3. Bölüm

1.9K 234 184
                                    

Merhabalar! Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Buraya bir tane bile olsa motivasyon sözü bırakır mısınız lütfen? Buna ihtiyacım var.

Keyifli okumalar.

__________

Bugün izin günümdeydim ve aklımda bir fikir vardı. Tabii bunu uygulamak için cesarete de ihtiyacım vardı. O adamın daha adını bile bilmiyordum ve ilk işim adını öğrenmek olacaktı. Tuhaf bir şekilde onunla arkadaş olmak istiyordum. Çünkü çok yalnız birine benziyordu.

Üzerime giydiğim siyah kot pantolonum ve beyaz tişörtüm ile normal görünüyordum. Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaptıktan sonra spor ayakkabılarımı ayağıma geçirerek evden çıktım.

Dün gece onunla beraber döndüğüm yolları tek başıma geri yürüdüm. Evinin önüne geldiğimde içimi tuhaf bir heyecan sarmıştı. Nasıl tepki vereceğini bilmiyordum ve biraz korkuyordum sanırım.

Apartmanın kapısını ittirdiğimde açık olması işime gelmişti. Hangi zilin ona ait olduğunu bilmiyordum. Kendim evinin olduğu kata çıksam çok daha kolay olurdu. Bir kat yukarı çıktıktan sonra titreyen elimle zile baktım. Yaklaşık on saniye sonra ayak sesleri gelmiş ve kapı açılmıştı. Açılan kapının ardından o gözüktüğünde gülümsemeye çalıştım. Gözlerinde yakaladığım şaşkınlık net bir şekilde görülüyordu.

"Merhaba." Diyerek ağzımın içinde mırıldandım.

"S-senin burada ne işin var?" Dediğinde etrafa kısa bir bakış attım.

"Gideyim mi?"

"Hayır, gitme." Aniden konuştuğunda kaşlarım yukarıya kalktı. "Yani, o kadar gelmişsin artık. Gitmene gerek yok." Eğildim ve ayakkabılarımı çıkarttıktan sonra yavaşça evin içine girdim.

"Oturma odasına geçiyorum o zaman?" Derken işaret parmağım ile oturma odasının kapısını göstermiştim.

"Tamam."

Çantamı ayakkabılığa astım ve oturma odasına geçerek tekli koltuğa oturdum. O da üçlü koltuğa oturmuştu. Gözlerinin üzerimde olduğunu hissetmek beni geriyordu.

"Neden geldin?" Dediğinde dudaklarımı ıslattım ve oturduğum yerde biraz kıpırdanarak daha rahat bir pozisyon aldım.

"Ben, seni merak ettim." Sözlerimden sonra gözleri kocaman açıldı ve yuvarlak şeklini aldı. Bir an yanlış bir şey mi söyledim diye düşünmeden edemedim.

"Beni mi?" Kafamı olumlu anlamda salladım. Ağzından tuhaf bir ses çıkardı. Sanırım, gülmüştü ama emin değildim.

"O zaman ben sana bir şeyler ikram edeyim. Evde ne var pek bilmiyorum ama yoksa sipariş edebilirim." Diyerek ayağa kalktı ve bir şey söylememe izin vermeden odadan çıktı. Bu adam ilk gördüğüm adam ile aynı kişi miydi? Şaşkınlıkla gülümsedim.

Bir süre sonra bir bardak süt ve üç tane bisküvi ile gelmişti. Elinde sadece bir süt ile bir tabak vardı. Kendine getirmemiş miydi? Önüme küçük bir sehpa koyduktan sonra süt ile bisküvileri önüme bıraktı. Daha sonra üçlü koltuğa oturarak ellerini kucağında birleştirdi.

"Kendine getirmedin mi?" Dediğimde bakışlarını kaçırdı.

"Hayır, ben tokum zaten." Dediğinde anlayışla gülümsedim.

Eminim ki evinde başka süt ve bisküvi yoktu.

Oturduğum yerden kalktım ve sehpayı onun önüne çektikten sonra ben de yanına oturdum. Yüzündeki sargı bezine rağmen çok güzeldi.

Yara Bandı FabrikalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin