1.0

131 12 0
                                    

     Ne derler bilirsiniz.

     Kitaplar, yazarların hayatlarını, hislerini, pişmanlıklarını, yalnızlıklarını ve özlemlerini taşır. Bu sözleri ne zaman görsem ne demek istediğini çok iyi anlarım, beni bilen okuyucularım da anlıyordur pekâlâ. 

Ben Kang Yeosang.

 Hiçbir zaman duygu ve düşüncelerimi insanlara rahatça açabilen biri olamasam da kâğıt kalemlerime zamanla açabildim. Beni buna özellikle yönlendiren biri olmadı. Ergenliğe ağır bir giriş yaparken denediğim birçok şey arasından elimde yalnızca özgürce ve korkmadan kâğıda dökebildiğim sözlerim kalmıştı. Eh pek de üzgün sayılmam. 

     Çoğu yazarın aksine çalkantılı bir yaşamım da olmadı ayrıca heyecan verici de sayılmazdı. Yine de duygularını yoğun yaşayan biri asla dışarı açılamazsa sanki içindeki güzel bahçe zamanla solacak gibi olmaz mı? Ne yazık canlı kalamayan o güzel bahçelere. Geçen yıllara rağmen dışa dönük biri olamadığımdan belki de bahçemle çokça ilgilendim. Kimse görmüyor ama gerçekten göz kamaştıracak kadar güzel. 

      Bazen düşünüyorum da belki de kendimi kurtarmak için yazarlığa tutunurken daha da batırdım. Yanlış anlamayın, hayatımdan memnunum fakat içime kapanmama ve sonunda da öyle kalmama neden olan şey belki de hislerimi sadece kağıtlarla paylaşmayı denemiş olmamdı. Her insan gibi ben de her halimi anlayacak birileri isterdim aslında ve belki de hala istiyorum ama sonra nasıl yorucu ve uzun bir süreç olduğu zihnimde beliriveriyor. Bu kadar zorlaştıran tam da kendimken artık küçük bir çocuk veya liseli bir genç olmamam işleri daha da zora sokuyor. Bu yaşıma gelmişken bu kadar geri durmam artık değişemeyeceğimi fısıldıyor kulağıma. Özellikle tanımadığım insanların yanında o kadar sessiz, soğuk ve mesafeli duruyorum ki... Bu yüzden bazen kendime sinirleniyorum.

Ne diyebilirim ki, ben de insanlarla bir arada olmak istiyorum ama belki de bu soğuk ve mesafeli duruşum insanlara olan güvensizliğimden kaynaklanıyor, güvensizliğim de başarılı veya sevilmeye değer hissetmiyor oluşumdan olabilir...

 Güvenmek gerçekten büyük bir mesele ve klişe gelebilir fakat ben bir yazarım ve ister istemez bir karaktermiş gibi insanları analiz ediyorum ve tüm benliğimle güvenebileceğim o kişiyi gördüğümde hissedeceğimi biliyorum. Çok uzakta ve ulaşılmaz olsa bile biliyorum sadece. 


Merhabaaaa...

Hikaye SeongSang olacak ve yan çift YunSan. Umarım "Devamında ne olacak acaba?" dedirtecek şekilde  yazmayı başarabilirim 😊 Bu arada sondaki görseli Yeosang'a benzettiğim için koymak istedim. Animenin adı Uragiri wa Boku no Namae o Shitteiru.

 Animenin adı Uragiri wa Boku no Namae o Shitteiru

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Takane No Hana / SeongSangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin