1. BöLÜM

1.4K 74 74
                                    

Her zamanki gibi ev işlerini annemle birlikte yapmış, birazda dinlenmek için odama geçtim. Tam bilgisayarın başına oturmuştum ki kapının zil sesini duymuştum. Kesin Öykü'ydü. O cırtlak sesi nerede duysam tanırdım. Evet Öykü benim arkadaşım ne yazık ki.

 "Selaaaaam. Nasılsın Asuman teyze. Masal nerede?"

 "Hoşgeldin kızım. Masal odasında."

 "Tamam ben yanına geçiyorum. Ha bu arada Masal'la dışarı çıkıcaz tamam mı hadi öptüm sağol.Masaaaal.."

   Kesin kafamın etini yiyecek. Annemden de dışarı çıkmak için izin almıştı. Tabi buna izin denirse. Resmen emrivaki yapmıştı, annemde arkadaşının kızı diye ses çıkarmıyordu. Ama ben bu durumdan artık çok sıkılmıştım.

Annemle Öykü'nün annesi liseden arkadaşlar. Sırf Meral teyzeler Antalya'da oturuyor diye 5 sene önce, babam tayin isteyeceği zaman annem burayı istedi diye, İstanbul'dan buraya geldik. Meral teyze Öykü'nün annesi. Ama Öykü hiç annesine çekmemiş. Buraya gelmeden önce Meral teyze bize ev bulmuş ve kendi evinin yakınlarındaki bir evi bizim için tutmuştu. Meral teyzenin kızıyla yani Öykü'yle annemin zoru ile tanışmıştım. Ve yine annemlerin zoruyla arkadaş olmuştuk ve hala arkadaşız. Biraz hoppa bir kız. Ama burada başka da arkadaşım yoktu. Mecburen katlanıyordum Öykü'ye. Aslında çok yakın arkadaşım olan biri vardı. Ama onu buraya geldiğimiz için arkamda bırakmak zorunda kalmıştım. Ülkü, en yakın arkadaşım, İlkokul birinci sınıftan, ortaokulu bitirene kadar hiç ayrılmamıştık. Taa ki biz ani bir kararla Antalya'ya gelene kadar. Aslında arkadaş kelimesi hafif kalıyor onun için. O, benim dostum, kardeşim. Antalya'ya geleli, 5 sene oluyor ama bağlarımızı hiç koparmadık. Neredeyse hergün konuşuruz. Birbirimizden hiç bir şeyi saklamayız. İstanbul'dayken, sürekli birlikteydik. Ayrıca oradayken aynı okulda, sınıfta ve de aynı semtte yanyana evlerde oturuyorduk. O yüzden kendimi çok şanslı hissediyordum, Ülkü gibi bir arkadaş, kardeş edindiğim için. Her zorluk da yanımda olmuştu. Ama buraya geldiğimizden beri Ülkü'yü çok özlemiştim. Burada doğru dürüst bi arkadaşım bile yoktu. Olsaydı da Ülkü'nün yerini tutamazdı. Öykü'nün sesi ile düşüncelerinden ayrılmak zorunda kalmıştım.

 "Masal! Hadi yaa daha hazırlanamadın mı? Hep seni bekliyeceğim diye yarım saatim geçiyor. Üffff hadiii..."

 "Abartma istersen Öykü. Hem dışarı çıkacağımızı bana haber vermedin, yeni öğrendim. Eğer bilseydim çoktan hazırlanmış olurdum. Üzerime gelme istersen."

 "Tamam,tamam..sanada birşey söylenmiyor yani. Hadi Asuman teyzenin yanında bekliyorum seni."

 "Tamam üzerimi değişip geliyorum." 

Öykü odadan çıkınca, derin bi nefes aldım. Bu kızdan çekeceğim vardı. Hem kendini hem de beni yakacaktı bir gün. Daha fazla bekletmemek için, düşüncelerimi bir kenara bırakıp dolabıma yöneldim. Jean pantolonumu, üzerine de açık mavi salaş t-shirtümü giydikten sonra hazırdım. Bakalım bizi bugün neler bekliyordu. İçeri geçip, Öykü'ye,

 "Geldim hadi çıkalım." Dedim. Öykü ile gitmek istemediğim için, hiç mutlu değildim. Annem de anlamış gibi,

 "Masal bir sorun mu var? Neden yüzün asık canım?"

 "Yok annecim birşey, başım ağırıyor sadece. O da ilaçlardan dolayı."

 "Tamam kızım istersen bugün çıkmayın. Evde zaman geçirin."

 "Yok annecim iyiyim ben. Çıkabilirim sorun değil."

Biz annemle konuşurken, düşüncesizce araya giren Öykü olmuştu..

 "Asuman teyze, ben kızına iyi bakarım merak etme. Sürekli evde zaten. Dışarı çıksın, hava alsın kendine gelir."

 "Tamam Öykü'cüm. Masal, kızım ilacını içtin değil mi? Bak bugün ilaç günün unutma."

"İçtim anneeemmm hiç unuturmuyum."

"Tabi canııım. Hiç unutur musun sen. İlaçlarını kontrol edicem haberin olsun."

"Tamam annem, istediğin kadar kontrol et içtiimm."

Araya giren yine ve yine Öykü olmuştu.

"Aranıza giriyo gibi olmıyım ama annemden iki saatcik izin aldım. Hadi Masal hadi."

  Ayakkabılarımızı giyip dışarı çıkmıştık. Çıkar çıkmaz Öykü söylenmeye başlamıştı.

 "Bundan sonra size gelirken evden bir saat erken geleceğim. Bir saate çıkamadık. Ammada çene varmış sizde."

"Ben seni gel dışarı çıkalım diye zorlamıyorum. Sen kendin gelip zorla çağırıyorsun."

"Benimde seninle vakit geçirmek umrumdaydı sanki. Sırf dışarı çıkabilmek için, seni öne sürüyorum. Yoksa biliyorsun annem izin vermiyor ve sana güveniyor"

"Evet güveniyor ve ben güvenini boşa çıkarıyorum. Birgün herşeyi anlatacağım haberin olsun."

"Sakın.. Sakın Masal böyle birşey yapayım deme."

"İnandın mı?"

"Masaaall.."

Evet bazen böyle kavga ederdik ama hemen barışırdık.. yani ne bileyim aramızı bozmayız.

Konuşa konuşa her zamanki yerimize gelmiştik.

"Öykü bugünde mi? Lütfen ya hiç değilse bugün Meral teyzeye söylediğin gibi beraber vakit geçirelim, hiç değilse bugün.

"Of kızım sızlanmaya başladın yine. İstersen sende benimle vakit geçir. Beni takip et, yaptığımı yap. Ne bileyim ben sana illa burada kal demiyorum. Benimle birlikte takılabilirsin ama olmaaaz sen masum, cici kız olacaksın ya takılmazsın benimle."

"O şekilde demediğimi sende biliyorsun Öykü. Sinemaya, cafeye filan gidelim."

"Sanki çok paramız varda gideriz. He Masal he."

"Öykü şu anda saat 1, tam saat 3'de burada buluşuruz. Geç kalırsan eve sensiz giderim haberin olsun."

"Tamam, tamam saat 3'de burada olurum görüşürüüüz."

     Diyip el sallayarak gitti. Bende her zaman ki gibi deniz kenarındaki banka oturup gelip geçeni izliyordum. Aralarından bana yaklaşan birini farkettim...

 Bu benim yazdığım ilk hikayem.O yüzden yazım hatalarım olabilir kusura bakmayın. 

YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin