Yeraltı

By aryadogan12

440K 20.5K 14.5K

Ada ve Ayazı anlatan bir hikaye.Ada kızımız naif kırılgan genç bir doktor tesadüfen karşılaştığı Yeraltının e... More

-1-
-2-
-3-
-4-
-5-
-6-
-7-
-8-
-9-
-10-
-11-
-12-
-13-
-14-
-15-
-16-
-17-
-18-
-19-
-20-
-21-
-22-
-23-
-24-
-25-
-26-
-27-
-28-
-29-
-30-
-31-
-32-
-33-
-34-
-35-
-36-
-37-
-38-
-39-
-40-
-41-
-42-
-43-
-44-
-45-
-46-
-47-
-48-
-49-
-50-
-51-
-52-
-53-
-54-
-55-
-56-
-57-
-58-
-60-
-61-
-62-
-63-
-64-
-65-
-66-
-67-
-68-
-69-
-70-
-71-
-72-
-73-
-74-
-75-
-76-
-77-
-78-
-79-
-80-
-81-
-82-
-83-
-84-
-85-
-86-
-87-
-88-
-89-
-90-
-91-
-92-
-93-
-94-
-95-
-96-
-97-
-98-
-99-
-100-
-101-
-102-
-103-
-104-
-105-
-106-
-107-
-108-
-109-
-110-
-111-
-112-
-113-
-114-
-115-
-116-
-117-
-118-
-119-
-120-
-121-
-122-
-123-
-124-
-125-
-126-
-127-
-128-
-129-
-130-
-131-
-132-
-133-
-134-

-59-

3.1K 178 111
By aryadogan12

Merhabalarrr umarım beğenirsiniz yorum ve votelerinizi bekliyoruummm.


Multi Ayaz Aslan


Ayaz

Ertesi gün Londrada biraz gezmiştik akşamda İstanbula geri dönmüştük.Yetimhanenin açılışı biraz ertelenmişti  havalar biraz bozuk gidiyordu.Mart ayı gelmişti sözleşme gereği 2 hafta sonra bizim boşanmamız gerekiyordu ama bu akşam Yeraltı toplantısı vardı babam gelip sözleşmeyi feshedicekti.Yeraltı toplantısından sonra bizimkilerle mekana gidicektik ve artık plan yapıp hespini öldürücektik ama bu hiç kolay olmayacaktı..

Londradan Perşembe günü gelmiştik bu gün günlerden Pazartesiydi.Ada bu gün işe başlıyamıştı bende uzun zaman sonra şirkete gitmiştim.Hayatımız yavaş yavaş düzene girecekti tek sorunumuz Yeraltıydı.

Odamda çalışıyordum işler baya birikmişti.Aras ve babam geldi odaya.

"Kolay gelsin."dedi babam.

"Kolay falan gelmiyor Aras ne biçim rapor tutmuşsun lan sen bunlar ne?"dedim sinirle.

"Kusura bakma abicim sen dağ evindeyken ben burda bunlarla boğuşuyordum."dedi Aras.

"Bende sanki orda keyif yapıyordum açtırma ağzımı ayrıca Adanın gönlünü alıcaksın ayaklarına kapanıcaksın Aras."dedim.

"Ne alaka beni affetti zaten."dedi.

"Kıza demediğini bırakmadın seninle konuşmaya bile o geldi onun bir suçu yoktu."dedim.

"Bırakın şimdi onu Aras Adanın gönlünü alır bir şekilde.Geldiğin günden beri sizinle konuşmaya çalışıyoruz Ayaz Bey ama bir türlü konuşamıyoruz."dedi babam.

"Babacım karımla vakit geçiriyorum malum uzun bir süre ayrı kaldık bazılarıda karımın kalbini kırdı ya."dedim.

"Al işte hala bana laf sokuyorsun bırakmasaydın abiş."dedi Aras.

"Aras sana bir çarparım şimdi madem böyle düşünüyorsun neden Adaya gittin bıraktın abimi diyip durdun."dedim sinir.

"Sussun.Ayaz Diego ile ne konuştun."dedi babam.

"Konuştuk ve ülke içi meselelere karışmıyorum dedi ama kötü bir konuşma değildi.Ada ile de konuştu hatta Ada sayesinde konuştuk sayılır.Ulaşmak için çok çabaladım tam gidiceğimiz gün Ada birinin hayatını kurtardı ve işte manşet olduk ordan gördü ve konuştuk."dedim.

"Gördük yengemi ülkemizin medarı iftarı her yerde temsil ediyor kız bizi."dedi Aras.

"Evet benim karım.Baba hadi gidelim bizde şu sözleşmeyi yırtıp atalımda bitsin."dedim.

"Sen git benim ufak bir işim var yetişeceğim hem onlara güzel bir süpriz olur."dedi.

"Tamam ama geç kalma."dedim ve kalktım.

"Bende izlemek istiyoruum."dedi Aras.

"Tiyatroya gitmiyoruz Aras otur otur oturduğun yere."dedim.

Şirketten çıkıp Adayı aradım eve gitmiş olması lazımdı.

"Efendiim."dedi neşeli sesi.

"Napıyorsun bitanem."dedim.Sesi huzru veriyordu resmen.

"Gece ile oynuyoruz sen napıyorsun."dedi.

"Şirketten çıktım şimdi Yeraltına gidiyorum ordan çıkıp mekana geçeceğiz bizimkilerle ben geç gelebilirim yani beni bekleme uyu sen tamamı."dedim.

"Demesi kolay aklım sende uyuyamam ki.Sen yemek yedinmi?"dedi.

"Yedim şirkette bir şeyler sen yedinmi?"dedim.

"Yedim bende Gece ile oturuyoruz işte."dedi.

"Gelmek üzeriyim kapatıyorum şimdi uyumaya çalış Ada."dedim.

"Bakarız dikkat et kendine."dedi ve kapattı.

Yeraltına geldiğimde hemen hemen herkes gelmişti.İdris ve Hakanı bekliyorduk.

"Nasıldı İtalya tatiliniz son günleriniz az kaldı."dedi Ali.

"Öyle gezdik tozduk Ada hayat kurtardı görmüşsündür güzel zaman geçirdik."dedim.

"İyi ne güzel geçirin bakalım son günlerinizi."dedi Ali.

"Hı hı geçiriyoruz."dedim.

"Nerde kankaların işimiz gücümüz var."dedi Kerem.

"Gelirler birazdan."dedi Ali.

"Ahh kayınpedercim keşke birazcık kızına benzeseydin sende akıl denen şey yok valla yok.Adamlar arkandan ne işler döndürüyor kim bilir.Güzel piyon oluyorsun devam et."dedim alayla.

"Alinin çokmu umrunda ona para gelsin yeter şeref onur halsiyet hiç bir şey yok."dedi Berk.

"Berk Karakteri unuttun.En önemlisi adamda karakter yok."dedi Mert.

"Adam derken Mert buna adam falan demeyin ulan sana diyecek bir şey bulamıyorum hayvan desem hayvanları bile yavrularına sahip çıkıyor babalık yapıyor ama sen bunu bile yapamıyorsun."dedi Kerem.

"Kulaklarım çınlıyorr."diye söylene söylene girdi Hakan arkasındandan İdris sonrada bana baka baka Mete girdi.

"Kulaklarını sikiyim senin."dedim.

"Baban yaşında adamım aşk olsun Ayaz."dedi Hakan.

"Hala kendinize adam diyorsunuzya bende buna bitiyorum."dedi Kerem gülerek.

"Sen adammısın lan bak yanındaki adamın sana ne yaptığını hatırlamıyormusun ben hatırlatıyım sen burda yardım edin diye yalvarırken ne bok yiyorsan ye dedi şimde onn yanındasın adamlıktan bahsetme Keremcim."dedi Hakan.

Her bu konu açıldığında canım yanıyordu.Belkide en büyük pişmanlığımdı.

"KES LAN SESİNİ."diye bağırdım.

"Şşşt sakin Ayaz Aslan senin bu gerginliğin acaba boşanma tarihinin yaklaşmasımı."dedi Mete.Alayla güldüm.

"Mete bitanem canım benim sen boş hayallere kapılma tatlım benim."dedim gülerek.

"Hatırlatacağım bu laflarını.Ada ile yatağımızda sana fotoğraf atacağım."dedi Mete.Cümlesini bitirmeden yerimde kalkıp sinirle yakasından tutup kaldırdım ve duvara  yapıştırdım.

"AYAZ BIRAK."diye bağırdı Hakan ve beni çekiştirdi.

"ÇEKİL LAN."diye bağırdım.

"Ayaz."dedi Kerem ve yanıma gelip kolumu tuttu.

"Bırak bu günü maf etme."dedi Berk yanımıza gelip.

"KARIŞMAYIN."diye bağırdım ve Meteye yumruk atıp yere düşürdüm.Hakan beni tutumaya çalışıyordu.

"KURALLARIN DIŞINA ÇIKIYORSUN."diye bağırdı Hakan.

"KES LAN."diyip onuda ittirdim.

"Gel bakalım sakince duruyorsun burda."dedi Kerem ve Hakanı tuttu.Metenin yakasından tutup kaldırdım.

"BİR DAHA SÖYLE METE HADİ BİR DAHA SÖYLESENE."diye bağırdım ve bir yumruk daha attım.Hakan çırpınıyordu ama Kerem onu tutuyordu.İdris kalktı ayağa.

"Ayaz kuralları çiğnedin şuan."dedi İdris.

"SİKERİM KURALINIDA SİZİDE YETER LAN ALMAYACAKSINIZ ADINI AĞZINA."diye bağırdım.

"Kuralları bozuldu."dedi Ali.

"Kuralların bozulduğu falan yok.Mete Yerlatından değilki ahanda bunun iti işte."dedi Mert Hakanı göstererek.

"Aynen öyle isterse öldürür istersen döver."dedi Berk.

"Güzel fikir."dedim ve belimden silahı çıkardım.

"Berk çenene tüküreyim senin."dedi Kerem.Silahı anlına dayadım.

"Evet son bir sözün varmı."dedim.

"AYAZ SAKIN SANA YEMİN EDERİM SOYUNU SOPUNU KURUTURUM SAKIN."diye bağırdı Hakan.Kapı gürültülü bir şekilde açıldı.

"AYAZ."diye bağırdı babam ve hızla yanıma geldi.

"Bırak şunu."dedi.Hayır anlamında kafamı salladım.

"BIRAK DEDİM SANA."diye bağırdı.

"BU SEFER OLMAZ BABA."diye bağırdım.Babam kulağıma yaklaştı.

"Bu akşam çok güzel şeyler olacak Ayaz içine etme bana güven ve bırak şunu."dedi babam kulağıma.Bir Meteye bir babama baktım  ve Meteyi yere ittirdim.

"Bu iki oldu elimden kurtuldun üçüncü olamaycak."dedim ve yerime oturdum.

"Herkese yerine oturdun ve sakin olsun."dedi babam.

"SENİN OĞLUN NAPTIĞINI SANIYOR EMRE NE DEMEK OLUYOR BU İYİCE İPİNİ BIRAKTIN SAHİP ÇIK OĞLUNA."diye bağırdı Hakan.

"NE BİÇİM KONUŞUYORSUN LAN BABAMLA."diyip ayağa fırladım.Kerem ve Berk tuttular.

"Bir otur lan."dedi Kerem sinirle.

"Baban şimdi ağzının payını verir otur sen."dedi Berk.

"Benim oğlum hayvan değil ipleri yok ama sen oğlunun ipleri gevşek bırakmışsın sürekli ipin ucundan alıyoruz iplerini sıkı tut olacaklardan ben sorumlu değilim bir daha engel olmam oturur ağlarsın başında.O sesinin ayarı olsun yokse ben çok güzel ayarlarım yapmışlığım var biliyorsun dimi eski günlere döndürme beni."dedi babam oldukçe net bir şekilde.Gururla gülümsedim Hakan bir şey diyemedi ve oğlunun yanına çömeldi.

"Klas adam ya idolüüm."dedi Berk.

"Hala formda baban eskisi gibi."dedi Kerem.

"Bizde eski yeni kavramı yok neysek oyuz her zaman."dedim.

"Şimdi herkes otursun yerine söyliyeceklerim var."dedim babam ve masanın başına geçti.

"Vinç çağıralımmı Meteyi kaldırmak için."dedi Berk alayla.Aramızda gülüştük.Hakan Meteyi yerden kaldırıp otutturdu.

"Ayaz hep aynı yerlere çalışıyorsun be oğlum adamın yüzünde hep aynı yaralar var biraz başka yerlerine çalışsana."dedi Kerem.

"Yakında yüzü görünmeyecek haberi yok."dedim alayla.

"Kerem Ayaz tamam."dedi babam.

"Evet Emre seni dinliyoruz."dedi İdris.

