"Burası... benim evim değil," diye fısıldadım, sesim titrek ve zayıftı. Massimo hafifçe başını bana yaklaştırdı, gözlerini yüzüme sabitleyerek beni inceledi.
"İtalya'ya gidene kadar burası senin evin," dedi, sesi yumuşaktı ama arkasında sert bir kesinlik vardı. "Yeni hayatına hoş geldin, piccola mia. (Küçüğüm)"
"Evime gitmek istiyorum," dedim, boğazımdaki düğümü bastırarak.
Massimo hafifçe gülümsedi ama bu gülümseme eğlenen birinin gülümsemesi değildi.
"Aslında seni zaten yanıma alacaktım..." dedi ve başını hafifçe yana eğerek beni süzmeye devam etti. "Ama duymaman gereken şeyleri duydun, Amore mio (Sevgilim). Bu yüzden, her şey benim için daha da kolaylaştı."
"Benden ne istiyorsunuz?" dedim, sesim hala titriyordu, en azından konuşabiliyordum. "Size istemeden bir şey mi yaptım? Bakın, özür dilerim. Ne yaptıysam pişmanım. Lütfen... bırakın gideyim."
"Gitmeyi artık unut, bella mia (Güzelim.)"
Nefesim kesildi.
"Bundan sonra burada, benim yanımda olacaksın," diye devam etti. Parmağını hafifçe çeneme dokundurup yüzümü kendisine çevirdi. Gözlerini gözlerime kilitlemişti, kaçmamı istemiyordu.
Kaçamayacağımı biliyordu.
"Ve yakında..." Gözleri karanlık bir ateş gibi parladı. "İtalya'da, yeni bir başlangıç yapacağız."
İtalya...
Yeni bir başlangıç mı?
Boğazımdaki düğüm daha da sıkılaştı.
"Katilsin sen!Eline yüzlerce insanın kanı bulanmış bir KATİL."
***
Elindeki bıçağı açıp,kapatırken bir anda kan toplamış gözleri gözlerimi buldu.
Yavaşça kafasını sağ tarafa eğdi ve bakmaya başladı.
Onun bu psikopat halleri iyice korkmama neden olurken ellerimi ağzıma kapatıp ağladım.
"Ağlama!"
Ağzından çıkan uyarı nitelikli sesi ile daha da fazla ağlamaya başladım.
"AĞLAMA DEDİM SANA!"
Elindeki bıçağı hızla benim tarafa fırlattığın da boğazımdan yüksek seste çığlık çıkmıştı.
Bana doğru fırlattığı bıçak tam da kafamın hemen yanında duvara toslamış şekilde duruyordu.
"KATİLSİN SEN!ANLADIN MI ELLERİNE YÜZLERCE İNSANIN KANI BULAŞAN PSİKOPAT BİR KATİLSİN."
Korkudan kaynaklı ona bağırmıştım.
Ama o aksine yine psikopatlığını kanıtlamış,gülmüştü.
"Ama sende bu katile aitsin!"