Özel Bölüm: Nazlı & Özgür

13.5K 1.1K 293
                                    


Nazlı makyajını tamamlayıp saçlarını son kez düzelttikten sonra oturduğu ayna karşısından kalkıp kendisine bakmak için boy aynasının karşısına geçti bu sefer. Straplez kesim elbisesi vücudunu sarıyor ve kalçalarından aşağı açılarak yere kadar uzanıyordu. Arka kısmında kısa bir kuyruğu vardı ve Nazlı bunu denerken fazla kaçmasından endişeliydi ancak ten rengine çok yakıştığı ve kızlar da bayıldığı için alırken bulmuştu kendini. Küt kesim saçlarını serbest bırakmış, boynuna da babasının geçen sene hediye ettiği kolyeyi takmıştı. Hazırdı.

Eline çantasını alıp evden çıkarken ailesine çıktığını haber verdi. Onlar daha sonra arkadan geleceklerdi. Merve zaten çoktan İklim'in yanındaydı ve Selen'le kendisi de erkenden arkadaşlarının yanında olacaklardı. Arabaya bindiğinde telefonunu çıkarıp Selim'e kısa bir mesaj attı.

Nazlı: Erken çıktım ben. Sen geldiğinde bana haber verirsin girmeden.

Kemerini takıp arabayı çalıştırdığında cevap gelmişti bile.

Selim: Merak etme, senin koluna girmeden adım atmam içeriye.

Nazlı mesajın sonundaki emoji gibi sırıtırken telefonu kapatıp yan koltuğa bıraktı.

Geçen gün İklim'e sürpriz yapıp onu öğle yemeğine çıkarmak için şirketine gittiğinde Selim de kendilerine katılmıştı ve üçü beraber eğlenceli bir saat geçirmişlerdi. Yemeklerini bitirip kahvelerini içerken İklim onu düğününe davet etmişti ve ne ara konunun kendisine geldiğini anlamadan telefon numarası alışverişi yaparken bulmuştu kendini. İklim de işine geldiğinde az fena değildi bu konularda. Zehri salıp köşesine çekilmiş ve keyifle kahvesini içmişti. Onun da en az kendisi kadar Özgür'e öfkeli olduğunu biliyordu.

Açıkçası Selim'in kendisiyle ilgilendiğini, flört ettiğini hiç düşünmemişti. Tamamen arkadaşçaydı konuşmaları. İklim'e nasılsa, kendisine de öyle olduğunu gözlemlemişti. O yüzden onunla konuşurken kendini rahat hissetmiş ve Özgür meselesini anlatmıştı.

Düğüne birlikte katılmaya karar vermişlerdi vermesine ama Nazlı onu kullanmış gibi olmak istemiyordu. Bunu daha söylemeden, Selim aklını okumuş gibi "Kullan beni," demişti. "İliğimi, kemiğimi sömür kızım. Başka türlü aklımız başımıza gelmez bizim. Şansı biraz zorlamak gerek."

Nazlı her ne kadar dışından, "Ne düşündüğü umurumda değil," dese de içten içe gidişinin Özgür'de biraz olsun etkisini görmek istiyordu. Onun kendisine geri döneceğini ya da kendisinin dönmesi için en ufak bir ışık yakacağını bile düşünmüyordu ama en azından içini soğutmak istiyordu. Ayrılan kendisiydi evet ama ayrılma sebebi onun uzaklaşmasıydı. Kendinden emin olmayan bir adam kendini de, karşısındaki kadını da mutlu edemezdi. Çok beklediğini düşündüğü ilişkisi aslında erken bile başlamıştı. Tam zamanı gelmeden bir ilişkiye başlamak, aileleri işin içine katmak büyük hataydı. Aklı başına gelmişti gelmesine ama biraz geç olmuştu.

Kızlara da Özgür'ün umurunda olmadığını söylese de deli gibi merak ediyordu onu. Kendisini düşünüyor mu, gece olup da yalnız kaldığında o da bok gibi hissediyor mu bunları merak ediyordu. En çok da hayatında biri var mı, şimdi yoksa da kolayca birini alabilir mi bunu merak ediyordu. Eğer öyle bir şey olursa yapabileceği hiçbir şey yoktu. Sadece seyirci kalır ve acısını kendi içinde çekerdi. Düşüncesiyle bile göğsü sıkıştı. Şimdiden bunu düşünmeye gerek yoktu, en azından bugün için es geçebilirdi.

Arabasını park edip omuzlarına ceketini attı ve indiğinde mekandan içeri girmeden önce derin nefesler aldı. Muhtemelen Özgür de erkenden gelip kardeşinin yanında olmak istemişti ve daha az insan varken onunla karşılaşmak için öncesinde temiz havaya ihtiyacı vardı. Elbisesinin kuyruğu yeri süpürmesin diye elinin ucuyla tutarak içeri geçti ve İklim'in hazırlandığı odanın ne tarafta olduğuna bakınmaya başladı. Orada çalışan bir görevliyle karşılaştığında kendisine yardımcı olduğu için ona teşekkür ederek gösterilen yöne doğru giderken beklenen gerçekleşmişti. Gecikeceğini düşünmek onun hatasıydı zaten.

USLANMAZ | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin