Daddy İssues

By AslBeng

709K 9K 2.5K

"Benim küçük kızım büyüyor." More

0.0
0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
spoii
1.5
Salem Laneti
1.6
spoiii
1.7 : Çılgın Caner ve yandaşları
1.8 : Kargaşa
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.7
2.8
2.9
3.0

2.6

920 32 16
By AslBeng




Son kez eski odama baktım , içi boş denecek kadar az eşya ile kalmıştı. Yaşam alanım olan bu odadan, şu an bana dair bütün izleri silinmişti. Bu durum moralimi bozuyordu . Evimizi çok severdim , her ne kadar tek olsamda ...

Canımı sıkan bir durum vardı. Evet ben bugün babamın yanına taşınıyordum fakat annem bunu nasıl kabul etmişti . Beni sevdiğini biliyordum ama bu durum ister istemez kırmıştı. Normalde boşanmış anne babalar çocukları paylaşamazdı, benimki neden tekte göndermişti. Neyse Asel! Hayata güzel yönlerden bak, güzel bir olay yaşıyorsun ama sen ısrarla olumsuz yönlerine odaklanıyorsun dedim kendi kendime . Nasıl odaklanmayayım ki beni uğurlamak için bile gelmemişti.

Telefonumu cebimden çıkarıp annemi aradım . Bir kaç çalmadan sonra açmıştı.

"Naber anne" dedim.

"İyi hayatım"

"Evden çıkmadan arayayım dedim"

"İyi yapmışsın prensesim , şu an çok meşgulüm akşam iş çıkışı uğrayacağım size, öpüyorum annem" dedi ve kapattı. Size kelimesi çok acıtmıştı ya , nasıl bu kadar kolay kabullenmişti gitmemi .

Kapıda bekleyen Baha'yı daha fazla bekletmemek adına elimdeki valiz ile dışarı çıktım. Yatak ve dolabım hariç çoğu eşyamı geçen hafta yollamıştım. Biraz oyalanarak toparlamıştım eşyalarımı, bunu anlayan babam yardıma Hasret ablayı yollamıştı . O bir günde bütün eşyalarımı götürmüştü . Geçen hafta hep beraber onlarla yemek yemiştim. Güzel geçmişti , iyi insanlardı . Ufak tefek sürtüşmeler oluyordu bazen Eva ile . Fakat bunun iyi bir şey olduğunu söyleyip duruyordu . Kardeşler arasında oluyormuş böyle şeyler , kardeşim olmadığı için bilmiyordum. Açıkçası beni de rahatsız etmiyordu , her tartışma sonrası tekrar eskisi gibi oluyorduk .

Hasret abla da çok heyecanlıydı benim taşınmam için . Babama büyük vefa duyuyordu. Eva ve Baha'ya babalık yapmıştı , buna karşılık Hasret abla bana karşı son derece iyi ve sıcakkanlıydı. Bunu odamı toplarken bir kez daha anladım. Annemden daha sık aramıştı. Kendi kendime gülümsedim , yeni bir sayfa açıyordum!!

Kulağıma dolan korna sesi ile düşüncelerimden sıyrıldım. Ön koltuktaki yerime yerleşip Baha'ya gülümsedim.

"Yeni hayatına hazır mısın?" Dedi.

Evet anlamında kafa salladım. Bir anda arka koltukta beliren kişi ile çığlık attım, Rüzgar'dı! Gerizekalı bu çocuk ya , korkudan ölüyordum .

"Rüzgar ne yapıyorsun?!" Dedim sinirle .

"Kızım babam katı demedin mi ? Bende sana bir yolunu bulacağım dedim." Şaka mı yapıyordu ? Sanki babam beni sokağa salmayacaktı. Of Rüzgar of. Yine de bir tık hoşuma gitmişti , sadece bir tık . Beni görmek için zaman yaratıyordu.

"Rüzgar babam görüşmemize bir şey demez, sadece erkek arkadaş kelimesini sevmiyor" dedim.

"Olsun, her fırsatı değerlendirelim"

"Ben seni değerlendiricem" diye mırıldandı Baha.

Daha sonra bana dönüp "bırakmadı peşimi, sürpriz yapacakmış sana" dedi Baha.

Koltuktan arkaya dönüp Rüzgar'a baktım. Arabanın camından içeri sızan gün ışığı yüzüne yansıyordu. Ela gözleri bugün daha yeşilimsi duruyordu . Ona içten bir şekilde gülümsedim. Bir hafta boyunca beni hiç yalnız bırakmamıştı. Farklı farklı aktiviteler bulmuştu , onunlayken zaman çok hızlı geçiyordu .

"Ya Rüzgarr"

"Sana küçük bir hediye getirdim yeni odan için" dedi . Elinde duran küçük pembe kutuyu bana doğru uzattı. Heves ile elinden . Kutunun kapağını açtığımda cam bir fanus karşıladı beni. İçerisinde laleler vardı. Bu bir gece lambasıydı ve o kadar şirindiki. Gülümseyerek Rüzgar'a baktım.

" Sen çiçekler solunca üzülüyorsun, bende bunu aldım sana" dedi. Kendimi o kadar mutlu hissediyordumki ve bunun sebebi hediyeden çok benim için ince düşünmesiydi. İsteyen her şartta her şeyi yapardı.


"Çok teşekkür ederim Rüzgar, iyiki varsın" dedim. Sımsıkı sarılmak istiyordum şu an.

"Baha yokken bir daha teşekkür edersin" dedi. Baha'yı sinirlendirmeye çalışıyordu. Çok komikti ya.

"Eve varalım ben edicem" dedi Baha. Güldüm bu hallerine . Çok komiklerdi. En kötü günümüz böyle olsun.

Evin önüne geldiğimizde kapının önünde babam, Hasret abla ve Eva bekliyordu . Oldukça heyecanlı duruyordu babam. Grinin tonları ve beyazdan oluşan müstakil sade bir evdi . Daha önce gelmiştim , müthiş bir arka bahçesi vardı. Babam küçük bir bahçe alanı yapmıştı ve domates,biber, maydonoz gibi sebzeler ekmişti. Hasret abla ise bahçe takımı yerleştirmişti. Annemle yaşadığım evde müstakilde fakat bahçesi yoktu. Sadece önünde bahçe demeye bin şahit isteyen küçük bir alanı vardı.

Kapıda olmasını beklemiyordum , arkada Rüzgar vardı. Bunu düşününce bir tık gerilmiştim .

Arabadan inmeden Baha "bende Rüzgar sen rahat ol" dedi.

Üçümüzde arabadan indik. Yanıma gelip bana sarıldı.

"Hasret ablanla birlikte sana çok güzel bir oda hazırladık, Evacığımın da katkısı büyük. Biz neler alacağımızı bilemedik. Bir ara tiktoktan izlediğiniz infulunslara baktım tavsiyeleri için" herkes infuluns diye telaffuz etmesine gülmüştü. O kadar sevimli duruyorduki.

"Aynen babam infulunsları izliyordu Asel" dedi Eva da şakasına . Hepimiz gülerken babam bir anda ciddileşti.

"Bu genç delikanlı kim?" Diye sordu.

"Benim arkadaşım Mehmet amca" dedi Baha. Eva kıkırdıyordu.

"Öyle mi, merhaba hoş geldin oğlum" dedi babam ve onunla da sarıldı.

"Bende Baha'nın annesiyim, hoş geldin" diye elini uzattı Hasret abla .

"Ee hadi hep beraber eve geçelim sonra da yemek yeriz" dedi babam. Rüzgar da gelecekti . Utancımdan yerin dibine girmeme az kalmıştı.

Herkes ilerlerken Rüzgar yanıma gelip "baban çok sevimli" dedi. Ardından brom ya diyip Baha'ya sarıldı. Çok üçkağıtçıydı ya . Bu haline güldüm.

Benden çok çok daha hevesli olan Eva koluma girip bir şeyler anlatmaya başladı. Odağım Rüzgar olduğu için hı diyip geçiştiriyordum . Bir odanın önüne geldiğimizde babam heyecanla kapısını açtı. Eşyalarımı bıraktığımda az çok taslağı görmüştüm fakat odayı babamlar kişiselleştirmişti. Duvarlara

Eşyaları Hasret abla ile birlikte almıştık. Makyaj masasından haberim yoktu o tamamen sürpriz olmuştu. İçerisinde birçok ürün olduğunu görüyordum uzaktan. Ne yalan söyleyim aşırı heyecanlı hissediyordum . Babam odanın ortasına gelip kollarını açtı .

"Nasıl buldun?" Diye sordu. Vereceğim cevaptan bir yandanda sanki çekiniyordu.

"Dürüst olmak gerekirse çok beğendim" dedim. Arkamda olduğunu bildiğim Hasret ablaya döndüm "her şey için çok teşekkür ederim" dedim. Gözlerim dolmuştu . Bunu hisseden Hasret abla anaç bir tavırla sıkıca sarıldı. Kendimi o kadar farklı hissediyordum ki anlatamam . Hayatım kısa sürede çok farklı bir yöne çekilmişti . Bazı durumlara kendi melankolik tavrım yüzünden girdiğimi fark etmiştim. Mesela daima yanımda olmak isteyen babam ve onun ailesi vardı. Ben ısrarla annemin yanında durmaya çalışıyordum. Onların arasındaki sorunu kendi sorunum gibi sahiplenip akrabalarıma sırt çeviriyordum . Oysaki bunlar çok yanlıştı . Bir aile sorunlarını çocuklara yansıtmamalıydı .

Eva'ya dönüp "sana da çok teşekkür ederim" dedim. Onu kendimden uzaklaştırmadığımda , sahip olduğum en iyi dostlardan birine dönüşmüştü. İnsan bazı durumlara kendini, kendisi sokuyordu. Benim bu hayattaki en büyük düşmanım kendimdim. Bunu öğrenmiştim. Bir ortam size iyi gelmiyorsa çıkıp gidin kalmak ve bir mucize olması için beklemeyin. Hayattaki en doğru kararım ise Sarp'ı ilk hatasında silmemdi. Yoksa şu an sahip olduğum hiçbir şey hayatımda olmayacaktı. Ben onun dengesiz tavırlarına muhtaç olacaktım. Melis sayesinde kendimi ucube hissetmeye devam edecektim. Kaç yaşına gelse de bir halta yaramayan Nil'in zorbalıkları ile uğraşacaktım. Hayatımdan komple silmiştim onları.

"Kardeşler bugünler için" dedi Eva. Minnetle ona baktım, daha sonra göz ucu ile babama baktım. Çok mutluydu. Ortamın dramasını biraz dağıtmak için "Baha nerede?" Diye sordum. Sahiden neredeydiler?

"Bahçeye yolladım onları , mangalın başına yolladım. Hadi bizde geçelim her şey hazırdı zaten" dedi babam.

Gülümsedim, şu sıra en sık yaptığım aktiviteydi.

**************************

Yemeğimizi yemiştik ve gençler olarak hep beraber bahçede oturuyorduk. Babamlar ise içeri gitmişti. Aklıma annem geliyordu . Akşam gelicem demişti. Ne kadar kırılsam da ona merak ediyordum . Ben gittiğim için tek kalacaktı.

Rüzgar'ın karşısında oturuyordum çünkü eli kolu hiç rahat durmuyordu . Babam görsün istemiyordum.

"Buyrun bahçeye geçelim" diye Hasret ablanın sesi geliyordu. Sanırım biri gelmişti. Karşımda duran Eva ve Rüzgar'ın suratında farklı bir ifade vardı. Rüzgar küfür mırıldanır gibi olduğunda daha fazla dayanamayıp arkama baktım.

Annem ve Sarp?

Ya siktir , ben bu adamdan kurtulamayacak mıydım? Sürekli karşıma çıkıyordu.

