Merhabalar umarım iyisinizdir. Bölümde yorum ve votelerinizi bekliyorum.
Medya çoookk güzel...
Görmek istediğiniz sahneler varsa yazabilirsiniz.
"Kimse en sevdiğim rengi bilmez, kimse en sevdiğim içeceği, diziyi, filmi, en çok korktuğum şeyi, en sevdiğim kişiyi, en sevdiğim şarkıyı bilmez. Yalnız değilim ama bilmezler."
"Kitap editleri onlar harikalar."
~N~
MASAL ÖZTÜRK'DEN
Borayı tekrar tekrar aradım.
Açtığı an "Bora hemen gelmen lazım. Bir adam Şule ablaların kapısını yumruklayıp bağırıyor." dedim.
Karşıdan bir kaç tıkırtı sesi geldi sonraysa Boranın sesi.
"Masal sakın ama sakın evden çıkma ben geliyorum. Bak sakın çıkma tamam mı yavrum?" dedi.
"tamam Bora çabuk ol." dedim.
Telefonu kapattıktan sonra kapının yanına yaklaşıp kulağımı kapıya dayadım.
Adam hala bağırıyordu. Birden Şule ablanın çığlığını duyunca hemen kapıyı açtım. Yavaşça merdiven kenarlarına yaklaşıp yukarı baktım.
Bir şey göremiyordum ama bir kaç saniye sonra Şule abla "YA DEFOL GİT, BIRAK YA BIRAK." diye bağırdı.
Daha fazla dayanamayıp yukarıya çıktım. Adam benim olduğum tarafa baktı. Şule abla beni görünce "Masal git." dedi.
Ben daha bir şey diyemeden adam "Kadın hiç bir şey görmedin duymadın şimdi defol git." dedi.
Şule ablanın kolunu sıkıyordu.
Onlara yaklaşıp "kolunu bırak kadının." dedim. Adam Şule ablanın kolunu savurup üstüme doğru gelmeye başladı.
"Nolur ne yaparsın SÖYLESENE NE YAPABİLİRSİN." diyerek bağırmaya başladı.
Hala üstüme doğru gelirken bacak arasına tekme atıp Şule ablanın yanına koştum.
Adam yerde kıvranırken "Abla çabuk koş." dedim koşarak merdivenlere doğru giderken kolumdan tutulmamla durdum.
Adam kolumu sıkıp "CANINA MI SUSADIN LAN SEN!" diye bağırdı. Parmaklarının koluma geçtiğini hissettim. Dna'sı çıkmış olabilir mi acaba?
"SEN KİMSİN DE BİR KADININ EVİNE GELİP BAS BAS BAĞIRABİLİYORSUN!?" dedim.
"SANANE LAN SANANE GİT EVİNE." dedi.
Arkadan Şule ablanın adamın kafasına yan taraftaki vazoyu vurmasıyla adam elini ensesine koyup "bittin lan."sen diyerek Şule ablaya doğru gitmeye başladı.
Şule ablaya yaklaştığında ani gelen bir güçle adamı diğer tarafa ittim. Evet bir kaç Saniye zaman kazanabilirdik.
Şule ablayı kolundan tutup merdivenlere doğru koşarken arkada kalan kişi bendim.
Saçlarımın yerinden sökülmek istercesine çekilmesiyle aniden tüm hareketlerim durdu.
Adam "kaç hadi kaçabiliyor musun?"diyerek pis pis sırıttı.
Şule abla "tamam tamam bırak onu onunla Bir derdin yok ona zarar verme geleceğim seninle tamam mı? Lütfen bırak onu."dedi titreyen sesiyle ağlayarak.
Adam saçlarımdan tutup beni arka tarafa iterken canım o kadar çok acıyordu ki acıyla bağırdım.
Gözlerimden bir kaç damla yaş düştü. Adam Şule ablayı kolundan tutmuş merdivenlere doğru götürüyordu.
Merdivenden koşma sesleri gelirken hepimiz o tarafa döndük. Bora ve Metin abi gelmişti. Metin abinin askeriyeden geldiği belliydi üzerine üniforması vardı.
Metin abi direk adama yumruk atıp "BEN SANA NE DEDİM LAN HE NE DEDİM RAHAT BIRAKACAKSIN DEMEDİM Mİ?" metin abiyi ilk kez böyle görüyordum. Öyle bir bağırmıştı ki ses binada yankı oluşturmuştu.
Adama hala yumruk atıyordu. Bora onu durdurmayıp çatmış olduğu kaşlarıyla bana doğru gelmeye başladı.
Yüzümü avcunun içine alıp "yavrum niye ağladın bir şey mi yaptı o it?"dedi sert sesiyle.
Şule ablanın ağlamaktan kısık çıkan sesi "saçları."diyince Bora arkasını dönüp yerde yatan adamın yanına gitti.
Karnına tekme atarken "LAN ŞEREFSİZ BENİM TEK BİR TELİNE DÜNYAYI YAKACAĞIM SAÇLARINI NASIL ÇEKERSİN LAN."diyerek bağırdı.
Borayı hiç böyle sinirli görmemiştim. "NASIL ELİNİ SÜRERSİN LAN SEN ONUN SAÇINA."diye resmen kükredi.
Adamın yüzü kandan gözükmüyordu. Metin abi ve Bora sanki bizim varlığımızı unutmuş gibi hala adamı dövüyordu.
Canımın acısı geçmişti şuan iyiydim ama Şule abla çok kötü bir haldeydi.
En son "YA YETER DURUN ARTIK ÖLDÜRECEK MİSİNİZ ADAMI?"dedim.
Benim sesimle Bora bir anda bana döndü. Ona gözlerimle Şule ablayı işaret ettim.
Bora gidip Metin abiyi çekti. "Tamam dur artık halledicez onun işini." dedi.
Metin abi kalkıp hemen Şule ablanın yanına gidip sarıldı. Şule abla ağlıyordu. "Tamam güzelim. Geçti artık ağlama." dedi.
"Şule abla çok etkilendi." dedim Boraya. "ilk değil bu." dedi
Kaşlarımı çatıp "nasıl yani?" dedim. "sonra anlatayım." dedi.
Metin abi Şule ablayı sakinleştirmeye çalışırken Bora nöbetçi askerleri aradı ve adamı almalarını söyledi.
Bu adam kimdi? Neden buraya gelmişti. Ve Bora ilk değil derken neyden bahsetmişti çok merak ediyordum ama bunların cevabını şimdi değil daha sonra alacaktım.
.
.
.
Bora ve Metin abi adamı götürmüşlerdi. Nereye gittiklerini bilmiyorduk ama büyük ihtimalle askeriyeye götürmüşlerdi.
Şu an Şule ablayla benim evimde oturuyorduk. Şule abla ağlamıyordu ama iyi olmadığı da belliydi.
Omzunu okşayıp "Şule abla iyi misin? Uyumak ister misin?" dedim.
Kafasını sallayıp "istemiyorum Metin gelsin." dedi.
"Gelecek abla merak etme."dedim.
Mutfağa gidip Şule ablaya su getirdim.
Suyu içerken" Abla o adam kimdi anlatır mısın? "dedim.
Suyu sehpaya bırakıp" Abim, yılda bir iki kez böyle geliyor. Ama ilk kez böyle tuhaftı. "dedi.
"Neden peki neden böyle yapıyor?" dedim.
Hüzünle tebessüm edip "istediği adamla evlenmedim diye." dedi.
"Ne? Nasıl ya o ne hakla karışıyor!?" dedim.
"biz urfalıyız oralarda büyükler ne derse o olur genellikle ama abim geri kafalı biri onun seçtiği biriyle evlenmem gerekiyormuş ben ilk atandığımda buraya geldim. O zaman Metinle tanıştık onu severken başka biriyle sevmediğim, tanımadığım biriyle evlenemezdim. Metine bunu söyledikten bir kaç hafta sonra evlendik."
Zaten zar zor okumuştum hayatımı zindan etmemi istiyordu.
"o günden sonra abim rahat bırakmadı sürekli içip içip geliyor. Metinden ayrılacaksın benim dediğimle evleneceksin diye." dedi.
"Bugünde gece uyurken tıkırtılar geliyordu Metin sandım ilk önce sonra kapıya vurmaya başladı. Ben o vuruşu tanıyorum. Hayatımın en kötü kapı vuruşu o.
"Hemen kalktım Metini aradım ama meşguldü. Kapıya doğru gittim hala geri geleceksin diye bağırıyordu. Sonra nasıl olduğunu anlamadım ama kapıyı açtı."dedi.
Şule abla ağlamaya başlamıştı. "Metin hapse atılmasını sağlıyor ama o ne yapıp ne edip tekrar çıkıyor."dedi. Ona sarılıp "tamam abla geçti iyisin Metin abi götürdü onu bir daha gelemez." dedim.
Ayrıldıktan sonra "hadi abla uyu dinlen biraz." dedim.
"hayır metin gelmeden uyumayacağım." dedi.
Telefonumun zil sesiyle masadan alıp mutfağa gittim. Bora arıyordu. "Alo Birtanem nasılsınız?" dedi.
"iyiyiz ama Şule abla çok kötü." dedim. Boranın birine bir şeyler söyleme sesi geldi. Sonra Metin abinin sesini duydum.
"Alo masal, Şuleye söyle uyusun tamam mı ben geleceğim." dedi.
"söyledim abi söyledim ama sen gelmeden uyumayacakmış."dedim.
"Tamam Masal ben geliyorum." dedi.
Boranın sesini duydum tekrar "masal o adam sana başka bir şey yaptı mı?"dedi.
"hayır sadece ben ona tekme attım oda kolumu sıktı birde saçımı çekti. Ama merak etme iyiyim ben." dedim.
"Evden çıkma demiştim biz zaten geliyorduk." dedi.
"Bora ben yukarıya Şule ablanın bağırma sesiyle çıktım. Gittiğimde Şule ablanın kolunu sıkıyordu o hayvan." dedim.
Karşıdan sıkıntılı bir nefes sesi duydum. "Tamam yavrum ben şimdi kapatıyorum biraz sonra geliriz." dedi.
"tamam görüşürüz." dedim.
İçeriye gittiğimde Şule abla koluna bakıyordu yanına yaklaştığımda kolunda morarmaya yakın iki yerde iz vardı.
Gerizekalı adam ne hale getirmiş kadının kolunu.
Yanına gidip kolunu elime aldım. "Abla krem sürelim mi?" dedim.
"istemiyorum." dedi.
Tekrar mutfağa gidip bitki çayı hazırladım belki Şule ablanın üzerindeki gerginliği falan alırdı sakinleşirdi.
Çayı bardağa koyup içeriye götürdüm. "Hadi iç abla rahatlarsın." dedim.
Bir şey demedi yavaşça içmeye başladı.
On dakika sonra kapı çalmaya başladı. Şule abla hemen o tarafa bakıp irkildi. "abla korkma o adam değil hem o adam sana artık bir şey yapamaz." dedim.
Kapıyı açmaya gittim. Metin abi ve Bora gelmişti. Metin abi çok küçük bir tebessüm edip içeriye gitti. Bora yanıma gelip sarıldı. Boynumdan öpüp "çok korktum be kızım gecenin bir saati arayıp aceleyle öyle şeyler söyleyince."dedi.
Ona sarılıp" geldi geçti Birtanem. "dedim.
Saçlarımdan öpüp "acıyor mu?"dedi.
Başımı olumsuz anlamda sallayıp "acımıyor acımıyor iyiyim merak etme."diyip öptüm.
Metin abi salonun kapısından bana seslendi." Masal Şulenin kalabileceği bir oda var mı? "dedi.
"var var arkadaki odayı ben hazırlamıştım aslında ama Şule abla sen gelmeden uyumayacağını söylemişti." dedim.
