AYDINLIĞA HİCRET
  • Reads 756,380
  • Votes 52,067
  • Parts 59
  • Reads 756,380
  • Votes 52,067
  • Parts 59
Complete, First published Mar 11, 2016
-TAMAMLANDI- Mevlana derki aşk ateşi önce sevilene, oradan sevene düşermiş. 
Yani bir insan aşık olmuşsa, maşuk ışığını yaktığı için olmuştur.  Eğer maşuk yanmazsa, aşık yanamaz. Eğer maşuk, bir mum gibi ateşe düşüp eriyemezse o ateş, pervaneye düşmez. 
Aşk; 
Birinin Şem, birinin Pervane olması ile başlar. 
Aşk;
Sevdiğin de yok olma ile başlar.
Ve Aşk;
Hem Şem hem de Pervane olduğun da, bir olduğun da, biz olduğun da başlar.



Aşkın denizin de akıl dalgaları durulur,
İmtihan bu ya; balığın gönlü çöle vurulur...
 (Şems-i Tebrizi)
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add AYDINLIĞA HİCRET to your library and receive updates
or
#199romantizm
Content Guidelines
You may also like
Mavi Kuş ile Küçük Kız by yazarrkasa
31 parts Ongoing
"Uzatmayacağım Baba. Paraya sıkıştım." Kafası ile beni işaret etti. "Kızı kaça okursun?" Ne demek istedi? Ne demek istedi! NE! DEMEK! İSTEDİ! "Boş muhabbeti sevmiyorsun. İyi güzel." Rüzgâr fıst diyip burnunu çekti. "Paraya ve mala ihtiyacım var. Sıkışığım. Kız yeni. Sana getirmemi söylediler. Baştan söyleyeyim ucuz iş yapmam. Pazarlık sevmem." "Tamam koçum sakin ol. Namın senden önce kulağımıza çalındı merak etme." Adam babacan bir tavırla konuşuyordu. Ürkütücü derecede sakindi. Rüzgâr'sa yerinde duramıyordu. Bana bakmıyordu. "Ne oluyor burada?" diye sordum ama Rüzgâr bana dönmedi. "Kız nereye geldiğini bilmiyor mu?" Rüzgâr bana bakmadı. "Hayır. Dedim ya kız temiz. Söylesem gelmezdi." "Ne saçmalıyorsun sen ya! Ne demek söylesem gelmezdi? Ne dönüyor burada?" Sesim kontrolsüzce yüksek çıkmıştı. Kalbim hızla atmaya beynimde bir damar zonklamaya başladı. "Bu kadar saf olmamalıydın güzelim. Artık insanlara neden güvenmemen gerektiğini daha iyi anlarsın." "Şerefsiz!" diyerek bağırdım ve Rüzgâr'ın üzerine atladım. Yüzüne tüm gücümle bir yumruk attım. Dudağı patladı. Beni kollarımdan tuttu. "Sakin ol yaban gülü." "Yaşı biraz büyük gibi." Baba bana hor gören gözlerle bakıyordu. "Evet ama el değmemiş," dedi Rüzgâr ve Baba'ya göz kırptı. "Anlarsın ya." "Kızı sevdim. Hırçın ve güzel. El değmemiş olması da bir avantaj. İş görür." Baba'ya baktım. Yüzüne tükürmek istiyordum. Baba masasından telefonu aldı ve bir tuşa basıp kulağına götürdü. "İçeri girip kızı alın." Ben çırpınıp dururken Rüzgâr beni tutmuş zapt etmeye çalışıyordu. Bu sırada birden ayaklarımın yerden yükseldiğini hissettim. Keşke bu romantik bir sahne olsaydı. Ama kapıda bizi karşılayan kıllı ayı beni kollarımdan tutmuştu ve kemiklerimi kıracak kadar sıkı tutuyordu. Nefesim kesildi. "Merak etme birazdan sakinleşir. Az önce ilk dozun
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
Portakal Mevsimi by benyorgunsenguzelsin
5 parts Ongoing
"Hiç değişmemişsin." Genç adam duyduğu sesle arkasını döndü. Karşısındaki kadın ona tanıdık ama bir o kadar da yabancıydı. "Hâlâ o küstah, dünyanın kendi etrafında döndüğünü zanneden toy oğlan çocuğusun." diye devam etti genç kadın. Karşısındaki kadını beğeni dolu bakışlarla süzerken, "Tanışıyor muyuz?" diye sormayı ihmal etmedi Cihan. Duyduğu soru üzerine, kırılan kalbinin sesi kulaklarına ulaştı. Kendisini hatırlamıyordu bile. Paramparça olan kalbinin parçalarını bir halının altına süpürerek suratına her zamanki, duygusuz ifadeyi yerleştirdi. "Cihan bey, adamlarınıza da defalarca söyledim, Böğürtlen satılık değil ve asla olmayacak. Boşuna buraya kadar zahmet etmişsiniz." "Bir dakika," diye itiraz etti adam. "Daha birkaç dakika öncesinde beni tanıdığınızı ima ettiniz ama ben sizi tanıdığımı zannetmiyorum." diye devam etti. Ardından suratına çapkın bir gülümseme yerleştirdi. "Böyle bir hanımefendiyi unutmam mümkün değil." Alaycı bir gülümseme kondu kadının dudaklarına. "Ne yapmaya çalıştığınızın farkındayım ama şansınızı yanlış yerde deniyorsunuz." *** Sare Güneri, ilk görüşte sırılsıklam aşık olduğu genç tarafından alay konusu yapıldığında sadece 18 yaşındaydı. Kalbi öyle kırılmıştı ki bir daha asla parçalarını bir araya getiremeyeceğini zannetmişti. Derken, kader onları yıllar sonra tekrar karşı karşıya getirmişti. Bu defa roller değişmişti, kaçan kendisi, kovalayan yıllar önce kalbini parçalara ayırdığı genç kızı hatırlamayan o adamdı. Sare, kendisini alay konusuna çevirip, tüm üniversite hayatını zehir eden o adamdan bir intikam almayı düşünürken, işler sarpa sarmış ve hiç beklenmedik bir sürprizle karşı karşıya kalmıştı. *** "Portakal mevsimiydi ben sana aşık olduğumda, şimdi yine bir portakal mevsiminde sana duyduğum o aşkı noktalıyorum."
You may also like
Slide 1 of 19
Düşman Başına cover
Şehreküstü | Tamamlandı cover
Mavi Kuş ile Küçük Kız cover
SINIR |Tamamlandı| cover
Zırdeli | Tamamlandı| cover
Kumru cover
DÖNEMEÇ (✔️) cover
GURUR cover
AYSAR | TAMAMLANDI cover
Ve sen gittin Zehra,  cover
RÜVEYDA cover
YÜREĞİME GÜLÜMSE cover
HOŞNÜMÂ    (tamamlandı)   MUÂŞAKA SERİSİ 🌿 cover
Ballı Kaymak cover
Gülbahar Hatun cover
BEDEL cover
IŞIKTAN cover
Portakal Mevsimi cover
CÂNMÂNÂ - BİR ŞAKAYIK ÇİÇEĞİ MASALI 🎀  (tamamlandı)     MUÂŞAKA SERİSİ 🌿  cover

Düşman Başına

72 parts Complete

Babasının kapısına bir adet sepet ile bırakılan Derin'i hoş şeyler beklemiyordu. Her gününü ayrı ayrı acı ile geçiren Derin üvey annesi ve kardeşleri tarafından zorbalığa maruz kalmıştır. Henüz onbeş yaşındayken evin hizmetçisi İrem tarafından villa dan götürülür. Derin yeni hayatında her zaman zorluk göreceğini düşünürken hayatta onu güzel şeyler bekliyordur. Ta ki 24 yaşında genç bir kız oluncaya kadar. Derin iç mimarlık fakültesinden mezun olur olmaz internet sitesinden başvuruda bulunduğu Atalay holding de işe çağrılır. Herşeyden habersiz ilk işinin heyecanı ile işe giden kızımız, kendisini bekleyen süprizlerden habersizdir. Mesela Aşktan... Yavuz; yavuz bir daha asla aşık olamayacağını düşünürken şirkete ansızın gelen iç mimar Derin Aksel'e aşık olur. Peki Yavuz aslında Derin'in kim olduğunu öğrendiğinde aşkı son mu bulacak? Yoksa devam mı edecek? Derin Yavuz'un hakkında ki gerçekleri öğrendiği zaman Yavuz'a karşı hissettiği şeyleri aşka mı, yoksa sevgiye mi dönüştürerek? Eğer ikilinin kavgadan başlayan aşklarına engel sırlar açığa çıktığı zaman neler yapacaklar merak ediyorsanız kapı açık. Girerken kapatmayın olur mu? Misafirler kapıda beklemesin?? Instagram hesabım: tongenin-kitap-diyari Sizleri seviyorum.