YARDIM BALOSU

10.6K 730 337
                                    

Dün akşam içimde solan çiçeklerim tekrardan hayat bulmuştu. Artık bir işim vardı, Kadir'in elinin uzanamayacağı bir yerde üstelik.

Hızlıca hazırlandım. Siyah etek, ceket takımım ve takımın bej rengi gömleğini giydim. Soğuğa inat stilettolarımı da giyince hazırdım. Saçlarımı sıkı sıkı topuz yaptım, hafifte bir makyaj, görüntümden memnun olunca çantamı aldım tam kapıdan çıkacaktım ki kapı çaldı. Karşısında beni hazır gören Selim çok şaşırdı.

— Sen ne ara hazırlandın?, diye sordu baştan aşağı beni süzerken.

— Baloya gitmiyoruz ya, çabucak hazırlandım işte, dedim gülerek. Beraber apartmandan çıktık ve  son model spor bir arbaya bindik. araba bizim mahalle için fazlaca gösterişliydi. Hoş bence araba her yer için fazlaca gösterişliydi. Siyah Lamborghini'ni batmobil gibi duruyordu.

Oh suyundan da koy. Mahalleli ardımdan davul çalıyordur şimdi. Nesrin Teyze sabah kahvaltısının üzerine çay yanında tatlı olarak beni gömüyordur kesin.

Beraber önce sağlık bakanlığına gittik. Sağlık bakanı zaten bekliyormuş. Odasına aldı sekreteri hemen. Hulki Önder yakından daha bir uzun boylu geldi gözüme. Selim'le tokalaşmadılar direk birbirlerine sarıldılar. Selim beni takdim etti. Hulki Bey elimi öptü. Bizi koltuklara yönlendirdi "Buyrun oturun" diyerek ve "Ne içersiniz?", diye sordu. Birer sade Türk kahvesi istedik ve Selim hemen konuya girdi. Çabuk çabuk yapmak istediklerini anlatırken Hulki Bey araya girdi;

— Selimciğim sakin. Zaten bunları konuşmuştuk seninle telefonda da. Bu kadar heyecan yapma arkadaşım. Her şey hazır sen merak etme, dedi çekmecesinden bir dosya çıkartırken.
Senin herhangi bir vakıf kurmana gerek yok. Hali hazırda var olan bir vakıf üzerinden de işlemleri yapabilirsin, dedi Hulki Bey. Selim hemen atıldı;

— Hulki o zaman çok fazla bürokrasi girer işin içine. Ben rahmetli annem adına bir vakıf kurmak istiyorum. Hastanede onun adını taşıyacak, dedi kararlılıkla.

— Sen bilirsin dostum ben sana çok fazla masraf olmasın diye dedim, dedi Hulki Bey.

— Yok onun parası hazır zaten abi. Annem ölünce kalan miras olduğu gibi bankada duruyor. Zaten ta o zamandan aklımda bu vakfı kurma fikri, dedi Selim samimi bir şekilde.

— Tamam o zaman. Dosyada neler lazım olduğu yazılı zaten. Vakıflar genel müdürlüğünden senin için istettim, dedi Hulki Bey. Selim dosyaya şöyle bir baktı;

— Yalnız Hulki Abi ben hastanenin bir kısmını özel klinik olarak kullanacağım. Ünlü ve estetik yaptırdığını açıklamak istemeyen hastalar için, dedi Selim dosyayı kapatıp.

— Normalinde vakıf hastanelerinde olmaması gereken bir yaklaşım ama sana bir ayrıcalık yapabiliriz. Vakıf merkezi nerede olacak?, diye sordu Hulki Bey.

— Annemin dedemden kalma arsası ve köşkü burada o yüzden vakfı burada kuracağım, dedi yanında getirdiği tapuları gösterirken. Belliki Selim Beyler aileden zengindi.

— Tamam sen tüm evraklarını tamamla, vakıflar genel müdürlüğüne git. Sonrası zaten çabucak hallolur. Bu arada istediğin hastane için eski sahibiyle konuştum, seninle yüz yüze görüşmek istiyor, dedi Hulki Bey. Selim de "Tamam", dedi ve düğmeye basılmış oldu.

Bundan sonrası hızlı geçen bir süreçti. Bu koşturma içersinde yeni yılın geldiğini bile anlamamıştım.

Yeni yıl akşamı güzel yemekler hazırladım ve babamı, Enver'in babası Rasim Amcayı, Annesi Gülizar Teyzeyi, Enver'i, Manolya'yı ve Selim'i bize davet ettim. Hepsi kabul ettiler. En önemlisi o gece Enver hepimizin içinde Manolya'ya evlenme teklifi etti. Manolya'da utana sıkıla kabul etti.

Karanlıkta Açan Çiçek (#Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin