'27'

5.2K 410 195
                                    

(Yun)

Yaklaşık bir saat sonra beklenmedik bir şekilde yağmurun başlaması ile hızla arabaya gitmiştik. Çok fazla ıslanmamıştım ama üşümüştüm çünkü giydiklerim ince ve kısaydı.

Jungkook arabaya binince "Bu havada ne yağmuru yaa" diye söylenmeye başlamıştı. Haklıydı, sabah sıcaktan bunalmıştık şimdi ise üşüyorduk. Bu aralar genel olarak havanın düzeni yoktu. Jungkook arabayı çalıştırınca hemen emniyet kemerimi taktım ve arkama yaslandım.

"Bayan Kang ile konuştun mu?" diye sorduğumda başını olumlu anlamda salladı. Dikkati hala yoldayken bir yandan da benimle konuşmaya başladı.

"Salı ve Perşembe günleri müsait olduğunu, o günler gelebileceğimizi söyledi." Derin bir nefes aldım hala atlatamamıştım. Bayan Kang, geçen günlerde kaybettiğim hastamın annesiydi. Minik kızın da anneannesi...Onlarla bizzat görüşmek istemiştim çünkü suçluluk duyuyordum.

"Sen daha önce bir hastanı kaybettin mi?" diye sordum Jungkook'a

Bir süre soruma cevap vermedi. Söylemek istemiyor olabilir diye düşündüm ve tekrar sormadım.

"14 yaşındaydı" dediğinde kaybettiği hastadan bahsediyor olabileceği aklıma geldi. "Benim hastam değildi aslında ama yine de unutamıyorum. Staj yaptığım zamanlarda çok sevdiğim bir profesör oldukça önemli olan bir ameliyatı izlememe izin vermişti. O zamanlar benim için sadece izlemek için bile olsa ameliyathaneye girmek büyük bir şeydi. Ameliyat ilk başta iyi gidiyordu ama görevli hemşirenin dikkatsizliği yüzünden bir takım şeyler ters gitti. Hasta, 14 yaşında hayatını kaybetti ve sonradan hastanın gelmeden önce tecavüze uğradığını öğrendim. Uzun bir süre okula bile gidememiş, kendime gelememiştim."

Ne zaman aktıklarını bilmediğim gözyaşlarımı silip, ağladığım için akan burnumu çektim. "Özür dilerim...hatırlattığım için" dedim kısık bir sesle.

"Bir şeyi hatırlaman için ilk önce unutman gerekir Yun. O kızı hiç unutmadım ben"

💉.

1 gün sonra

Büyük oyuncakçının önüne gelince frene basarak durdum ve arabanın motorunu durdurdum. Yan koltuğa koyduğum çantamı alarak arabadan indim. Bayan Kang'ın torunu Chaeyeong'a giderken hediye götürmek istiyordum. Belki bu zor günlerinde küçük de olsa gülümserdi.

Mağazanın içine girince oldukça az kişinin olduğunu gördüm galiba erken saatlerde geldiğim için böyleydi. Renkli rafların arasında gezinmeye başladım o kadar güzel şeyler vardı ki hepsini almak istiyordum ve asla seçemiyordum. Rafların sonunda büyük bir Barbie evi görünce gözlerim ciddi anlamda parlamıştı. Barbie evini almaya karar verdikten sonra kasaya gidip ödememi yaptım ve mağazadan çıktım. Umarım beğenirdi...

💉.

Bayan Kang'ın evinin önüne gelince derin bir nefes aldım. Jungkook, elimi sakinleşmem ve rahatlamam için tuttuğunda kalbim daha da hızlı atmaya başlamıştı.

"Sakin ol, sen elinden gelenin en iyisini yaptın bunu unutma" dediğinde gerginliğimi kısa süre boşverip gülümsedim. Bana güven veriyordu.

Jungkook zili çalıp geri çekildi ve beklemeye başladık. Çok geçmeden kapıyı -tahminimce- Bayan Kang açtı. Bizi görünce samimi bir şekilde gülümsedi ve içeri girmemiz için kapıyı daha fazla açarak bir adım geriye çekildi.

Jungkook saygıyla edildikten sonra ayakkabılarını çıkartarak içeriye girdi ben de aynı şekilde saygıyla eğilip ayakkabımı çıkardım ve içeri girdim.

Physician ❦︎ |JJK|Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