Beş Heceliler

Galing kay defnesztn

3.6K 444 1.8K

"Her şeyi biliyormuşsun Rüzgar!Her şeyi!Ama susmuşsun!Ya neden ya?!Neden söylemedin bana daha önce?!" Sesim... Higit pa

Bölüm 1'
Bölüm 2'
Bölüm 3'
Bölüm 4'
Bölüm 5'
Bölüm 6'
Bölüm 7'
Bölüm 8'
Bölüm 9'
Bölüm 10'
Bölüm 11'
Bölüm 12'
Bölüm 13'
Bölüm 14'
Bölüm 15'
Bölüm 17'
Bölüm 18'
Bölüm 19'
Bölüm 20'
Bölüm 21'
Bölüm 22'
Bölüm 23'
Bölüm 24'
Bölüm 25'
Bölüm 26'
Bölüm 27'
Bölüm 28'
Bölüm 29'
Bölüm 30'
Bölüm 31'
Bölüm 32'
Bölüm 33'
Bölüm 34'
Bölüm 35'
Bölüm 36'
Bölüm 37'
Bölüm 38'
Bölüm 39'
Bölüm 40'
Bölüm 41'
Bölüm 42'
Bölüm 43'
Bölüm 44'
Bölüm 45'
Bölüm 46'
Bölüm 47'
Bölüm 48'
Bölüm 49'
Bölüm 50'
Bölüm 51'
Bölüm 52'
Bölüm 53'
Bölüm 54'
Bölüm 55'
Bölüm 56'
Bölüm 57'
Bölüm 58'
Bölüm 59'
Bölüm 60'
Bölüm 61'
Bölüm 62'
Bölüm 63'
Bölüm 64'
Bölüm 65'

Bölüm 16'

63 10 21
Galing kay defnesztn

Yakınlaştık ama yanlış anlamamalıydık

8 Mart'tayız şu anda ve okulun konferans salonuna bir kadın ve erkek gelip seminer düzenledi bu seminer bütün dersleri kapladı.

Eve gidecekken Ateş'in ensesine parmağımı dokundurdum.

"Senin elini s-"

Beni gördü.

"Güneş."

"Söyle söyle içinde kalmasın."

"Ya bir sal beni artık."

"Allah Allah,sen benim kankamı elimden alırken iyiydi ama dimi?!"

"Sen Rüzgar'ı aldın da ses etmedik biz."

"Ben mi aldım Rüzgar'ı?"

"E yani."

"Ne oluyor burada?"

"Ay al şu sevgilini başımdan."

"Bak ya."

"Ne oldu Ateş?"

Ateş geçen diyalogları anlattı.

"Ha,anladım,neyse bebeğim."

"Söyle gülüm."

"Kadınlar günün kutlu olsun."

"Eyvallah."

Saye ile sarılıp ayrıldık ve ben eve geçer geçmez uyudum.

***

Kalkıp kitap okudum ve YouTube hesabıma video atıp evde öyle dizi izlemeye başladım,ta ki telefonum çalana kadar.

Telefonu açıp kulağıma götürdüm.

**Alo Güneş?**

**Efendim Rüzgar?**

**Hadi hazırlan.**

**Neden?**

**Hadi.**

**İyi,tamam.**

Kalkıp hazırlanmaya başladım ve siyah bir tayt ile siyah kapüşonlu bir sweatshirt giyip her zaman ki makyajımı yapıp,her zaman ki takılarımı takıp kaban ve çantamı alıp Rüzgar'a yazdım.

*Güneş*:Hazırım ben.

*Rüzgar*:Tamam,aşağıya gel.

Anahtarımı alıp aşağıya indim ve Rüzgar'ın yanına gidip arabasına bindim.

"Sür bakalım şoför."

"Hay hay leydim,nereye?"

"Götür beni gittiğin yere."

Birlikte gülüp bir kafeye gittik ve kurabiye ile White Chocolate Mocha söyleyip konuşmaya başladık.

"Bu arada kadınlar günün kutlu olsun."

"Teşekkürler."

"Ya Güneş."

"Evet?"

Boğazını temizledi ve bana baktı...

"Bana kitap önerir misin?"

"Tabi,nasıl bir kitap istiyorsun?Fantastik,dram,romantik?"

"Ya öner işte."

Ona okuduğum birkaç kitabı önerdim ve o da telefonunu bana verip bir kitap sitesine girdi ve söylediklerimi sepete eklettirdi.

