Dünkü makale de insan saçlarının kişiliğe yansımasını aktarmıştık.
Bugün ise tümevarım yapmaya çalışacağım, yani insan kimyasındaki her bir bileşen atalarımızdan aldığımız genlerin ürünüdür, bunlar vücut çeşitliliğinin yanı sıra davranışsal tutum ve reaksiyonlar gibi çok geniş yelpazede atalarımızın ilkel beyinle düşünüp yaptıklarını günümüzde de yaşıyoruz..
Bugün travmalarla ilgili bir şeyler paylaşacağım, tabi bunu beden diline bağlamak içinde gözlerimizin altında ki şişliklerden yola çıkarak gelişme ve sonuca ulaşacağız,
konunun sonunda bazı travma ve blokajları kaldırınca kafanızdaki problemlerin nasıl sonlanacagina tanık olacaksınız!...
Şimdi bu göz altı torbalariyla ilgili kalıtımsal ve yaşam bulgularını degerlendirebilecegimiz notları paylaşacağım.
Gözaltında oluşan torbalar Çin yüz okuma kültüründe akıtılmayan gözyaşları olarak bilinir, yani ağlamazsanız duygularınızı dökmez dile getirmezseniz göz altlarında torba oluşur!
Ayrıca sağ göz altı sosyal, sağ taraf içsel kişisel dünyamızı betimler..
Peki çocuklarda yada rutin olarak ağlayan kişilerde de gözaltı torbaları olanlar nolcak diyeceksiniz! Bu kişiler öncelikle duygularını içine atıyor olabilir, hatta, az ağlıyor diyebilirim, bununla beraber bu, aileden aktarılmış genler de olabilir...
Bazı karakterler anne babadan, onların anne babasindan, hatta atalarimizdan aktarılır,..
Ee atalarımızdan aktarılmışsa gözlerdeki şişlik ne yapsın, mesele aktarılan genlerle ilgiliyse o zaman bu torbalar da kalıcı diyebilirsiniz!...
Peki düzelebilir mi normal hale nasıl gelir? elbette bu durumlarda öncelikle dostlarınızla, eşiniz, arkadaşınızla konuşmalı duygularınızı dile getirmeli hatta ağlamalısınız:(
Yine de çözüm olmazsa en yakınınız ile konuşun yukarıda yazdıklarım onlar içinde geçerli, duygu aktarımı ve duygu boşaltımı yapmaları gerekiyor! Hangi konuda olursa olsun blokajlar genlerle sonraki nesillere aktarılır...
Genetik aktarimları iptal etmek için en yakın yada uzak kişilerin
Yani atalardan gelen sıkıntıları kaldirmak için= affetmeli, bırakmalı, bağışlayıp kin, keder, ıstırap kenara atılmalı, imkansız da olsa konu üzerinde çalışılıp mesele (cinsel utanma, değersizlik, ayrılık, utanç...) her ne olursa olsun
serbest bırakılmalı..
Burada başarısız olunursa, travma kokeni ebebeynler ile çalışılmalıdır! Ne alakasi var diyebilirsiniz, fakat sizden evel duygularınıza tanik olan gizli yada aşikar; belki unutulmaya yüz tutmuş ve size de aktarılmış travmalar gözden geçirilir ve ilgili kişiler bu duyguları serbest bırakarak af ederse bırakın gözaltı torbalarını, birçok şikayet ettiğiniz hastalıktan, Takıntı, dertten tutunda, deri rahatsızlığına, psikolojik meseleler den, iç hastalıklarına kadar biir çok rahatsızlığın içerideki kodlarla ilgili olduğunu farkedince
kurtulduğunuzu da farkedeceksiniz..Bir şeyin köküne inerseniz dalları, yaprakları ve asıl onemli olan meyveleri canlandırırsınız ve sağlıklı hale getirirsiniz zira
Ağacın kökleri meyveden bağımsız değildir...
Mutlu yarınlar efendim ...