"Yoksa oğlunla kızımın boşanma konusunumu konuşacağız."dedi Ali.

"Heeeh ağzın bal yesin canım dünürüm."dedi babam ve dosyayı açtı içinde kağıt çıkardı.

"Bu kağıt parçasını hatırlarmısın Ali yaklaşık 6 ay önce geldin yanıma senin oğlun kızımın namusunu kirletti dedin bende kız babasıdır dedim evliliği kabul ettim ve Ayazda ettirdim ama senin derdin kızın değilmiş sen baba değilmisin bırak babalığı sen insan değilmişsin.Ama iyikide evlendirmişisz belkide hayatında yaptığın en doğru şeyi yaptın onları evlendirerek."dedi babam.

"Ne diyorsunEmre."dedi Ali.

"Diyorumki sözleşme falan yok bitti."dedi babam ve kağıdı dörde böldü sonrada suratına attı.

"Ada ve Ayaz boşanmayacak sen ve arkadaşların Ada dan uzak duracak o artık tamamen bir Aslan onu kılına zarar gelsin yakarım burayı."dedi babam.Biz keyifle onların değişen suratlarını izliyorduk.

"Keşke mısır alsaydık."dedi Berk.

"Çekirdekte olurdu."dedi Mert.Ali bir anda ayağa fırladı.

"SÖZLEŞMEYİ YIRTAMAZSIN."diye bağırdı.

"Yırttım bile benim böyle bir hakkım vardı ve yaptım."dedi babam.

"ADAYI ASLA SİZE BIRAKMAM O BENİM KIZIM."diye bağırdı.Hakan ve İdris birbirlerine imalı imalı bakıyordu.

"Senin kızındı geçmiş zaman şuan soyadı Aslan senin babalığını bile kabul etmiyor kızın artık benim kızım kusura bakma Alicim Adayı sana bırakmıyoruz."dedi babam.Keyifle arkamay yaslandım.

"Baba bir şey yap."dedi Mete.Hakan Meteye ters bir bakış attı.

"Birilerin hayalleri çok çabuk suya düştü kıyamam."dedim alayla.

"Emre böyle anlaşmadık biz hainlik yapıyorsun."dedi Ali.

"Hainliği yapan sensin şuan hangi tarafta olduğunu görüyoruz e napalım sevmiş çocuklar birbirlerini sevenlerin arasına giremem."dedi babam alayla.

"SİZE YEMİNİM OLSUNKİ ADAYI ÖLDÜRÜRÜM CESEDİNİ BİLE BULAMAZSINIZ."dedi Ali.

"Hadi bir dene hadi ona 100 metre bir yaklaş bakalım."dedim.

"GÖRÜCEKSİNİZ."diye bağırdı Ali.

"Görürüsüz kayınpederim."dedim gülerek.

"Toplantı bitti heralde kalkalım biz Ayazcım mutluluklar dikkat et Adaya bir gün valizle kapının önünde bulma sağındakinden azcık akıl al tecrübeli o."dedi ve kalktı İdris.Kerem yumruğunu sıkıyordu.

"Biz zaten mutluyuz İdrisçim.Sende fazla hayal kurma çünkü o kadar ömrün olmayacak."dedim.Kerem ayağa kalktı ve İdrise doğru ilerlemeye başladı.

"Kerem."dedim ve peşinden kalktım.

"Kerem yapma oğlum."dedi babam.

"Sakin olun bir şey yapmaycağım."dedi Kerem sakince ve İdrisin karşına geçti.

"Bana yaşattığının acısı senden çıkıcak ben sadece senin için yaşıyorum seni öldüreceğim gün için yaşıyorum çok az kaldı çok az.Ayrıca bana yaşattığını başkasına yaşatmanada izin vermeyeceğim.Hepinize söylüyorum bu dörtlü varya bu dörtlü asla bozulmayacak istediğiniz şeyi söyleyin aramızı bozamayacaksınız ve sonunuz bizim elimizden olacak."dedi Kerem bizi göstererek.

"Öylemi görelim bakalım."dedi İdris.

"Ada yı sana bırakmam."dedi Mete.

"Ne diyon oğlum sen elimdemi kalmak istiyorsun sen ne arsız bir şeysin."dedim sinirle.

"Bırak konuşsun dursun."dedi Berk.

"Biraz daha konuşursa kafasına mermiyi yiyecek haberi yok."dedim.Hakan Metenin kolundan tutup kalktı.

"İyi akşamlar beyler görüceğiz hadi Ali."dedi Hakan.

"Oturn bitti demedim."dedi babam.

"Şov izleyecek vaktimiz yok."dedi İdris.

"Şov mu hiç tarzım değil.Şimdi size harika bir süprizim var kimsenin haberi yok lütfen oturun artık son perdeye geldik."dedi babam.Kerem Mert ve Berk bana baktılar.Bilmiyorum derecesinde dudaklarımı büzdüm.Hepimiz tekrar yerlerimize oturduk.

"Çok önemli bir misafirimiz geldi lütfen yanında saygısızlık yapmayın diceğim ama yapamazsınız zaten."dedi babam.Hepimiz birbirimize bakıyorduk.

"Baba ne oluyor."dedim.Babam bir şey demeden kapıya doğru gitti.

"Benim adım Berkse Emre Amcanın bomba bir süprizi var."dedi Berk.

"Adayı falanmı getirdi."dedim kısık sesle.

"Ne alakası var niye getirsin ne işi var burda."dedi Kerem.

"Kimi getiricek o zaman."dedim.Kapı gürültülü bir şekilde açıldı önce babam gülümseyerek girdi arkasından 3 tane takım elbiseli elinde silahla adam girdi.

"Ciao ragazzi."(Selam beyler)Gelen Diegoydu bana gülümseyerek içeri girdi arkasında üç koruma daha gelmişti.Herkes şaşkınca birbirine bakıyordu.

" Benvenuto, piacere di vederti."dedim gülümseyerek.(Hoşgeldin seni görmek güzel.)

Diego masanın başına oturdu.Sağ tarafına babam sol tarafınada bir adam oturdu.

"Ayaz ne oluyor."dedi Kerem.

"Haberin varmıydı?"dedi Berk.

"Bilmiyorum haberim yoktu ama güzel şeyler olacak gibi."dedim gülümseyerek.

"Parli italiano?"dedi Diego.(İtalyanca bilen varmı?)

" Non credo, ma lasciami chiedere."dedim.(Hiç sanmıyorum ama bir sorayım.)

"İtalyanca bilen varmı babam ve ben hariç."dedim.Kimseden ses çıkmadı.

"Solo io e mio padre."dedim.(Sadece babam ve ben)

"Okay, let me speak English, the translator will translate for those who do not understand."dedi Diego.  (Tamam ingilizce konuşayım anlayan anlar anlamayana çevirmen çevirir.)

İdris Hakan Ali ve Mete karşımızda oturuyordu ve suratları renkten renge giriyordu bu akşam çok keyifli olacaktı.Babama bakıp kocaman gülümsedim oda bana göz kırptı.Diego İngilizce konuşuyordu çevirmenide onunla aynı anda çeviriyordu.

"Beni gördüğünüze pek sevinmediniz sanırım.İstanbula gelmeyeyli uzun zaman olmuştu ziyaret etmek istedim ve sizlerle bazı şeyleri konuşmak istiyorum."dedi çevirmen.(Arkadaşlar çeviri ile uğraşmak istemedim o yüzden çevirmen kattım araya)

"Şimdi açık konuşmak gerekirse buraya gelmemin sebebi başka bir kaç usulsüzlük duydum bunlarla ilgilini konuşmak istiyorum.Ayaz İtalyaya geldiğinde kurallar olmasına rağmen eşini kaçırmışsınız ve bu kurallara aykırı"dedi çevirmen.

"Benim kızım kaçırma falan yok."dedi Ali.İdris alttan dürtükledi Aliyi.Çevirmen dediğini Diegoya.

"Adanın soy ismi Aslan ne zamandır babalar kızlarını aç ve sussuz bırakıyor."dedi çevirmen.Diego odaklanmış bir şekilde Aliye bakıyordu.Ali ağızını açıcakken bu sefer Hakan susturdu.

"Anlaşılan sizde eşe saygıda kalmamış en zayıf noktam kadınlardır onlara zarar gelmesi en son isteyeceğim şeydir.Siz rahat durmayacak gibisiniz hepiniz hakkında dünyanın her yerinden bilgi aldım ve nasıl insanlar olduğunu çok iyi biliyorum."dedi çevirmen.Diego derin bir nefes aldı.

