Vatan-ı Elzem
  • Reads 654,106
  • Votes 27,146
  • Parts 49
  • Reads 654,106
  • Votes 27,146
  • Parts 49
Ongoing, First published Mar 11, 2017
VATAN nedir ? 
  -Vatan ; yiğitlere cennet kokusu, hainlere cehennem korkusudur.
   
  HUDUT nedir ?
  -Vatan'a namustur.
  
  BAYRAK nedir ?
  -Vatan'ın şerefi, hududun hilali, bir fedainin yüreğidir.
  
  Ben askerim ; yüreğim BAYRAK, namusum HUDUT, cennetim VATAN'dır. 
  Adım ; Yiğit.
  Soyadım ; Mehmetçiktir benim.
  
  
   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩ ☾✩ ☾✩
  
    
  Ben yokum. Yok'a aşık olacak kadar Yiğit kız Gökçen'e aşık olan bir isimsiz fedaiyim. 
  
  Varsın  adım bilinmesin ; Gökçen benim ER şanımı yüceltsin, o bana kafi !
  
  "Ben senin ER şanını yüceltirim. Yeter ki bana VATAN ol !"
  
     
   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩ ☾✩ ☾✩
          
  Memleket evlatlarının Hudut nöbetlerinden hikayeler...
  
   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩   ☾✩ ☾✩ ☾✩
  
      
   "TÜM HAKLARI SAKLIDIR !"
      
   "HAYAL ÜRÜNÜDÜR GERÇEKLE HİÇ BİR ALAKASI YOKTUR. "
  
  
  
  Yayın Tarihi :  • 13.03.2017 •
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Vatan-ı Elzem to your library and receive updates
or
#109savaş
Content Guidelines
You may also like
AŞK İÇİN YAŞAMALI İNSAN  by esmerfrozenn
16 parts Ongoing
Kars'ın uçsuz bucaksız beyazlığı, gökyüzünden yere düşen sessiz bir ağıt gibiydi. Bu topraklar, sert rüzgarları ve katı töreleri kadar, içinde sakladığı derin acılarıyla da tanınırdı. İşte Eflal, bu çetin coğrafyanın en narin çiçeğiydi. Aşiretin gururla anılan kızı, güzelliğiyle efsanelere karışmış, kalbini ise yalnızca bir adama, Alparslan'a adamıştı. Sevda, onun için kutsal bir emanet, Alparslan ise bu emanetin sahibiydi. Fakat bir gün, bu emanetin kırıldığını, sevgisinin toprağa düştüğünü anladı. Alparslan, Eflal'in gözlerinde bulduğu huzuru, başka bir kadının gölgesinde aramıştı. Eflal'in üzerine kuma getirmek istemiş ve bunun için aşireti toplamıştı. O gün, Eflal'in içindeki sevda ateşi bir kor gibi yanmaya devam ederken, gururunun üstüne çöken karanlık, ruhunu üşütmeye başladı Odaları şimdi soğuktu; taş duvarlar, Eflal'in sessiz çığlıklarını yankılamak için oradaydı. Oysa bir zamanlar bu duvarlar, onun kahkahalarını, sevdasının umut dolu türkülerini taşırdı. Alparslan, eve her giriş yaptığında, Eflal'in yüreği daha da sıkışıyor, gözleri uzak dağların ardında bir çıkış yolu arıyordu. Kars'ın soğuk rüzgarları, onun acısını daha da derinleştiriyordu. "Töre mi ağırdır, aşk mı?" diye sordu kendi kendine. Gözyaşlarını içine akıtmayı öğrenmişti; çünkü aşiret kızlarına ağlamak yakışmazdı. Ama içindeki isyan, susturulması imkânsız bir fırtına gibi büyüyordu. Her gece yıldızlara bakıp, "Ben sevdim, ama sevdamı elimden aldılar," diye fısıldıyordu. Alparslan'a olan sevgisiyle gururu arasında sıkışmış, bir kadın olarak var olma savaşı veriyordu "Eflal: Karların altındaki sessiz çığlık", sadece bir kadının ihanetle yüzleşmesini değil; törelere, geleneklere ve kalbini yok sayan bir dünyaya karşı verdiği sessiz ama güçlü direnişi anlatıyor. Kars'ın karlı
You may also like
Slide 1 of 10
AŞK İÇİN YAŞAMALI İNSAN  cover
Aşkın Şefkati  cover
Sevda\Texting  cover
Suskun cover
portakal reçeli 🍊 (Düzenlenecek) cover
İtiraf, Yaşanmış Gerçek Seks Hikayeleri cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
Seks ve anılar 18+ cover
MAZHAROĞULLARI cover
ÖFKE ÇİÇEĞİ  cover

AŞK İÇİN YAŞAMALI İNSAN

16 parts Ongoing

Kars'ın uçsuz bucaksız beyazlığı, gökyüzünden yere düşen sessiz bir ağıt gibiydi. Bu topraklar, sert rüzgarları ve katı töreleri kadar, içinde sakladığı derin acılarıyla da tanınırdı. İşte Eflal, bu çetin coğrafyanın en narin çiçeğiydi. Aşiretin gururla anılan kızı, güzelliğiyle efsanelere karışmış, kalbini ise yalnızca bir adama, Alparslan'a adamıştı. Sevda, onun için kutsal bir emanet, Alparslan ise bu emanetin sahibiydi. Fakat bir gün, bu emanetin kırıldığını, sevgisinin toprağa düştüğünü anladı. Alparslan, Eflal'in gözlerinde bulduğu huzuru, başka bir kadının gölgesinde aramıştı. Eflal'in üzerine kuma getirmek istemiş ve bunun için aşireti toplamıştı. O gün, Eflal'in içindeki sevda ateşi bir kor gibi yanmaya devam ederken, gururunun üstüne çöken karanlık, ruhunu üşütmeye başladı Odaları şimdi soğuktu; taş duvarlar, Eflal'in sessiz çığlıklarını yankılamak için oradaydı. Oysa bir zamanlar bu duvarlar, onun kahkahalarını, sevdasının umut dolu türkülerini taşırdı. Alparslan, eve her giriş yaptığında, Eflal'in yüreği daha da sıkışıyor, gözleri uzak dağların ardında bir çıkış yolu arıyordu. Kars'ın soğuk rüzgarları, onun acısını daha da derinleştiriyordu. "Töre mi ağırdır, aşk mı?" diye sordu kendi kendine. Gözyaşlarını içine akıtmayı öğrenmişti; çünkü aşiret kızlarına ağlamak yakışmazdı. Ama içindeki isyan, susturulması imkânsız bir fırtına gibi büyüyordu. Her gece yıldızlara bakıp, "Ben sevdim, ama sevdamı elimden aldılar," diye fısıldıyordu. Alparslan'a olan sevgisiyle gururu arasında sıkışmış, bir kadın olarak var olma savaşı veriyordu "Eflal: Karların altındaki sessiz çığlık", sadece bir kadının ihanetle yüzleşmesini değil; törelere, geleneklere ve kalbini yok sayan bir dünyaya karşı verdiği sessiz ama güçlü direnişi anlatıyor. Kars'ın karlı