Metin abinin yüzünde buruk bir tebessüm oldu. Şule ablayla o odaya girdiklerinde bizde Borayla balkona çıkmıştık.
.
.
.
METİN SAYAR'DAN
Bu güne kadar vatanımı koruduğum kadar hayat arkadaşımı da korumak istedim. Onu herkesten, onu üzecek herhangi bir şeyden korumak istedim.
Bunu yapabildim mi? Onu gerçekten koruyabildim mi? Orasını bilemem ama elimden gelen herşeyi yaptım.
Göreve giderken Şuleyi ne zorluklarla bıraktığımı bir ben bir Allah bilir.
Şerefsizi aldıktan sonra Şule, Masal'la birlikte onun evine gitmişti.
Bizde adamı almış askeriyeye getirmiştik. Çok güzel hırpalayarak sorguya çekmiştik.
İşin en boktan yanıda gözleri kıpkırmızıydı. Ya içmişti ya da madde kullanıyordu.
Askeriyedeki revirde kontrolleri yaptılar ikiside vardı. Yaptığı şeyden sonra eskiden olduğu gibi bir kaç aylık ya da bir yıllık cezayla kurtulamazdı zaten ama bu yaptıklarından sonra ordan çıkması imkansızdı.
Masal aradıktan sonra Şulenin hala uyumadığını öğrendim. Biliyordum uyuyamazdı. Borayla birlikte eve doğru gidiyorduk.
Eve gelince hemen salona geçtim. Şulenin ağlamaktan gözleri kızarmış ve şişmişti. Benim tek bir damla akmasın diye canımı bile verebileceğim topraklarını bu hale getiren soysuz bu sefer kurtulamazdı.
Şule beni görünce ağlamaya başlamıştı. Hemen yanına gidip sarıldım. "şşş tamam bebeğim tamam bir şey yok geçti bir daha kimse sana bir şey yapamayacak." dedim.
"Çok korktum." dedi. Ben bittim. Sevdiğim kadından hiç duymak istediğim bir cümleyi ağlayarak bana söylemesi hemde öyle soysuz biri yüzünen bu hale gelmesi canımı çok yakıyordu.
"Tamam sevgilim o bir daha gelemez ben yanındayım." dedim.
"uyumak ister misin biraz?" dedim.
"sende gel ama." dedi. "tamam geleceğim hadi gel."dedim.
Şuleyi kucağıma alıp Masal'ın gösterdiği odaya girdim. Şuleyi yatağa bırakıp yanına yattım. Göğsüme yatmıştı. Saçlarıyla oynuyordum bunu ne kadar sevdiğini de biliyordum.
" O adam sana bir şey yaptı mı? "diyince yattığı yerden kalktı bende hemen kalktım demek ki bir şey olmuştu.
" Ne yaptı? "dedim." kolumu sıkınca acıdı. "dedi. Şulenin belkide en çok nazlanmasını seviyordum. Kolunu elime aşıp yavaşça kolunu açıp baktığımda şerefiz piçin kolunu mosmor yaptığını gördüm.
Sinirle elimle saçlarımı çektim. Saçlarımdaki ellerimde Şulenin ellerini hissedince başımı kaldırdım.
Dolu gözleriyle bana bakıyordu. "yapma canın acır." dedi. Dudaklarından çok hafif öpüp "ağlama toprak gözlüm." dedim.
Elleriyle gözlerini silip "bak ağlamıyorum." dedi. Bu haline tebessüm edip "ben kolun için krem isteyip geliyorum." dedim.
Odadan çıktığımda Masal ve Bora yoktu. İlk başta yanlarına gitmek istemedim ama kremin yerini bilmiyorum. Mutfaktaki balkonda birbirlerine sarılmış oturduklarını gördüm.
Tam yanlarına gidecekken dolapların yan tarafındaki ecza dolabını gördüm. İçinde kremler ve ilaçlar vardı.
İçeriğini bildiğim kremi alıp tekrar odaya gittim. Şule beni görünce gülümsedi.
Yanına gidip saçlarından öptüm. "Hadi sürelim kremi." dedim.
