Merhaba, lâcivert çiçeklerim.
Nasılsınız bakalım. Ben şu sıralar sadece stresliyim :(
Sizleri çok özledim, ancak buraya uğrayamaz hâle geldim.
Şimdilik sizi bölümle baş başa bırakıyorum. Satır aralarını çiçeklendirin bakalım...
Keyifli okumalar, okuduğunuz saati paylaşır mısınız?
🍂
YİRMİ ALTINCI BÖLÜM
♤ÇAKALIN PENÇESİNE HAPSOLAN YARALI ANKA
♤
Yıldızlar gökyüzünden acımasızca koparılmış, ay sarp bir dağın arkasında gizlenmiş, kopkoyu bir gece her yeri kuşatmıştı. Kurtların ulumaları göğü delip geçiyordu.
Soğuk keskin bir uğultuyla kar yığınlarını aşarak kulaklara doluyor, dokunduğu yerde kesif bir sızı bırakıyordu.
Soğuğu yırtan tek şey kurtların sesleri değildi elbette, çakallar da devriye geziyordu.
Karargahtaki mesaisini bitiren Arda ve Ceyhun eve gitmek yerine meyhaneye gelmişlerdi.
Ceyhun duygu barındırmaksızın, "Bu kadın mı?" dedi sigarasından güçlü bir nefes çekerken. Elindeki fotoğrafı dikkatle incelemiş ardından karşısındaki adama uzatmıştı. Arkadaşının sert kayaya çarptığının farkındaydı.
Arda keyifle kıvrılan dudaklarının arasına kıstırdığı sigarayı parmaklarıyla kavrayarak küllüğe bastırıp cılız ateşi söndürdü. Burnundan yoğunlukla dışarıya süzülen gri duman havaya karıştığında elindeki fotoğrafa düşmüştü bakışları.
"Bu kadın," dedi buz gibi bir sesle. Ses tonu havayı kaplayan soğuğu dâhi kıracak boyuttaydı.
"Afeti devran ama," diyen Ceyhun sandalyenin demirden sırtına yaslanarak arkadaşını göz hapsine aldı. "Aynı hataya düşme, üsteğmen çetin cevizdir,"
Fotoğraf karesindeki güzel çehreyi büyük bir hırsla incelerken, "Bu başka," dedi kendinden emin bir tonla. "Hata yapılmayacak kadar güzel," zehirli sarmaşıkları andıran gözleri sinsice parladı. "Üsteğmenin olması çok daha eğlenceli kılıyor ya zaten."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOYU LÂCİVERT SEVDA
General FictionBir asker ve yârinin hikâyesi... "Bu sevda Bende bittiğinde Sende başlarsa, Seni asla affetmem." "Akif Karan," dedim uzun zaman sonra ilk kez konuşurken. İsminin güzelliğine yandım. "Ben senin mesleğinden gocunmuyorum. Aksine gurur duyuyorum. Ama se...