Gizli Numara 1 -1-

794K 20.4K 9.3K
                                    


Gizli Numara, Epsilon Yayınları tarafından raflardaki yerini Mart ayının başında alacaktır. Bu yüzden ilk üç bölümden sonrası kaldırılmıştır.

Not: 30. Bölümden sonrası vardır, kitabın uzunluğundan dolayı iki kitap şeklinde basılacaktır bu yüzden 30'uncu bölümden sonrası teslim edilene kadar Wattpad'de yer almaya devam edecektir.

-1-

Herkesin bu hayattan yana birçok derdi vardı. Her öğrenci gibi benim de derdim okula gitmekti ve hiç sevmediğim bu eylem için sabahın köründe ayağa dikilmekti. Fakat bu da yetmezmiş gibi aileme verdiğim bir sözden dolayı kendime ek iş bulmuş ve okuldan sonra da orada çalışmaya başlamıştım.

Yani bu hayattaki derdim kendimce epeyce bir büyüktü.

Yatağımdan yuvarlanarak yere yapıştığımda hayattaki şansıma bir kere daha sövmüştüm. Bir zombiden farksız halde yatağımdan destek alarak ayağa kalktığımda başım otomatikman önüme düşmüş ve her sabah karanlıkta yürümekten alıştığım lavabo yoluna uygun adım yürümeye başlamıştım.

Odamdan çıktığımda ayağımın değdiği soğuk parkelerle birlikte ayak parmaklarım garip bir şekilde bükülerek tüm vücudumun gerilmesine neden olmuştu. Vücudumu garip hareketlerle büktüğümde zihnimi ele geçirmiş olan uykumdan neredeyse sıyrılmıştım. Birkaç büyük adımın sonunda tuvalete girdiğimde ilk gördüğüm şey kuş yuvasına dönmüş saçlarımdı. Saçlarımın bu garip halini görmezden gelerek yüzümü incelemeye başladığımda karşılaştığım baygın bakışlara burnumu kırıştırarak lavaboya eğildim ve yüzümü ılık suyla yıkadım.

Ilık su ile kendime gelemediğimi fark edince, suyun başlığını mavi kısma çevirerek soğuğa ayarladım ve yüzüme çarptığım ilk avuçta kendime geldim. Gözlerim iri iri açıldığında, artık saçımın bu garip halini görmezden gelmek imkânsız bir hâl almıştı. Ellerimi sarı ve kumral arasında garip bir tonda sıkışıp kalmış saçlarıma daldırıp biraz düzelttikten sonra çekmeceden çıkardığım tarağımla köklerinden sökercesine taramaya başlamıştım.

Sabahın köründe uyanmanın verdiği siniri saçlarımdan çıkardığımda, elektriklenmesini önlemek için saç spreyi sıkarak aynadaki son halime baktım. Çökük gözaltlarım ve biraz önce onları yolarcasına taramama rağmen güzel görünen saçlarım ile oldukça ironi bir tipleme yaratıyordum.

Aynada kendimi incelemeye bir son vererek hızlı adımlarla lavabodan çıktığımda ikinci durağım mutfaktı.

Mutfağa girene kadar üç defa esnedikten sonra dün akşamdan suyunu koyduğum çaydanlığı ocağa koyarak adeta bir kedi sessizliği ile annemle babamın odasına süzüldüm. Büyük bir sessizliğe büründüğümde nefes alışverişim yavaşlamış ve odadaki tüm sesleri duymaya başlamıştım. Uykusunda güzel rüyalar gören annemle babamı uyandırmak için birkaç saniye içinde zihnimde oluşturduğum hain planlarla pijamamın cebindeki telefonumu çıkartarak cam kırılma seslerini oynatma listemde hızla bulmuştum.

Parmağım oynat tuşu üstünde sabitlenip kalırken hızla ışığı yakarak, "Evde hırsız var!" diye ciyaklamış hemen ardından oynat tuşuna basıp telefonumu komodinin üstüne bırakarak odadan kaçmıştım.

Eğer o odadan hemen çıkmasaydım, annemin havaya dikilmiş kâkülleri ve babamın tek gözü açık, tek gözü kapalı haline katıla katıla gülmeye başlardım ve onlarda uykularından dehşetle uyandırılmanın verdiği tepkiyle hemen yanı başlarında bulunan komodinlerinin üstündeki her şeyi kafama geçirirlerdi.

Gülerek mutfağa girdiğimde, kahvaltı masasına bardak ve çatalları koymaya başlamıştım. Buzdolabına uzandığım sırada babam telefonumdan yükselen cam kırılma sesini durdurarak, "Kaç yaşında gelişimini bıraktın sen?" diye seslenmişti odasından.

Gizli Numara 1 + 2 (RAFLARDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin