3.kişi bakış açısı:(yazardan demekten daha haWLi)
Draco, Harry, Ron ve Hermione koşarak içeri girdiler. Kız ise yatakta üstünde iki kat yorganla uzanmış tavanı izliyordu. Ayak seslerini duyunca kafasını çevirdi.
"Serina! Ben sana demedim mi orda uyuyakalma diye?"
Kız burnunu çekti ve güldü.
"Üzgünüm Ronnie. Ama Tessie'nin ceketi gerçekten de sıcacıktı."
Herkes gülmüştü. Draco hariç. Kız Draco'ya bakınca aklına balo geldi. Burnunun ucu ve kulakları kızardı. Saçları kulaklarını, yorganda burnunu kapattığı için utandığı belli olmuyordu.
"Ee, siz burda ne arıyorsunuz?"
Hermione bıkkınca konuştu:
"Sence balım? Tabi ki seni!"
Kız burnunu çekerek gülerken Harry yanına geldi.
"Az yana kay bende yatacağım yanına."
Kız bir an Draco'ya baktı. Sinirlendiği her halinden belli oluyordu.
"Harry ben üşütmüşüm sana da bulaşmasın."
"Bir şey olmaz."
Harry kızı dinlemeden kıvrıldı kızın yanına. Kız vücutlarının değmemesine özen gösterdi. Draco ise manzaraya dayanamayıp odadan çıkmıştı.
"Harry kızı rahat bıraksana!"
Hermione'nin sitemli sesi herkesi güldürmüştü.
"Ee neler kaçırdım? Anlatın bakalım Altın Üçlü."
4'lü gülüşerek konuşurken Draco ise sinirle bir o yana bir bu yana ortak salonda yürüyordu.
"Draco? Neden bu kadar gerginsin aşkım?"
Ses Pansy'e aitti. Draco ona döndü.
"Ne aşkımı? Ne diyorsun sen?"
Pansy Draco'ya daha çok yaklaştı. Ellerini boynuna sardı ve düşünür gibi yaptı.
"Hmm, hani öpüşmüştük ya sevgilim?"
Draco ağzını açacaktı ki ortak salonun kapısı açıldı. Pansy bunu fırsat bilip Draco'nun dudaklarına yapıştı.
"Ahaha, çok pardon aşk kuşları ama burası ortak salon. Kendinize bir oda bulun!"
Gelen kişi Helena'nın sevgilisi Richard'tı. Richard gülerek odadan çıktı. Draco ise Pansy'i sinirle ittirdi.
"Ne yaptın sen?! Şimdi bizi sevgili sanacaklar!"
Pansy dudaklarını büzdü ve Draco'nun cübbesinin yakalarını düzeltirken konuştu.
"Zaten öyle değil miyiz?"
Bu sırada Richard gülerek sevgilisinin yanına geldi.
"Ne oldu hayatım?"
"Draco ve sevgilisini öpüşürken bastım."
Helena arkadaşının hastane kanadında olduğunu biliyordu.
"Ne? Draco'nun sevgilisi mi varmış?"
"Evet, saçları küttü. İsmini hatırlamıyoru-"
"Pansy Parkinson mu?!"
Arka masadan onları duyan Gryffindor'lu bir kız hemen Slytherin'li arkadaşını dürttü.
"Duydun mu Draco'nun sevgilisi Pansymiş!"
"Ne bizim Parkinson mu?!"
Ravenclaw'lu bir kız da onları duyduktan sonra Hufflepuff'lı arkadaşını dürttü.
Kısa sürede tüm okul Pansy ve Draco'yu sevgili sanmıştı. Kız ise hastane kanadında olanlardan habersiz burnunu çekerek tavanı izliyordu.
Sabah:
Draco:
sAbAh LaNeT aLaRmIn SeSiYlE KaLkTıM.
Şaka.
Kalkar kalmaz üstümü değiştirip hastane kanadına gitmek gibi bir planım vardı. -Dı çünkü Pansy daha yatakhaneden çıkmadan koluma girmeseydi.
"Ne var Pansy?!"
"Ama sevgilim, neden bu kadar agresifsin? Uyuyamadın mı yoksa? Merak etme gece senin hararetini alırım bebeğim."
Koridordan geçerken söylediği bu cümle zaten olan fısıltıların artmasına neden olmuştu. Beni zorla yemekhaneye götürdü ve yanıma oturdu. Kolumdan hala ayrılmaması yetmiyormuş gibi, kafasını omzuma koymuştu. Dışarıdan bakan bir insanın bizi sevgili sanma ihtimali çok yüksekti.
O sırada büyük salonun kapısı açıldı. TEDAŞ Kafa, Portakal Kafa ve Dişlek gülerek içeri girdi. Tabii TEDAŞ Kafanın sırtında Serina vardı. Beni - ve bana sırnaşan Pansy'i - görünce gülüşü suratında donmuştu. Sonra tekrar kendine geldi ve kollarını Harry'ye daha çok sardı.
Pansy'i zorla kendi yerinden kaldırıp yanıma oturdu.
(alo mithat abi, ben diyorum bu bana kesin aşık.)
Pansy de yanımdaki Goyle'u kaldırıp yanıma yerleşti.
Dumbledore kürsüye çıkıp dönemin bitmesine az kaldığı hakkında bir şeyler zırvalarken ben çaktırmadan Serina'yı izliyordum.
Saçını özensiz bir şekilde toplamıştı. Sürekli burnunu çekiyor, arada sırada öksürüyordu ve rengi gerçekten solmuştu.
Pansy bana hala sırnaşırken Serina elindeki çatalı sinirle bıraktı ve bizim tarafımıza döndü.
"Vıcık vıcık aşkınızı başka bir yerde yaşasanız?"
Pansy Alayla sırıttı.
"Sen de Potter'la yaşıyorsun aşkını, biz bir şey diyor muyuz?"
Ben sinirden delirmek üzereyken Serina konuştu.
"Biz arkadaşız, ama sevgili olsaydık sizin gibi vıcık vıcık olmazdık buna emin olabilirsin."
Suratımın yandığını hissediyordum. Bir an gözümün önüne geldi. Potter ve Serina.. Iy Merlin korusun!
Serina masadan kalktı ve 3'lü ile birlikte büyük salondan çıktı.
-------------
Bruh...
Tedaş kafa