Koluna yavaşça kremi sürdükten sonra Şule "o adam yani abim Masal'ın da kolunu sıkmıştı. Belki onunki de böyle olmuştur Boraya söyle tamam mı?" dedi.
"söylerim merak etme." dedim. Tekrar yattık.
Şule göğsümden kafasını bana çevirip "sevgilim benim sana söylemem gereken bir şey var ama kendimi hazır hissettiğimde söyleyeceğim tamam mı?" dedi.
Kaşlarım çatılırken "o adamla mı ilgili?" dedim.
Elleriyle kaşlarımı düzeltirken "hayır hiç kimseyle alakalı değil." dedi.
Elini elimin arasına alıp öptüm. "Tamam kendini hazır hissedince seni tüm kalbimle dinliyeceğim." dedim
Gülümseyip tekrar yattı. "gitme tamam mı?" dedi.
Saçlarından öpüp "senden asla gitmem birtanem." dedim.
Şulenin uyuduğuna emin olunca yavaşça kalkıp odadan çıktım.
Balkona gittiğimde Bora telefonla konuşuyordu Masal'da telefonuyla ilgileniyordu.
İçeriye girince Masal bana bakmıştı. "Şule abla uyudu mu?" dedi. "uyudu." dedim.
"abi çay getireyim mi?" diye sordu.
"olur alırım." dedim.
O mutfağa gidince Bora telefonu masaya koyup "görev geldi iki gün sonra çıkıyorum. Masal sana emanet." dedi.
"tamam gözün arkada kalmasın." dedim.
Aklıma gelen şeyle "o şerefsiz Masal'ın da kolunu sıkmış bir bak istersen." dedim.
Bora küfür edip "o şerefsizin en ağır cezayı alması lazım ki bu sefer o delikten pek çıkabileceğini düşünmüyorum." dedi.
"çıkamaz çıkartmam bu sefer." dedim.
Masal eline çaylarla gelmişti. Bora Masal'ın kolun bakıyordu kızarmıştı.
Bende cebimden sigara paketini çıkarmıştım. Yakacağım zaman Bora" yakma. "demişti.
"Ne?"dedim. Ne diyo bu deli yürek.
"yakma dedim ya" dedi.
"Bora kafayı mı yedin lan sende sigara içiyosun ya." dedim.
"Sen iç Metin abi bakma Boraya." dedi Masal.
Tam sigarayı yakarken Bora sigarayı aldı. "Oğlum kafayı mı yedin lan sen versene şunu." dedim.
"Bora abartma." dedi Masal.
Bora "sigara kokusu Masal'ı rahatsız ediyor yakma." dedi.
Sigarayı bırakıp "he öyle desene be oğlum." dedim.
Masal "sen iç metin abi ben içeriye gidiyorum. Biz bugün Boranın evine kalacağız siz burda kalın." dedi.
"biz gideriz Masal sen rahatsız olma." dedim.
Bora "Şule uyuyor uyandırma şimdi." dedi.
Masal içeriye gitmişti "tabi seninde işine geliyor değil mi?" dedim gülerek.
Oda güldü bu dediğime birlikte sigara içiyorduk. Bir kaç dakika sonra Masal elinde çantayla geldi.
Onun da uykusuzluktan gözlerinin altı şişmişti.
"Masal kusura bakma sabah okula gidecektin seni de uykundan ettik." dedim.
"olur mu öyle şey önemli değil abi." dedi.
"Bora hadi biz gidelim artık." dedi Masal.
İkisi kalkınca Masal evi kendi eviniz gibi kullanın demişti.
Onlar gidince bende Şulenin yanına gittim. Hala uyuyordu. Yanına yatınca hissetmiş gibi sarılmıştı. Askeriyedekilerden son durum hakkında bilgi aldıktan sonra bende yattım.
SON
Merhabalar umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur. Görmek istediğiniz sahneler varsa yazabilirsiniz.
Yorum ve votelerinizi bekliyorum. Eğer yorum ve vote az olursa sınır koyabilirim.
İyi olmanız dileğiyle
~N.T~