"Rüzgar kalk biz başka yere gidelim" dedi Baha . Onu kısa sürede çözmüştü . Fazla agresifti Rüzgar. Çabuk parlıyordu.

"Oldu , Asel tek kalsın burada" dedi sinirle.

"Ben varım ya sorun olmaz" dedi Eva.

"Yok şu saatten sonra sikseler gitmem" dedi Rüzgar. Koca bir of dedim içimden. 

"Önüne dön Asel bakma o tarafa" dedi , iyice paranoyaklaşıyordu.

"Kafan mı iyi Rüzgar ?! Annem geldi" dedim ve ayağa kalktım. Bizimkiler ve ben, annemle selamlaştıktan sonra hep birlikte koltuklara yerleşmiştik .

Teklilerde Hasret abla ve babam , onların yanında Sarp ve annem. Ortada Baha ve Rüzgar onların yanında ise ben ve Eva olacak şekilde dizilmiştik.

Babam ve Rüzgar, Sarp'tan aşırı rahatsızdı. Babam beni arayıp annen hala o tiple görüşüyor mu diye sorardı eskiden. Tasvip etmezdi.

"Asel seni çok özleyeceğim annem" dedi annem. Sevgisini çok dile getirirdi fakat uygulamada sıkıntı vardı.

"Bende" dedim sadece .

"Seni normal şartlarda asla bırakmazdım babana biliyorsun" dedi babama bakarak. Hala bir kin vardı annemde .

"Bu sefer ben kendim gelmek istedim" dedim anneme. Bu lafıma biraz bozulsa da çaktırmadı.

"Ben çaylara bakıp geliyorum" dedi Hasret abla.

Rüzgar dik dik bakıyordu Sarp'a. Bacağını çimdikledim.

Sarp ise o kadar rahat ve gevşek bir moddaydıki anlatamam . Verdiği rahatsızlıktan gurur duyuyordu .

"Aselcim biricik kızım, sana bir haberim var" dedi ardından sağ eli ile Sarp'ın elini tuttu. Sol elini havaya kaldırıp "biz evleniyoruzzzz!" Dedi sevinçle . Tansiyonum yerlere düşmüştü adeta . Ne yapacağımı bilemezken, Rüzgar siktir dedi. Bayağı da net duyulacak bir tonda. Kalp atışlarım o kadar hızlıydıki ölecegim sandım. Sarp'ın daha sık çevremde olma düşüncesi beni çok korkutuyordu.

"Anne? Ne evlenmesi!" Diye sordum.

"Asel biliyorsun uzun zamandır yalnız yaşıyorum, baban gibi bende yeni bir hayat kurmak istiyorum" dedi yalancı bir hüzünle .

"Kafan mı iyi anne senin, uzun zamandır yalnız yaşayan benim. Sürekli arkadaşlarınla gezip tozan sendin" dedim.

"Doğru konuş Asel. Hepiniz burada mutlu yaşayacaksınız . Benimde hakkım mutlu olmak" dedim.

Daha fazla kendini tutamayan babam "bununla mı mutlu olacaksın" dedi.

"Sanane Mehmet, sana soran mı oldu"

"Kaşı gözü ayrı oynuyor, ben rahatsız oluyorum kızlarımın bulunduğu ortama girmesinden" dedi babam. Bunu nasıl hissetmişti öyle?

"Mehmet Bey saygısızlık etmek istemiyorum ama sınırınızı bilin"  dedi Sarp. Cümlesinin aksine rahatsız olmuşa benzemiyordu.

Babam daha fazla ortamı germemek için sustu. Ben bu konuları bu ortamda konuşmak istemiyordum . Daha da konuşup Sarp'a o hazzı veremezdim.

"Buraya gelmem hataydı, biraz medeni oldun sandım Mehmet" dedim annem. Medeniyetten anlayışı bu muydu?

Rüzgar oldukça gergindi , yanında duran elinin yanına elimi koydum. Ve serçe parmağımla ona dokundum. Elini elimin üstüne koyup saniyelik geri çekti . Tek istediğim onun omzuna yaslanıp sakince oturmaktı. Sarp'a bakışlarım kaydığında onunda sinirli bir şekilde bize baktığını fark ettim. Ödüm kopuyordu huzurumu kaçıracak diye.

"Ee Asel ne düşündüğünü söylemedin?" Dedi Sarp. Rüzgar'ın mimikleri o kadar komiktirler gülesim gelmişti. Şekilden şekle giriyordu.

"Bu konuyu annemle konuşmak istiyorum" dedim.

"Aa olur mı öyle şey artık bende aileden sayılırım" dedi.

"Doğru söylüyor Sarp, Asel senin fikrin çok önemli benim için" diyen anneme dikkatle baktım. Sanki benimle dalga geçiyordu.

"Anne dalga mı geçiyorsun anlamıyorum? Neden normal anneler gibi olamıyorsun?! Cidden sıkıldım artık ne halin varsa gör" diyip arkamı dönüp eve koştum. Elinde tepsi ile bahçeye gelen Hasret abla arkamdan seslense de dönmedim.

Odama girip kapıyı kapattım. Neden böyle oluyordu? Neden her mutluyum bu sefer tamam dediğim an bir engel çıkıyordu. Kinlenmesin gereken bendim, ne yaptım da bu kadar benden nefret edip hayatımı mahvediyordu bu adam. Kendimi bok gibi hissediyordum. Dingonun ahırına girer gibi açılan kapım ile yerimden sıçradım. Sarp?!

"Ne işin var ?!"

"Cici baban olarak , seni ikna etmeye geldim" dedi sırıtarak.

"Kafan mı iyi senin? Ülke de kadın mı kalmadı?" Dedim . Sabrım taşmıştı.

"Ah Asel" dedi ve bana doğru bir iki adım attı. Onun her adımında ben geri gidiyordum.

"Beni hala kıskanıyorsun"

"Ne saçmalıyorsun sen! Seni karşımda görmeye dayanamıyorum sadece" diye çıkıştım.

"Ben anlıyorum sen hala bana aşıksın" elini yüzüme doğru uzattı fakat kendimi geriye çektiğim için dokunamadı.

Açılan kapım ile babam olması için dua ettim. Fakat tahmin edeceğiniz üzere değildi. Rüzgar direkt yanıma geldi ve önüme geçti.

"Sabrımı sınama küçük" diyen Sarp'ı iterek birazda olsa uzaklaştırdı.

"Sınarsam ne olur! Seni bir daha görmeyeceğim bu çevrede . Canını yakarım bak" dedi Rüzgar.

Rüzgar'ın bu atarına karşılık Sarp dalga geçer gibi güldü. Onun araya girip bu adama bulaşmasını istemiyordum. Gözlerindeki delilik beni korkutuyordu. Ya Rüzgar'ın yine canını acıtırsa?

Sikerim böyle işi ya

"Sen kal burada ne yaparsan yap inan umrumda değil, biz gidiyoruz" dedim ve Rüzgar'ın elinden tutup odamdan çıkarttım. Sarp'ın yüz ifadesine bakmadım ne hissettiği ve düşündüğü umrumda değildi . Kapının önünde durduğumuzda "götür beni buradan" dedim.

Uzaklaşmaya ihtiyacım vardı, yerin önemi yoktu önemli olan onunla olmamdı.

O evin ön kapısından el ele çıktık.

Continue Reading

You'll Also Like

40.3K 2.2K 36
can you stay up all night fuck me 'til the daylight thirty four, thirty five
MANİLYA +18 By .

Short Story

23.1K 217 13
-"Elinde ki yüzükle birlikte benim altıma giremezsin , küçük hanım ." Dediği şeyle sağ elimde ki yüzüğe gözüm ilişti . Benim için hiç bir şey ifade e...
299K 20.5K 43
Zorba bir dörtlü ve sessiz bir öğrenci...
282K 3.1K 12
"Ne dediğimi hatırlıyor musun?" kucağındayken korkuyla titredim. "Ağlayacaksın ve titreyeceksin lolita yalvaracaksın ama ben durmayacağım."