Hazırlanmış bi şekilde aşağıya inip mutfağa girdim.Sultanım yine dalgın dalgın arkası dönük iş yaparken buldum ve bunu kendi işime çevirdim. .
Hemen sıkıca sarılıp yanaklarını öptüm.Yine yaptığı gibi sıçradı.
"İlahi kız kalpten gidecem o olacak."deyip beni öptü .
"Üzmüyorsun kendini değil mi?"
Gözlerimi kısarak bakınca saçlarımı okçayıp"Yok kızım ne üzecem kendimi ,ben senin için üzülüyorum."
Gül'ümün ellerinden tutup beraber gülüp döndürmeye başladım.Durup gülen gözlerine baktım.
"Hah şöyle ."Diyip sarıldım.
***
Kahvaltıdan sonra servis gelmeden annemi Gülü'mü öpüp hazırladığı yemeği çantama koyup beyaz saporlarımı giyip servisi beklemeye başladım.Beş dk sonra servis villanın girişine yaklaşınca durmasını bekledim.Servise binip kulaklıklarımı taktım.
Okula girince sınıfa girdim.Roza geldiğini görünce kalkıp sarıldık.Yerimize geçip konuşmaya başladık.
"Dün akşam Kenan amcalar yemeğe geldiler."
Roza şok olmuşcasına baktı.
"Kenan amca+Asya teyze+Yemek=Asır.Olamaz. Onunda geldiğini söyleme."
Onun bu tepkisine güldüm."Ee tabi gelecek. Kaçırırmı bu fırsatı."
Yanıma yaklaşıp tedirginlikle"Sana bi şey yapmadı değil mi ?Bak sana temasta bulunduysa ağzını burnunu birbine dikip sonrada makasla kesip kulaklarına yapıştırıcıyla yapıştırırım,doğru söyle."
Allah kimseyi Roza'nın eline düşürmesin.Onun tehdit ve işkenceleri birazcık değişik ve ürkütücü.
"Yok sadece tam beni öpecekken Kerim amca ve merdiveni sağolsun."
"Nasıl yani.Kız şunu güzel anlatsana."
"Merdiveni yine benim balkonun altına koymuş rüzgarla devrilince bende o an fırsat bilip onu ittim."
"Ha yani o fırsat gelmese işin sonu yatakta bitecekti diyorsun. Bak Evra'nım.Saflık, temizlik güzeldir ama fazla doz insanı istemediği yerlere götürür ve sen farkedemessin.Sonra bi bakarsın maymun gözünü açmış.Yapacağın şeylerden sonra pişman olmaman için açık gözlü olman gerekir.Ben o asalağı sevmiyorum.Biliyor musun? Senin kokunu koklayıp gözlerine bakması bile benim ondan tiksinmemi sağlıyor.Yanisi benim bitanecik kardeşim kendini ezdirme."
Söylediği o kadar şeyden sonra şoka girdim aslında böyle konuşmaları sürekli yapar.Fazla iyimser oluşum onu bi yandan sevindirirken bi yanda sinirlendiriyor.Ama ben orta yolu hiçbir zaman tutturamamışımdır.
Sessizce kafamı salladım.Elimi tutup güven verircedine sıktı.Hoca geldikten sonra hiç konuşmayıp derse odaklandım.
Sessiz geçen bi günden sonra Roza'yla vedalaşıp servise binip eve gittim.Gül'ün yanaklarından öpüp odama çıktım.
Bugünkü kitapları çıkarıp banyoya girdim.Banyodan sonra bornozumu giyip kıyafetlerimi seçtim.Haftanın son günü olmasının verdiği rahatlıkla kot şort ve beyaz bi tişört giyip saçlarımı kurutup çalışma masama oturdum.
Yarısından fazla ödevim bitmişti.Tam o sırada kapı çaldı.
"Kapımın çalınmasından hoşlanmadığını söylemiştim."
Gülemendam sultan elinde tepsiyle yanıma geldi.
"Kuzum ,mavişim.Direk odana çıktın hiç açım tokum demedim.Geldiğimde duş alıyordun.Bende inip sana yemek getirdim."
Tepsiyi masama koyduğunda hayıflandım.
"Gülüm ben bu kadarını yiyememki .Hem yarın Cengiz abi beni ve göbüşümü görürse kızabilir."
"Kuş gibi yiyorsun zaten.Bu kadarından zarar gelmez."
Kafamın öpüp çıktı ama tembihlemeden geri durmadı.
"Geldiğmde boş bi tepsi görmek istiyorum ."
Yarısından az bi şeyler yiyip ödevlerime geri döndüm.Yemeği alınca aç olmadığımı söyler iki de masum(!)bakış atardım ki ne kadar becereceksem böylelikle sultanım kızmazdı.
Ödevlerimi bitirip tam sandalyede geriniyordum ki sultanım geldi.
Tepsiyi görünce üzerime eğilip gözlerini kıstı."Ben sana giderken bi şey dediğimi hatırlar gibiyim."
Sesim içime kaçmış sandalyede iki büklüm olmuş bi şekildeydim.
"Haa !Ama ben hatırlamıyorum."
"İstersen hatırlatayım!!"
Ayağa kalkıp kollarımı açıp gerindim .Bu arada konuşmayı da ihmal etmedim.
"Yaa üstüme gelme .Hem ben aç değilim kitap okuyacağım."
"Öyle olsun bakalım deli maviş!"deyip tepsiyle birlikte çıkınca elime sevmekten hoşlandığım bi romanı alıp yatağa geçtim.
Yarın spor salonundan erken çıkarsam kütüphaneye uğrayacağım.
15 dk sonra Gülendam tepsiyle gelince gözlerimi açtım.
"Yine mi ama ben aç değilim.Yorma kendini sevmiyorum bunu."
"Kız sus.Yemek değil.Meyve suyu ve kurabiye."
Gözlerimi bu sefer gerçekten açıp yatakta doğrulup "Un kurabiyesi "diye şakıdım.
"Aa ama sen aç değildin değil mi?Eh ne yapalım götürüm bari."
Tam gidiyordu ki önce tepsiyi komidine koyup sonra tontişimin yanaklarını sulu sulu öpüp"Aa olur mu?Yemedim diye arkamdan ağlarlar."
Masum masum tepsiye bakıp dudaklarımı büzdüm.Dayanamayıp"Eh !
Madem öyle olsun ağlamasınlar."
Yanaklarını öpüp tepsi kucağıma alıp sultanıma bakınca onun çoktan gitmiş olduğunu gördüm.Artık nasıl dalmışsam.
10 dkda tepsiyi silip süpürdüm.
Resimli ayracımı kitabın kapağına yapıştırıp kitaplığıma koydum Neredeyse 1,5 saattir buradayım ,hava almam gerekiyor ve ayrıca annemde ortalıkta yok ve açıkçası merak etmiyor değilim.Aşağı inerken tontişe söyleyeyim.
Tepsiyle birlikte aşağı indim.Gülüm akşama hazırlık yapıyor.
Tepsiyi tezgaha bırakıp güle döndüm.
"Tontiş annem sabahtan beri nerede?"
Birden elindeki kaşığı yere düşürdü .Eğilip tezgaha koydum.
"Sakin ol!Kime aşık olduğunu sormadım"diyerek güldüm.
"Bil - miyorum.Gelir şimdi.Bi arkadaşındadır bilmem."
"Annem o kadar sık kalmaz arkadaşlarında ama neyse şeyy dışarı çıkabilir miyim?"
"Bahçeden dışarıya çıkmamak şartıyla."
"Tmm komutanım."
Mutfak kapısını açınca temiz havayı soludum.
"Ohh.Kurban olduğum Allah'ım neler yaratıyorsun."
Şu hava olmasa belki de yaşamayacağız.Yani hayat damarlarımız şu havaya bağlı.
10 dk salıncakta oturup eşsiz havayı solurken annemin telaşla içeri girdiğini gördüm.
Hemen koşup anne diye bağırıp anneme sarıldım.
"Nerdeydin.Merak ettim."
"Şeyy bi arkadaştaydım."
"Kim bu arkadaş sen hiç bi arkadaşında bu kadar
kalmaz--"
"Anne buran kızarmış ne oldu."Bi yandan köprücük kemiğinin altını tutmuş kızarıklığa baktım.
"Yok kızım sokakta kedi görünce alıp sevmek istedim ama cırmaladı."
Üzüldüğümü görünce yatıştırdı.
"Metak etme iyiyim."
Yanağına dokunup "Senin canın yanarsa benim yanar biliyor musun?"dedim
"Bilmez olur muyum."
Annemin yorgunluğunu farkedince kendime kızdım.Kadın ayakta duramıyor ama ben ona hesap soruyorum olacak iş değil.Zaten işinden dolayı evde duramıyor .Bide yaptığıma bak. Kırk yılda dışarı çıkmış bende hesap soruyordum.
"Anne hadi içeri geç dinlen."
Kafasını sallayıp gitti.15 dk daha salıncakta sallanınca içeri geçtim.Mutfağa girip tontişe yardım ettim akşam yemeği için.Bu evde salatalarım çok beğenilir.Sadece annem ve tontişim tarafından tabi.
*Domates (olmazsa olmaz 🍅)
*Salatalık
*Mor lahana(Bayılırım🍑)
*Maydonaoz
*Soğan
*Marul (kıvırcık)
İnce ince kıy içine zeytinyağı, limon ve olmazsa yemem dediğim nar ekşisi.
(Yazarda bunu yapıyor😁)
Aç olmadığım için salata yiyip odama gidicektim ki babamın kurallarını ihlal etmemem için bu düşüncemi sofraya sakladım.Kuralı şu ki yemek saatinde herkes sofrada olucak nokta.Yani kural bu.Noktada dahil.
Beraber sofrayı kurup hazırladık.Ben ise dediğim gibi salata yiyorum.
"Kızım yemeği beğenmedin
mi ?"
Kafamı kaldırıp anneme baktım.
"Yoo beğendim"
Gözleriyle yediğim salatayı işaret edip "Ee niye sadece salata yiyorsun?"
"Aç değilim."Önümdeki salata bitince "Afiyet olsun ."diyerek kalktm.
Odama çıkıp önce pijamalarımı giydim sonra resim çantamı hazırlamaya koyuldum. Size söylemeyi unuttum.Her hafta sonu önce resim kursuna ardından spor salonu son olarak kütüphaneye giderim.Annem istemiş ve küçükken bu aktiviteleri aşılamıştı bana.Ben kendimi bildim bileli böyle yapıyorum.
Anlıyacağınız haftasonlarım böyle geçiyor.Her öğrenci gibi bende haftasonunu iple çekiyorum ama bi farkla onlar uyumak ve miskinlik yapmak ben ise günümü güzel aktiviteleri değerlendirmek için.
Cumartesi böyle pazar günü piyanoya ve gitara giderim ve neredeyse bütün çalgıları biliyorum.Buda annemin eseri.En çok keman çalmayı seviyorum.Ama sıklıkla gitar çalıyorum .
Resim çantama bütün boya kalemlerimi koydum ama ...
"Resim kağıdım bitmiş."
Ayça hocanın en çok kızdığı konudur.Orda yokmu diyorsunuz ama onun kuralı olduğu için ve getirilmemesinde dersine almaz .Boş bıraktığında kendi kağıtlarımızı çıkarır resim çizeriz .Ya boş bırakırsa benim şansıma.
Hemen koşarak aşağıya indim.Annemler oturmuş kahve içiyorlardı.
"Anne resim kağıdın bitmiş,almam lazım."
