BÖLÜM • 28

37.3K 1.1K 444
                                    

2 Hafta Sonra

"Aras! Kalk artık.",

Yatakta davar gibi yatmayı sürdüren kocama baktım. Uyuyunca çocuk gibi oluyordu.

"Aras!",

"İnci asla senin sesinden nefret edeceğimi düşünmezdim ama şu an en nefret ettiğim ses senin ki.",

Dediğinde kıkırdadım. Tüm gece boyunca şirketin evraklarını incelemekle uğraşırsa olacağı buydu.

"Hemen kalkmazsan Süleyman dedeye seni şikayet edeceğim.",

Dediğimde gözlerini açıp sert bakışlarla bana baktı. Ciddi olmadığını anlayabiliyordum ama onu bozmak istemiyordum.

Malikaneye taşınalı bir hafta olmuştu. İlk bir kaç gün alışmak o kadar zor gelmişti ki pes edip tekrar Aras'ın evine yerleşesim gelmişti. Ama sonra evin rutinine alışmıştım. Sağ olsun Süleyman dedeyle Aslı bana çok yardımcı oluyordu. Ben onlar tek kalmasın diye gelmişken onlar ben tek kalmayım diye uğraşıyorlardı.

Her sabah 8 de kahvaltı masasına toplanan aile üyelerinin tek sorunlu kişisi Aras'tı. Sabahları kalkmakta hep zorlanıyordu bunun nedeni çok sık çalışıyor olmasıydı. Bazen Aras'ın yüzünü göremeden uykuya daldığım bile oluyordu.

"Bugün için çok heyecanlıyım.",

Dediğimde Aras yataktan kalkıp yanıma geldi. Dudakları boynum ve omzuma bastırdığı sırada konuşmama devam ettim.

"Son senem ve sonrasında mezun olacağım şaka gibi. Günler çok çabuk geçmiyor mu sence?",

"Stajını nerde yapmayı planlıyorsun?",

Aras'ın sorusuyla yüzümü ona doğru çevirip konuştum,

"Seninle evlenmeden önce sizin şirkete başvurmayı düşünüyordum ama evlendiğimize göre bu şık elenmiş oldu.",

Dediğimde kaşlarını çattı,

"Neden başvuramazmışsın. Yanımda çalışmanı çok isterim.",

Dediğinde kollarımı boynunda dolayıp konuşmama devam ettim,

"Torpille girdiğim işte çalışmayı tercih etmiyorum ne yazık ki.",

Dediğimde muzipçe sırıttı. Neye imada bulunduğumu anlamış olmalıydım. Gerçi Cansu'ya teşekkür etmem gereken bir kaç şey vardı. Mesela Aras'la evlenmemde onun da bir payı olduğu kesindi.

"Torpille girmeyeceksin ki. Senin gibi başarılı bir öğrenciyi stajyer olarak almaktan onur duyacağım.",

"Fikrimi değiştiremezsiniz sayın kocacığım.",

Dediğimde dudaklarını dudaklarıma bastırıp belimdeki elleriyle beni daha çok kendisine çekti.

Kısa bir öpücükten sonra dudaklarımızı ayırıp konuştum,

"Hadi kahvaltıya geç kalacağız, Süleyman dedeye ayıp oluyor.",

Dediğimde kaşlarını çatmıştı,

"Sen bence direkt dedem de. Sonuçta seni benden daha çok seviyor.",

Dediğinde kıkırdadım. Bu konuda haklı olmasada göz ardı edilmeyecek bir şey varsa o da Süleyman dedenin bana değer verdiğiydi.

Ben de ona değer veriyordum. Sonuçta hayattımda ilk kez dede sevgisinin nasıl bir şey olduğunu tadıyordum.

"Aslıyla konuştun mu?",

"Evet, bugün şirkete gelecekti.",

Gülümsedim. Bir sorunun daha üstesinden gelmiştik. Aslı'nın Aras'la birlikte çalışmasını istemiştim. Bunun nedeni Hande hanımın bana söyleyemediklerini Aslı'nın üzerinden söylemesiydi. Ve bu konuda Aslı'nın duygularını hiç düşünmüyordu.

CEVHERİ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin