GÖKKUŞAĞI

kmsrl78 द्वारा

635K 35K 4.9K

Romantizm #1 Mizah#5 ~~~ Adamı süzmeyi bırakıp"Buyrun ne istemiştiniz.?"dedim. " Aslında yağmurdan korunmak... अधिक

🌈1 /G ⭐
🌈2/G⭐
🌈3/G⭐
🌈4/G⭐
🌈5/G⭐
🌈 6/G ⭐
🌈7/G ⭐
🌈 8/G ⭐
🌈9/G ⭐
🌈 10/G ⭐
🌈 11/G ⭐
🌈 12/G ⭐
🌈 13/G ⭐
🌈 14/G ⭐
🌈 15/G ⭐
🌈 16/G ⭐
🌈 17/G⭐
🌈 18/G⭐
🌈 G/20⭐
🌈G /21⭐
🌈 G /22⭐
🌈 G/23⭐
🌈 G/24⭐
🌈 G /25⭐
🌈 G /26⭐
🌈 G /27⭐
🌈 G/28⭐
🌈 G /29⭐
🌈 G /30⭐
🌈 G/31⭐
🌈 G /32⭐
🌈 G /33⭐
🌈 34/G ⭐
🌈 35/G ⭐
🌈 G /36⭐
🌈 37/G ⭐
🌈 38/G ⭐
🌈 39/G ⭐
🌈 G /40⭐
🌈41/G ⭐
🌈42/G⭐
🌈43/G⭐
🌈44/G⭐
🌈45/G⭐
🌈46/G⭐
🌈47/G⭐
🌈48/G⭐
🌈49/G⭐
🌈 50/G⭐
🌈51/G⭐
🌈52/G⭐
🌈53/G⭐
🌈54/G⭐
🌈55/G⭐
🌈56/G⭐
🌈57/G⭐
🌈58/G⭐
🌈59/G⭐
🌈60/G⭐
🌈61/G⭐
🌈62/G⭐
🌈63/G⭐
🌈64/G⭐
🌈65/G⭐
🌈66/G⭐
🌈67/G⭐
🌈68/G⭐
LÜTFEN OKUYUNUZ/ÖNEMLİ!

🌈 19/G ⭐

12.6K 549 17
kmsrl78 द्वारा

Satır arası yorumlar bekliyorum.
Keyifli okumalar dilerim....

Gökkuşağı Yıldız

Apartmana girdiğimiz de kapımın önüne geldik. Anahtarla kapıyı açınca ona döndüm.

"O zaman iyi geceler."

"İyi geceler." diyerek elini saçından geçirdiğin de derin bir nefes aldım. Tam eve girecekken ona döndüm.

"Aslında bir kahve içebiliriz."başını salladığında ilk önce eve ben girdim. Daha sonra Martin geçmişti.

" Türk kahvesi, nescafe? "diye sorduğumda salona girmeden bana döndü.

" Türk kahvesi. "

" Sen geç istersen, ben yapıp geleyim. "

Mutfağa geçtiğimde elimde ki çantayı masaya bıraktım ve kahveyi yapmaya başladım. Şuan ona nasıl davranacağımı bilmiyordum. Ne kadar yakın olmalıydım? Yada ne kadar mesafeli? Düşüncelerim arasında kahvenin kaynadığını görünce hemen aldım.
Tepsiyle içeri girdiğimde   Martin'i köşede olan piyononun başında gördüm.

"Kahveler hazır." bana döndüğünde gülümsedi ve soluk mavi köşe koltuğuna oturdu. Kahveyi alırken:

"Ellerine sağlık." dedi ve arkasına yaslandı. Bende yanına oturdum ve  karşımdaki kapalı televizyona baktım.

"Sade içtiğimi nereden biliyorsun?"

Konuştuğunda ona döndüm.

"Kafeye geldiğin ilk gün espressoyu da çeşitsiz istemiştin yani acı bir kahve olduğu için tahmin ettim."

Dediğimle gülümsediğinde ben de gülümsedim. Bir süre bakıştığımızda derin bir nefes aldı ve elindeki kahveyi orta sehbaya bıraktı. Koltukta tam olarak bana dönerek bir elini koltuğun üst tarafına koydu.

"Resimi görür görmez neden gittin?" bu sorunun geleceğini biliyordum. Ama cevabım hazır değildi. Bende tam olarak ona döndüm ve baktım.

"Cevaplamasam."

"Bir cevaba ihtiyacım var... Eğer istemiyorsan beklerim, hiç olmaz diyorsan giderim ama bana geçerli bir sebep sunman lazım."

"Haklısın ama cevaplamaya hazır hissetmiyorum." dedim gözlerim uzaklara dalarken.

"Beni merakta bırakıyorsun?"

"Farkındayım ama insanların kendi içlerinde bile atlatamadıkları şeyleri başka birilerine anlatmalarını bekleyemeyiz."

"Ben başka biri değilim senin için... Değilim değil mi?"

"Tabiki de değilsin,söylemek istemiyorum." derin bir nefes aldığında içinde merakın büyüdüğünü anladım.

"Peki sen bana o kadın diye bahsettiğin kişinin sana ne yaptığını söyler misin?"

"Bir şey yaptığını da nereden çıkardın?" yüzü sıkıntılı bir hal aldığında doğru olduğunu anladım.

"Şuan da bile yaptığın mimiklerden de anlaşılıyor bir şeyler olduğu... Anlatsana." diye tek kaşımı kaldırdığım da elleri sakallarına gitti ve kaşıdı.

"Haklısın, içimizde halletmemiz lazım ki paylaşabilelim.."

Kırık bir tebessüm bahşedip önüme döndüm.

"En kısa zamanda öğreneceksin, öğreneceğim." başımı salladığım da önüne döndü ve dirseklerini bacaklarına yasladı. Elleriyle de yüzünü kapattı.

"Sergi bitti." konuştuğunda sesi boğuk çıktı.

"Diğer günler?"

"O zamanlar pek uğramam. Mario halleder."

"O zaman ailenle yüzleşme vaktin geldi."

"Aynen öyle ama ne yapacağımı bilmiyorum."
Koltukta ona yaklaşıp elimi omuzuna sarıp başımı yasladım.

"Sen yapabilirsin ben inanıyorum."

"Sen yanımda olduğun sürece yapabilirim." dediğinde güldüm ve başımı ona çevirdim.

"Ah evet haklısın, sergi de bile benden yardım aldın."

"Tabi ki tabi ki." diye beni desteklediğinde güldüm.

"Beni nasıl çizebildin, gerçekten o resim muhteşemdi."

"Benden kaynaklı değil, çizdiğim kişi çok güzel."
Eminim ki bu söylediklerinden sonra gözlerimden kalpler çıkıyordur.

"Ben buna düşerim."

"Düşmeden tutarım seni." güldüğümde o da güldü. Ve elini belime sarıp daha da yanına çekti. Başım hala omuzunda dururken huzurluydum.

"Biraz kendinden bahsetsene." diye mırıldandım.

"Bahsedebileceğim bir şey yok ki."

"Hadi ama hiç mi bir şey yok."

"28 yaşındayım..."

"25."diye sözünü kestiğimde kafasını bana çevirdiğini hissettim.

" Anlamadım güzelim. "

" Ben de 25 yaşındayım. "

"25 yaşında ki biri için çok küçük duruyorsunuz Gökkuşağı Hanım."

"Sen çok büyüksün bence."güldüğünde bende güldüm. Sanırım sevmek böyleydi. Onunlayken mutluydun, ne olursa olsun o yanında diye mutlu oluyordun. Bu hisler gerçekten çok güzel.

"İtalya'da güzel sanatlar bölümünde okudum... Zaten el yeteneğim hep vardı ama diploma gerekirdi. İtalya'ya gittiğim ilk zamanlar da birikmişim vardı ama hem okul hem de geçinmek için pek idare etmezdi... Ben de sokakta başladım ilk satışlarıma,işte ya ülkelerin en güzel yerlerini çizerdim ya da ünlü kişilerin resimlerini yapardım. Bazen özel istekler gelirdi. Sokakta resim yapmaktan kalan zaman da kafelerde çalışırdım... Böyle böyle geçirmiştim ilk zamanları zaten sonradan bir düzen oturtmuştum. "

" Gerçekten çok başarılı ve gayretli birisin... Sen istedikten sonra her şeyin üstesinden gelirsin. "bu söylediklerimi en içten bir şekilde söylemiştim. Çünkü öyleydi.

" Teşekkür ederim güzelim. "o biraz kendinden bahsedince Bende bahsetmek istedim.

" Bende Bolu'da Gastronomi bölümü okudum. Bir kuzenim vardı, kendisini çok severdim abim yerine koyardım... Kendisi şefti,işini çok severek yapardı... Sonra onu çok genç yaşta kaybettik bir süre kendime gelememiştim çünkü düşünsene daha dün konuştuğun ya da saatler önce konuştuğun kişi hayatında yok ve bir daha da olmayacak... Sonra onun anısına bu bölümü okumak istedim tabi sonradan tam da bana göre bir meslek dedim ama bu mesleği seçmemde ki tek neden oydu... Ve ondan sonra da hayatımda bir çok şey değişti. "

Eskiler gözümde canlanınca gözüm dolmuştu. Çünkü ben ayrılıkları hiç atlatamazdım. Bu yüzden sevdiklerime sıkı sıkı sarılırdım onları üzmekten çekinirdim. Çünkü yanımızdan ne zaman ayrılacakları belli değil ve ben sonrasında"keşke" demek yerine "iyi ki" demeyi tercih ederdim.
Belimden omuzuma çıkan elle düşüncelerimden sıyrıldım ve başımı kaldırdım. Hafif başını eğmiş Martin'le karşılaştım.

"Sen gördüğüm en düşünceli ve fedakar birisin... Bu anlattıklarından dolayı değil gördüklerimden ve göreceklerimden emin olduğum için söylüyorum ." dediğinde üzüntüme rağmen kocaman gülümsemiştim.

"Bana biraz İtalya'yı anlatsana... O ülkeyi o kadar çok seviyorum ki."

"Çok güzel bir ülke, sokaklarıyla, renkleriyle, adalarıyla, insanlarıyla... Gerçekten tam olarak gezilecek bir ülke."

"Yaa deme şöyle, oraya gitmeyi çok istiyorum."

"Bello, anlat dedin anlattım kızma... Bir gün seni kaçırırım İtalya'ya."

"Hah kaçırcakmış, sanarsın ülke senin."

"Ülke benim olmayabilir ama her sokağında ayrı bir izim vardır."
Sonlara doğru sesinin kısmıştı ve gizemli bir hava katmıştı. Kahkaha attım, o da bana eşlik edince baya gülmüştüm ve arkama yaslanmıştım.

"Hmm, mesela nasıl izler bunlar?" kendimi durdurunca bu soruyu sormuştum.

"Bir gün gidersek gösteririm."gitmek için içimden bütün duaları etmiştim.

" Güzel bir rehber olacaksın diyelim o zaman. "

" Güzel yerine, yakışıklı bir rehber diyebiliriz. "gözlerimi devirdiğim de başımı ona çevirdim onun bakışları hep bendeydi zaten.

" Lütfen o egon yerinde dursun. "bembeyaz dişlerini göstererek gülmüştü.

" Siz nasıl isterseniz Gökkuşağı Hanım. "

Yüzümüzde ki gülümsemeyle birbirimize bakarken Garfield beni es geçip Martin'in kucağına çıkmıştı. Martin iki eli ile bile kaldıramayınca, çünkü o kadar ağır, tüylerini okşamıştı.

"Adı ne?"

"Garfield." dediğimde gülümsemişti.

"Tam da ona uyan bir isim."

"Hem de nasıl." deyip gülmüştüm.

"Senin ismin neden Gökkuşağı?" aniden sorduğu soruyla tebessüm ettim.

"Belki şaşırırsın ama babam uyuma önem verir... Her şeyin bir uyumu bir ahenki olmalı... Babamın ismi Gökhan, uyuma önem veriyor ya kendi ismine uymayan hiç bir kızla konuşmamış... Sonra annemi görmüş çok beğenmiş demiş" Ne olursa olsun ben bu kızla kesin konuşucağım." kader işte annemin isimide Gökçe. "derin bir nefes aldım içime o sırada Martin gülümsemişti.

" Baban çok şanslıymış. "

" Hala öyledir kendisi... Sonra işte demişler sonuçta uyum bozulmadı, bozulmamaya devam etsin... Abimin ismi Gökyüzü,sonra ben oluncaya kadar isim bulamamışlar. Benim doğumum da dışardalarmış aniden olunca hiç bir şeyleri olmadan hastaneye gitmişler, doğum bitince odaya getirilmişim kıyafetim yok ya bir hemşire küçük battaniye sarmış bana gökkuşağı renkleri varmış. "Kızınız çok güzel parlıyor, bu renklerde ona çok yakıştı." deyip şaka yapmış. Sonra babam Gökkuşağı diye bağırmış. O gün de hatıralarımızda kalsın hem de renkli bir hayatı olur umuduyla bu isim olmuş. "

" Vayy be etkileyici. "

" Annemler den her dinlediğim de çok gülerim."

"Kardeşinin ismi ne?"

"Göktürk."

"Gerçekten çok iyi." dediğinde gülümsedim.

"Biliyor musun? Abim evleneceği zaman uyumu bozuyorsun diye çok tartışmışlardı. Neymiş  o da 3 harfi aynı olan birini bulacakmış... O zamanlar ikisinin tartışmasına çok gülerdim."

"Çok gülmeseydin keşke, benim isimimde pek uyumlu değil." dediğinde bakakaldım. Bu bir nevi geleceğin nasıl olmasını gerektiğini mi vurgulamıştı.

" Bence halledebiliriz. "kendime geldiğimde cevap vermiştim. Dizlerine hafifçe vurup ayağa kalktı.

" Ben artık gideyim yarın senin de işlerin var. "

" Tamam "deyip ayağa kalktığımda içim gitmeee sana muhtacımmm  diye şarkı nakaratı seslendiriyordu.

Kapıya geldiğimizde ayakkabılarını giyip bana döndü.

" Kafeye yarın uğrarım. "

"Beklerim." diye saçma bir cevap vermiştim. Hiç bozuntuya vermeden devam ettim.

"Hatta sergi bitince Mario ve ekibi yemek yiyelim evde, onlar gitmeden bir Türk mutfağı yapayım." kocaman gülümsediğim de o da güldü ve yanağıma eğilip çok hafif öpücük kondurdu.

"İyi ki sen." deyip geri çekildiğin de gözlerime baktı ve gitti.

"İyi ki sen. "  diye arkasından mırıldandım.

~~~~~~
Uuuu. Bu bölüm biz de biraz onları tanımış olduk. Onlar birbirini az çok tanıdı diye düşünüyorum. Uzun bir bölümde oldu. Ve tamamen onlara özel bir bölümdü.

Nasıl buldunuz?

İtalya'ya daha önce gitmedim. Ama  çok gitmek istediğim bir ülke. O ülke için yaptığım yorumlar tamamen gözlemlerim.

Bello:Güzelim  demektir.

Bu  arada ülkece hatta dünyaca zor zamanlar geçiriyoruz. Ama tedbirlere sıkı sıkı uymak lazım. #bizbirliktebaşaracağız inanıyorum...

Yaptığınız yorumlar-beğeniler beni çok mutlu ve motive ediyor. Lütfen eksik etmeyin :)

Takipte kalın...
Sevgiyle kalın♥️🔥


पढ़ना जारी रखें

आपको ये भी पसंदे आएँगी

1.7M 45.8K 14
Hansa Kozcu &Fatih Haznedar 🌹 BERDEL/AŞİRET KURGUSUDUR YALNIZ BİLDİĞİNİZ BERDEL HİKAYELERİNDEN DEĞİLDİR. ŞİDDET VE ZORLAMA TARZI ŞEYLER YOK [Başlama...
56.5K 1.3K 31
bir gün ansızın babam yanında onlarca siyah takım elbiseli adamlarla gelmişti ben okulu bitirmeyi planlarken o benimle evlilik planları kuruyordu ond...
322K 18.8K 6
Nisa'nın bir iş çıkışı durakta otobüs beklerken eski eşini kanlar içinde görmesi ile hikayeleri tekrardan başlar... Yanlışlıkla olan "tesadüfler" baz...
745K 31K 48
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...