Kahvesini masaya koyup konuştu."Gecenin bu saatinde ne kağıdı güzelim,yarın sabah alırsın."
"Anne sabah erkenden gittiğimi biliyorsun hem gidip alsam geç kalıcam."
Annem babama dönüp"Melih burada mı ? İki dk kırtasiyeye gitsinler."Babam kafasını sallayınca annem "Güzelim hırkanı geçir üzerine baban Melih'e haber versin. Paranın var mı?"deyince kafamı sallayıp yukarıya çıkıp hırkamı üzerime geçirerek resim çantamı aldım.Çantamı almanın nedeni kâğıtların kırışmadan çantaya koymak.Bu da bi kural.Kırışık olmayacak kağıdın.Bi yandan kural olmasada böyle yaparım. Biliyorsunuz beni.
Ön koltuğa binerek Melih abiye selam verdim.Asla arka koltuğa oturmam.
Karşımdakini kendimdem üstün görmem asla.O neyse bende oyum.
"Abi kapanmaz yetişiriz değil mi?"
"Senin burada abin var merak etme."
O böyle diyince rahatladım.Ona güvenin tam.
Geldiğimizde resim çantamla içeriye girdik Melih abiyle.Kağıtları özenle seçip adama kaç tane aldığımı gösterdikten sonra kırışmaması adına çantama koydum.
Tam paramı çıkarıyordum ki Melih abi benden önce davrandı. Bu da babamın bi diğer kuralı.'Sen para vermiyeceksin .Yanındaki koruma ne işe yarıyor.'
Arabada kâğıtları almanın vermiş olduğu rahatlıkla oturuyordum.Cnm sıkılınca hemen hemen iki yıla yakın evli olan Melih abime döndüm.
"Ee Zeyd ne zaman gelicek .Çok özledim."
Henüz 4 aylık bi oğlu var. Gözleri çimen yeşili babasının kopyası gözünden saçına kadar.
Oğlundan bahsedince güldü.
"Seray'da bi kaç güne gelicem diyordu.Gelirler merak etme cimcime."
"Ee afacan sizi yormuyor değil mi?"
"Alah'ıma şükür böyle bi sıkıntımız yok. Çok uslu."
Gülümsedim.Karısınıda çocuğunuda çok seviyor.Babamın bayağı katkısı oldu onlar için.Tabi annem söyledi babam yaptı.Düğünlerini biz yaptık.Ev aldık iki katlı.Odaları beraber döşedik.Zeyd'in odasını benle Seray abla dizayn ettik.Ev çok güzel oldu.Böyle bi hayır yaptığımız için ayrıca mutluyum.Çünkü durumları yoktu.Bi yandan olmayan abim gibiydi.
"Allah mutluluğunuzu daim etsin."
Bunu diyince saçlarımı karıştırdı tek eliyle.
"İnşallah okur mesleğini eline alır sonra hayatının adamıyla evlenirdin.Ama önce' iş' sonra 'eş'tammı cimcimem."
Anlaşıldı komutanım."diyip gülüştük.
Kendisi okuyamamıştı babası ölünce.Hep pişmanlığını anlatırdı bana.Okumamı tavsiye edip dururdu.
Araba durunca düşüncelerime perde çekip Melih abiye hem teşekkür edip hem de iyi geceler dileyip eve girdim.
Annem odada volta atar bi vaziyette geldiğimi görünce yanıma geldi.
"Kızum aldın mı ihtiyaçlarını?"
Elimi gülüseyerek kaldırıp salladım.
"O zaman doğru odana." Annemi öpüp odaya çıktım.Çantamı hazırlayınca direk spor çantam için kıyafet çıkardım. Şort ve tişört,havlu, çorap ,sargı bezlerim ,yedek atlet ve toka koyup ağzını kapattım.
Yatağını açıp içine girmeden alarm kurdum.
Bakalım yarın beni neler bekliyor....
İnanın bu daha fragman bile değil.Çok gizemli bi kitap olucak.
Sadece bekleyin.....