'19'

7.8K 741 290
                                    

+200 vote yeni bölüm🌟

(Yun)

Duyduklarım karşısında şaşkınca delikten bakarken telefonuma mesaj geldi. İki doktor telaşla "Kim var orada?" diye sorup durmaya başladılar. Çıkıp çıkmamak arasında gidip gelirken soyunma odasına biri girdi. "Hm Doktor Kang ve Doktor Chung, ne işiniz var burada? Acilde olmanız gerekmez mi?" dedi yabancı bir kadın sesi. Doktorlar kem küm ederek odadan çıkınca elimi kalbime koyarak tuttuğum nefesimi verdim.

Cebimden telefonumu çıkarttım ve gelen mesaja baktım. Sadece bir reklam mesajıydı..Bu mesaj yüzünden yerimi belli etmiştim resmen. Soyunma odasından çıkınca etrafıma baktım, kimsenin olmadığına emin okuduktan sonra dolabıma doğru ilerledim. Sürekli arkamı yoklama hissi beni rahatsız etmişti. Sanki biri arkamdan geliyormuş gibiydi.

Dolabımı açtım ve ben ayakta tutması için bir hap aldım. Şuan kahveyle yetincek durumda değildim..

Dolabımı kapatarak bir kaç cerrah ile ortak kullandığımız ortak ofise doğru ilerledim. Sabah çalışan doktorların gelmesine daha vardı şuan gece mesaisine kalan doktorlar vardı genelde.

Ofise girip kendi masama oturdum. Tam karşımda da Jungkook'un masası vardı. Aklıma yaptığım salaklık gelince yine kafamı ellerimin arasına alıp kafamı masaya koydum. Delirecektim yakında..

Ofisin kapısı açılınca kafamı masadan kaldırıp ellerimle bozulmuş olabileceğini düşündüğüm saçlarımı düzelttim ve dikleşerek bilgisayara döndüm. Ama biraz garip olmuştu çünkü bilgisayarımı daha açmamıştım bile.

Gerçekten çok dalgındım.

💉.

Tamam dedeciğim ben seni kendi evime götüreceğim. Söz, sana çok iyi bakacağım.

...

Bende seni seviyorumm, görüşürüz

Telefonu kapatınca cebime attım. Mesaim henüz bitmemişti ama erken geldiğim için erken gitmeme izin vermişlerdi. Zaten aksi takdirde yorgunluktan bayılacaktım ki bu onların zararına olurdu.

Çantamı alarak ofisten çıktım. Jungkook daha demin gitmişti ve beni hiç tanımıyormuş gibi davranmıştı. Eve gidince bu sorunu çözmen gerekiyordu.

Hastanenin kapısından da çıkınca temiz bir hava almanın rahatlığıyla hafifçe tebessüm ettim. Yavaş adımlarla arabama doğru ilerledim, yolun bitmesini istemiyordum şuan kilometrelerce yürümek istiyordum hatta eve yürüyerek gitmek istiyordum ama arabamın burada kalması saçma olurdu. Bu yüzden zorunlu olarak araba kapısını açarak bindim. Arabayı çalışırıp Jungkook'un evine doğru sürmeye başladım.

Çok ilginç ki trafik yoktu bu yüzden zaten yakın olan eve çabucak gelmiştim. Çantamı alarak arabadan inince bahçe ışığının açık olduğunu fark ettim. Bahçede mi oturuyordu acaba?

Jungkook'un bana verdiği anahtar ile bahçe kapısını açınca He-Ran ve Jungkook'un bir şeyler konuştuğunu gördüm. Bir dakika, He-Ran!

Kapının açılma sesiyle bana dönen He-Ran sevinçle ellerini çırptı ve hızlı adımlarla yanıma geldi ve sarıldı. Bende sarılmasına karşılık verirken hâlâ şaşkınca ona bakıyordum.

He-Ran Jungkook'un ablasıydı. Benden iki yaş büyük olmasına rağmen ona abla dememi istemiyordu kendisini yaşlı hissediyormuş. Ama Jungkook ona ismiyle seslenince sinirden köprüyordu. Galiba sadece bana yaptığı bir jestti.

"Geleceğini neden haber vermedinn" dediğimde ben ayrılıp, mükemmel gülüşünü yüzüne yerleştirdi. "Tam belli değildi aslında. Erkek arkadaşım biliyorsun polis, Jungkook da senin şu evine giren ve asansördeki kurye görünümlü adamı araştırmasını rica etti. İşimizin daha fazla hızlanması için. Birazdan Taemin gelecek onu bekliyorduk konuşmak için" dediğinde kaşlarım şaşkınlık ile kalktı. Jungkook mu haber vermişti?

Bakışlarım onu bulduğunda umursamazca baktığını gördüm. Bakışları çok boştu, bir şey hissetmiyordu sanki..
Hâlbuki bir kaç gün önce gözlerinin içi gülüyordu. Ne hale getirmiştim onu?

💉.

Taemin gelince uzun uzun konu hakkında konuşmuştuk. Bana buldukları kanıtları ve ipuçlarını göstermişti. Gerçekten gayretle yapıyordu işini, bu olaya onun bakıyor olmasından dolayı için rahattı.

Nöbeti olduğu için gitmek zorunda kalmıştı ama gelişmelerden haberdar edeceğini söylemişti. He-Ran ise evdeki başka bir boş odaya bir günlük yerleşmişti çünkü Jungkook çok geç olduğunu söyleyerek onu göndermemişti.

He-Ran yukarı çıktıktan sonra salonda ikimiz kalmıştık sadece. Jungkook sanki ben yokmuşum gibi davranmaya devam ediyor, telefonu ile ilgilenmeye devam ediyordu.

O sırada benim telefonuma gelen mesaj ile bende telefonumu elime aldım.

Başkan Jeon:
Sana güveniyorum Yun
Bir an önce hallet lütfen

Doğru ya daha Jungkook ile bu konu hakkında konuşacaktım.

Jungkook tam ayağa kalkmış gitmeye yeltenmişti ki bende ayağa kalktım ve bileğinden tutarak gitmesini engelledim. Buz gibi olan bakışları bana döndüğünde derin bir nefes aldım.

"Konuşabilir miyiz?"

"Benim konuşacak bir şeyim yok"

"Benim var ama Jungkook. Böyle devam edemeyiz" dediğimde bakışlarını benden çekerek elini sinirle saçlarının arasından geçirdi.

Şuan ne kadar yakışıklı olduğundan haberi yoktu ama benim burada kalbim eriyordu.

Tam ağzını açıp konuşacaktı ki yukarı kattan gelen bir çığlık ile ikimizde merdivenlere doğru baktık.

Jungkook "Noona!' Diyerek hızla merdivenlere yönelince bende koşarak onu takip ettim.

Ne olmuştu.

💉.

Yorgunluktan ölmek üzere olan yazarınız geldii.

Size söylemem gereken bir şey var kuzular. Bildiğiniz üzere COVID-19 yüzünden dönemi evden bitirme durumundayım. Evde derse odaklanmam ne kadar zor olsada bu şekilde devam edemem. Zaten yayında olan sadece Physician var, diğerleri tamamlandı. Geciktirmeden buraya bölüm atmaya çalışacağım. Sadece (rp) Chungha kitabımı yayımdan kaldıracağım şirketten de çıkış yapacağım. Her şeyden önce eğitimimim geliyor ve gireceğim sınav benim mesleğimi belirleyen bir sınav. Yani hayatıma yön verecek bu yüzden burayı bir süre askıya alacağım.

Merak etmeyin siz vote sayısını yüksek tuttuğunuz sürece Physician'a bölüm gelmeye devam edecek..

Sizi seviyorum💜Umarımm anlayış ile karşılarsınız çünkü başka seçeneğim yok..

Physician ❦︎ |JJK|Where stories live. Discover now