağı kata indi ve dışarı adımladı.Açık havaya çıkar çıkmaz karşıda babasının arabasını gördü ve arabadan inen babasını.

Yutkundu, yumruğunu sıktı.

Babası yanına adımladı.Ferdi birkaç kez yutkundu.

"Hoşgeldin baba"dedi kafasını öne eğerek.

"Gene ortalığı dağıtmışsın,ben sürekli senin serseriliklerinlemi uğraşıcam lan"dedi babası sinirle.

Ferdi başını kaldırdı.Dudaklarını birbirine bastırdı,canı yanıyordu.

"Serserilik değil baba adamların işini yapm-"

Ferdi yüzüne yediği sert tokat ile sustu.Babası hep aynı şeyi yapıyordu,insanların içinde onu aşağılıyor ve vuruyordu.

Dudağında hissettiği sıvı ile kaşlarını çattı.

"Çekil gözümün önünden!"diye bağırdı babası.

Ferdi hızla arabasına ilerledi, dişlerini sıktı.Arabasına binip çalıştırdı.

Tuttuğu nefesini verdi,gözleri dolmuştu.Ağlamaktan nefret ederdi ferdi,babası çocukken ağlarsa daha çok döverdi.

Gidiyordu,nereye gittiğini bilmeden.

Dudaklarını birbirine bastırdı,ağlayacaktı.Sinirle direksiyona vurdu.

Rastgele bir parkın önünde durdurdu arabayı,daha fazla süremiyordu.

Arabadan indi ve parkın içine adımladı.

Yemyeşil yolda yürümeye başladı, çocukları izliyordu.Ellerini cebine attı,derin bir nefes aldı.Gözlerini kapattığı sırada kendine çarpan biri yüzünden yerinde sarsıldı.

Gözlerini sinirle açtığında kendinden biraz kısa,kumral çocukla göz göze geldi.

"Çok özür dilerim, kediyi yakalamaya çalışıyordum"dedi çocuk mırıldanarak.

Ferdi kafasını çocuğun baktığı yere çevirdi,kedinin ayağında kan vardi ve acıyla koşuyordu.

"Nolmuş ona?"dedi ferdi.

Çocuk dudaklarını birbirine bastırdı.

"Ayağına cam batmış,çıkarmaya çalışıyorum kaç saattir her yerimi çizdi"dedi.

Ferdi çocuğun çizik boynuna ve koluna baktı.Kafasını kaldırdı,çocukla tekrar göz göze geldi.

"Kediyi yakaladıktan sonra ne yapacaksın?"dedi.

Çocuk gözlerini kıstı.

"Veterinere götüreceğim tabiki"dedi.

Ferdi kaşlarını kaldırdı,dilini yanağında gezdirdi.

"Yardım edeyim sana"dedi ferdi ve çocuğun kolunu tutup kedinin yanına doğru ilerledi.

"Adın ne senin"dedi ferdi çocuğa dönerek.

"Arda,senin adın ne?"dedi ve gülümsedi.

"Ferdi"dedi soğuk bir ses tonu ile.

Arda aynı gülümseme ile kedinin yanına doğru yaklaştı.

"Ferdi abi sen arkada bekle oraya kaçarsa tut tamam mı"dedi.

Ferdi kafa salladı ve ardanın dediği yere geçti.Arda kediye dokunduğu sırada kedi ferdinin önüne atladı,ferdi de kolaylıkla yakaladı kediyi.

Ferdi kucağında kedi ile ardanın yanına geldi.

"Gel hadi arabam ilerde, kediyi götürelim"dedi.

Arda kediyi kendi kucağına aldı.

"Ben giderim,zaten sizi çok yordum teşekkür ederim."dedi.

"Yorulmadım, gidiyoruz hadi"dedi ve ardanın kolunu tuttu.

Ardaya kapıyı açıp oturması için geri çekildi.Arda teşekkür amaçlı kafa sallayıp oturdu.

Ferdi de şöför koltuğuna oturdu ve arabayı çalıştırdı.

"Yaşın kaç ufaklık"dedi ferdi.

Arda yere değmeyen ayaklarını sallamaya başladı.

"18 yaşındayım,lise son"dedi.

Ferdi kaşlarını kaldırdı ve cevap vermeden yola devam etti.

"Sizin yaşınız kaç?"dedi arda.

Ferdi ara ara ardaya bakmayı ihmal etmedi.

"22"dedi.

Arda kafa sallayıp kucağındaki kedi ile oynamaya başladı.

Ferdi ardanın hallerini içten içe tatlı buldu.

Veterinerin önüne park etti arabayı.Sonra birlikte arabadan indiler.

Ferdi baş parmağı ile yavru kedinin başını okşadı.Arda ferdiye döndü.

"Çok tatlı değil mi?"dedi.

Ferdi sert suratını yumuşattı.

"Evet"dedi.

Veterinere girdiler ve ferdi kimlik bilgileri için adamla konuşmaya başladı.

Arda uslu bir çocuk gibi köşede ferdiyi bekliyordu.Ferdi gerekli belgeleri doldurduktan sonra kediyi arda ile muayene odasına götürdü.

Ferdi gözlerini ardanın çizik kolundan ve boynundan alamadı."O ciziklere batikon sür"dedi.

Arda duyduğu şey ile ferdiye döndü ve gülümseyerek kafa salladı.Ferdi bu küçük çocuğa karşı fazla sert duruyordu.

Kedinin ayağından cam parçası çıkarıldı ve sarıldı.

İşlem bittikten sonra arda kediyi tekrar kucağına aldı ve dışarı çıktı.Kucağında sakince uyuyan kedinin başını okşadı.

O sırada ferdi yanına geldi ve sigarasını yaktı.Arda kafasını ferdiye çevirdi, yüzünü incelemeye başladı.Her zerresini inceliyordu,o kadar muhteşem gelmişti ki ardaya.

Ferdi de ardaya döndüğünde göz göze geldiler.Arda utançla gözlerini ayırdı ferdinin gözlerinden.

"Seni evine bırakayım"dedi ferdi.Arda dudaklarını birbirine bastırdı."Teşekkür ederim,herşey için"dedi.

.......
Yeni ficim nasıl ama

orkide•Ferdi x Arda•Where stories live. Discover now