"Normalde ülke içindeki meselelere karışmam ama sanırım burda işler çığırından çıkmış o yüzden kendimde böyle bir hak görüyorum.İkinci bir emre kadar Yeraltının kontrolü Ayazda."dedi çevirmen.Gülümsedim.

"Olmaz."dedi İdris.

"Tek bir kişi yönetemez bizimde söz hakkımız var."dedi Hakan.

"Kızımı onlara bırakamam."dedi Ali.Çevirmen bunları çevirirken Diegonun kaşları çatılıyordu.

"Eğer durumu kabul etmiyorsanız derhal terk edin burayı burasıda dahil ülkelerdeki bütün Yeraltılar benden sorumlu bu zaman kadar karışmamam hataydı.Ayrıca kızın falande diyip durma özellikle gözüm senin üstünde."dedi çevirmen.Diego Aliye kurulmuştu ve çok sinirli bakıyordu.

"Ayaz tek başına nasıl yönetecek."dedi İdris.

"Daha önce babası yönetmişti şimdi Ayazda yönetir he yönetemezse sözüm olsun onuda alırım bu görevden."dedi çevirmen.Kimseden ses çıkmıyordu.

"Eğer Ayazın sözünden çıkarsanız Ayazdan önce sizi ben öldürürüm.Mete kim?"dedi çevirmen.

"Şu ağızı yüzü bozuk olan."dedi Berk.Diego ona döndü.

"Mete ve Ali özellikle size söylüyorum Ada dan uzak duracaksınız.O kıza bu zamana kadar yaşattıkların yeter daha fazla bir şey yaşatamayacaksın eğer bir şey duyarsam kendi ellerimle öldürürüm."dedi çevirmen.Diego konuştukça bizim içimiz rahatlıyordu.

"Şimdi olayı toparlıyım çok vaktim yok gidip dinleneceğim.Yeraltının sorumlusu Ayaz istediği kuralı koyar adil olmak şartı ile tabiki sizde ona uymak zorundasınız.Bir usulsüzlük olursa Ayazı görevden alacağım.Kuralların dışına çıkanı Ayazın öldürme yetkisi vardır.Şimdi itirazı olan varmı?"dedi çevirmen.Kimseden ses çıkmadı.

"Bende öyle düşünmüştüm şimdi ben otele gideceğim siz oturun ve yeni kuralları koyun Ayaz sen gelirmisin benimle."dedi ve kalktı Diego.

Babam ben Diego ve adamları çıktık ordan.

"Non so cosa dire Grazie mille Diego."dedim.(Ne diyeceğimi bilemiyorum Diego çok teşekkür ederim.)

"Non c'è bisogno di ringraziarti. Dopo che te ne sei andato, ho raccolto alcune informazioni su questo posto e ho deciso che dovevo intervenire qui. Ho amato molto l'isola e non voglio che mia moglie provi quello che ha passato."dedi Diego. (Teşekküre gerek yok siz gittikten sonra burası ile ilgili biraz bilgi topladım ve buraya müdahale etmem gerektiğine karar verdim.Ada yı çok sevdim ve eşimin yaşadığı şeyi yaşamasını istemiyorum.)

"Ti ringrazio davvero di tutto, quando torni, visitiamo Istanbul domani."dedim. (Gerçekten teşekkür ederim her şey için ne zaman döneceksin yarın İstanbulu gezelim)

"Sono qui per un paio di giorni."dedi.  (Bir iki gün burdayım.)

"Allora ci vediamo domani."dedim. (O zaman yarın görüşelim.)

"Va bene, rilassati."dedim. (Tamamdır kolay gelsin)

Diego ile el şıkıştık babam ve Diego gittikten sonra derin bir nefes alıp içeri girdim.Bu çok güzel olmuştu uzun zamandır istediğim bir şeydi ve bu işin üstesinden gelebileceğinden emindim.İçeri girdiğimde hararetli bir tartışma vardı gidip baş köşeye oturdum.

"Evet herkes duyması gerek şeyi duydu sanırım değilmi bir itirazı olan varmı?"dedim keyifle.

"Nasıl becerdin nasıl adamı kandırdını merak ediyorum."dedi İdris.

"Kandırma falan yok adam burayı araştırmış ve gelip gerekeni yaptı."dedim.

"Şunlara bak renk renk oldunuz.İdris biraz morarmış gibi Hakan  kızarmış Ali kızarmış morarmış.Mete zaten ağlamaya başlar birazdan."dedi Berk gülerek.

"Şimdilik o koltuğun tadını çıkar çünkü orda kısa bir süre oturacaksın."dedi Hakan.

"Komik insan."dedim gülerek.

"Her şeyi çok güzel kurgulamışsın afferim sana ama illaki burdaki kurallar değişicek o zaman göreceğim seni Adayı nasıl elindne alacağımı göreceksin."dedi Ali.Kahkaha attım.

"Bu gün herkes çok komik.Ne olursa olsun Adayı sana vermem.Adayı alabilmen için beni öldürmek gerekiyor ki ben ölsem arkamda  bir sürü insan var sen Adayı unut Ali."dedim ve Meteye döndüm.

"Sana diyecek sözüm bile yok şimdi kuralları tek başıma koyacağım sizde paşa paşa kabul edeceksiniz.Bütün kurallar geçerli sadece Aileye ve Yeraltın herhangi birine zarar vermek yok tek yeni kural bu.Herkes her hafta toplantıya gelip durumları konuşucak bir sorun çıkarsa bana haber verilicek aranızda işler döndürürseniz ve kulağıma gelirse olacakalrından ben sorumlu değilim.Şimdi bir kere daha en önemli maddeyi tekrar ediyorum.Ada ve Asya başta olmak üzeri ailemizden her hangi birine zarar veremezsiniz anlaşılmadıysa bir kerede daha anlatıyım."dedim.Kimseden ses çıkmadı.

"Anlaşılmayan bir şey varmı yada itirazı olan diceğim olamaz zaten artık benden habersiz kuş uçmayacak."dedim ve ayaklandım.

"Herkesin hayalleri suya düştü galiba artık hayalleriniz hayal olarak kalmaya devam edicek herkese iyi akşamlar."dedim.

"Tek bir hata Ayaz ufacık bir hatana bakar her şey ona göre dikkat et."dedi İdris.Güldüm.

"Hata yapmak pek tarzım değil."dedim.

Ali Hakan Mete ve İdris bir şey demeden kalktı sonra diğerleride kalkıp gitti.

"Oğlum ne oluyor lan."dedi Kerem.

"Karşınızda saygı duruşuna duralımmı Ayaz Bey artık patron sayılırsınız."dedi Berk.

"Nasıl oldu bunlar şimdi."dedi Mert.

"İnanın bilmiyorum babammı konuştu araştırdım dedi falan yarın beraber olacağız bir konuşayım onunlada babamlada sonra mekanda buluşuruz yada bize gelirsiniz bakarız şimdi eve gitmem gerek karım bekler."dedim keyifle.

"Şuna bak nasıl mutlu."dedi Berk.

"Her bir anda yoluna girdi nasıl mutlu olmıyım oğlum."dedim.

"Her şeyin bu kadar çabuk yolan girmedi garip ama güzel."dedi Kerem ve omuzuma vurdu.

"Bir ağzını hayra aç Kerem."dedim.

"Bakma Kerem hep kötüsünü düşünür hadi git sen sen karının yanına."dedi Mert.

"O zaman ben kaçar size iyi akşamlar."dedim ve keyifle çıktım.


Bu bölüm bu kadar diğer bölüm görüşürüzz..
-Diğer bölüm Perşembe .

Continue Reading

You'll Also Like

36.1K 1.2K 29
Evleniceksin dedi babası sertçe. Belki de Nazlının hayatını yıkan tek kelimedir bu. Hayır diyebildi sadece çok tiz çıkan sesiyle. Babası yine sertçe...
ZEMHERİ By yudumsucan

General Fiction

121K 5.6K 14
Zemheri babası tarafından zorla evlendirilen bir kızdı. Akay ona yıllarca aşık bir adamdı. Zemheri Akay'ı sevecek mi?
Kayıp Parça By Rabikce

General Fiction

108K 8.7K 16
Balım. Kalabalık bir ailenin en küçük üyesiydi. Babasının göz bebeği, abilerinin prensesi. Ancak annesinin hataları yüzünden hayatı bir anda değişti...
93.4K 2.9K 32
Siyah ve gri karışırsa ne olur? Ve siyah gri olana dek karışmaya devam etti. Beyaz duruluğunu yitireceğini bile bile savaşından vazgeçmedi. Duru ve...