Ödemesini yapıp telefonu eline verdim ve yüzümde aptal bir gülümseme ile ona baktım.

"Sağ ol."

"Ne demek."

Konudan konuya atladık.

Onunla konuşmak,gülmek gayet güzel bir şeydi.

Arada bir gözüm dudaklarına kayıyordu ve bu derin derin nefes almama sebep oluyordu.

"Hey daldın gittin."

Gözlerimi ona çevirdim.

Birlikte kalkıp onun arabasıyla eve doğru yol aldık ve ışıklarda durduk.

Rüzgar'a bakıp derin bir nefes aldım.

"Ne oldu?"

"Hiç,hiçbir şey."

Evimin önüne geldik.

"Aslında,seni bir yere götürmek istiyorum."

Yolu tarif ettim ve daha az insanın olduğu bir kafeye geldik.

"Güzelmiş burası."

"Öyledir."

İki çay söyleyip tekrar koyu bir sohbete daldık.

"Rüzgar,birinin ara sıra gülüşünü,gözlerini falan düşünürsen ne olmuş olur?"

"Yanmış olursun."

"Nasıl?"

"Kim bu şanslı çocuk?"

"Hiç."

"Öyle olsun bakalım."

Yarım saat kadar oturup tekrar ışıklarda bekledik

"Güneş?"

"Hm?"

Bana yaklaşıp dudaklarıma baktı,o kadar ama o kadar yakındık ki...

Nefesi dudaklarıma çarpıyordu...

Tabi kalbim zaten şu an coşkulu coşkulu atıyordu...

Tam gözümü kapatacakken korna çaldı ve o güzel an bozuldu.

Eve kadar konuşmadık...

Ama eğer ki sormazsam içimde kalacaktı.

"Rüzgar az önce olan şe-"

"Hataydı...Kusura bakma,saçmaydı...Yanlış anlama...Unut onu...Git artık."

Kafamı salladım ve kemerimi çözdüm.

Yok mu çekip öpmen?

Diğer Güneş'e tek bir cevabım vardı.

Yok.

Çekip öpmem,yok.

"Görüşmek üzere."

"Hı hı."

Arabadan inip apartmana girdim ve apartmana girdiğimde arabasının sesi geldi.

Gözüm dolmuştu ve yutkunup evime çıktım,salona geçip koltuğa oturdum.

Ona karşı bir şeyler hissediyormuşum...Bunu anladım.

Tam öpecekti beni...

Sonra ise unut dedi.

Biz bugün yakınlaştık onunla,öpecekti beni ama,yanlış anlamamamı söyledi.

Kalbimi acıttı bu.

Kolay mıydı ki unutmak?

Ona karşı bir şeyler hissederken hem...

Daha yeni ilişkiden çıktın,şimdi ne sevmesi?

Diğer Güneş kafamın içinde ayrı dönüyordu,ama ben Berk ile ayrılalı iki ay olmuştu,iki ay oldu ve biz Rüzgar ile sayamayacağım kadar aynı ortamda bulunduk,sayamayacağım kadar buluştuk.

Bir hafta da,bir günde insanlar unutup yeni sevgili yapıyor,bazıları sevgilisi varken bile sevgili yapıyor...

Ona karşı içimde böyle değişik ve yoğun bir his varken,nasıl göz ardı edebilirdim ki onun bu yaklaşmasını?

.

.

.

Rüzgar'a bu bölüm tepkileriniz ne?

Güneş...

Kalbi şu an kırık kızım...

Yeni bölümde görüşmek üzere,esen kalın🖤

Ipagpatuloy ang Pagbabasa

Magugustuhan mo rin

25.4M 906K 78
♌ İNTİKAMDAN DOĞAN TUTKULU BİR AŞK ♌ Küçük yaşta anne ve babasının ölümüne şahit olan acımasız genç bir adam... Edim Demiray. Daha on sekizinde uyuş...
653K 50.1K 48
Sonunun uçurum olduğunu bildiğim bir sokak vardı ve benim tek hayalim o uçuruma kavuşmaktı. genelkurgu#2 (23.07.2020) gençkurgu#2 (20.09.2020) Başlam...
47.2K 4.6K 46
Geçmişinin boşluklarında süzülen bir kız. Geçmişindeki kızın varlığına ihtiyacı olan bir erkek. Ve geçmişin reenkarnasyonu olan bir aşk. Ne kız hatı...
1.4K 125 28
Afra ve Özgür'ün hikayesine hoş geldiniz..