3.6

2.8K 164 18
                                    

Multi-medya: Ayaz Hoşgören (Beş çocuk babası olacan senwkoxowodke)

Aleyna Tilki- O Sen Olsan Bari :q

Adeta bir sırtlan sırıtışıyla eve geldiğimde elimdeki anahtarla kapıyı açıp içeri girdim ve kendi kendime gülerek salona doğru yürüdüm.

Tek omzuma astığım çantamla odamın olduğu koridora girecekken "Elvan!" diye çığıran kişiyle sıçrayarak arkamı döndüm. Televizyonun karşısındaki koltuğa yayılmış olan Şeyda'yı görünce "Kızım senin burda ne işin var ya?" dedim ve baş parmağımı damağıma koyarak ittim. Korktum yahu.

"Ne bu hal?" diye sordu elindeki kumandayı çevirerek. "Niye O Ses Türkiye Hadise gibi kahkaha sonrası sırıtışlarından atıyorsun."

Yaptığı benzetmeye gülerek çantamı yere attım ve "Ya Şeyda!" diye bağırarak koltukta karşısına oturdum. "Ya ne oldu biliyor musun?"

Şeyda bir anda "Ay sen Mavi'yle bulaşacaktın!" diyerek aydınlandı. "Ne oldu anlat çabuk!"

Derin bir nefes alıp verdikten sonra tüm olanları tek tek anlattım. Bize söylenen Çağrı yalanını, Ayaz'ın yaptığı yardımları ve en son ortaya çıkan sonucu.

"Eee ne diyorsun?" Büyük bir heyecanla sorduğum sorundan sonra Şeyda'nın çığlık atmasını bekledim ama o durdu, ve bir anda ağlamaya başladı.

Bildiğin zırıl zırıl ağlamak hem de.

"Şeyda ne oldu?" diyerek elimi koluna koymaya çalıştım ama beni hızla itip "Git burdan!" dedi hönküre hönküre. "Sen ne biçim best kankasın?"

Fesupanallah. Ne oldu şimdi bu kıza ya?!

"Canım kankam bir kusurum mu oldu? Ne oldu söyle, kendi kalemimi kırayım."

Kollarını göğsünde birleştirip trip moduna geçti ve kızaran burnunu çekip "Sevgili yapmışsın," diye konuştu. "Hem de sevgili yapmana Ayaz yardımcı olmuş." Durdu, ve yeniden ağlamaya başlayarak çığırdı. "Ya sen, ben Ayaz'la olmadan nasıl böyle bir şey yaparsın?!"

Durum açıklığa kavuşmuştur sayın seyirciler.

"Şey," diyerek söyleyecek bir şeyler düşündüm. "Şeyda niye öyle diyorsun ki? Hem ben karar verdim bak, seni Ayaz'la evlendirip onu beş çocuk babası yapacağım."

Bir anda gözleri irileşti ve "Çüş!" diye soludu. "Beş ne be? İstersen on bir kişilik kadro kurayım bir de."

"Valla bana uyar. Bilirsin çocuk severim."

Koluma vurdu hızlıca. "Başlatma şimdi çocuğuna."

Yüzümü buruşturup vurduğu yeri elimle ovdum ve "Tamam çocuk sayısına sonra bakarız," dedim. "Ama kesin evlendiriyorum sizi. Bu Ayaz çok fena çıktı, seninle evlensin de dersini alsın bir."

Şeyda burnundan soluyarak "Benimle evlenmek kötü bir şey mi yani?" dedi ve hızla önüne dönerek yine ağlamaya başlayınca ona tip tip baktım.

"Sen regl mi oldun Şeyda?"

Göz ucuyla bana baktı. "Nerden bildin?"

Gülerek göz devirdim. "Acaba?" Onu tutup kendime çevirdim. "Şimdi beni iyi dinle, seninle hemen Ayaz operasyonlarına başlıyoruz. Merak etme bu iş hallolacak kanka."

Kaşlarını hafifçe çatıp "İstemiyorum ben Ayaz'ı," dedi. "Muğla'da başka aşklara yelken açacağım."

"Ne Muğla'sı?" diyerek ona baktığımda Şeyda gözlerini irileştirip "Ay ben sana söylemedim!" dedi.

Geri çekildim. "Neyi?"

"Sen sahile gidince bana mesaj geldi Gençlik Merkezinden. Muhtemelen sana da gelmiştir ama görmedin kesin. Neyse, tiyatroya başvuru yapan herkesi çağırıyorlardı ben de gittim. Katılım az olmuş ama kadroyu tamamlamışlar. Belediye de katılan öğrencilere bir kıyak yapıp tüm kadroyu okullar kapandıktan sonraki hafta Muğla'ya götürüyormuş."

"Oha!" diye çığlık attım. "Yemin et!"

"Valla billa."

Birden koltuğun üzerine çıkıp zıplamaya başlayınca Şeyda'da bana eşlik etti ve birlikte koltukta zıplamaya başladık.

"Ya Yusuf'ta gelsin!" diyerek gülmeye devam edince "Ben orda Çağrı'yı gördüm!" dedi Şeyda nefes nefese. "Hatta ne ayak bu mavi kağıtlar falan diye sordum ama beni takmadı. O da Ayaz ve Yusuf adına gelmiş, yeni aklıma geldi bak."

Gözlerim kocaman olurken "Ay!" diye çığlık attım. "Kızım çok güzel olacak ya!"

"Evet!" dedi Şeda benimle birlikte zıplamaya devam ederken. "Orda kendime sevgili yapacağım!"

"Ayaz!" diye çığırdım.

"Ayaz yok!" dedi Şeyda sinirle. "Daha yakışıklısını bulacağım!"

Söylediğine kahkaha atarken Şeyda bir anda sırıtmayı bırakıp çabucak zıplamaya bir son verdi ama ben hala zıplıyordum. "Ne oldu lan?" diye sordum.

Şeyda sertçe yutkunurken parmağıyla arkamı işaret etti ve ben kaşlarımı çatarak arkama baktım.

Annem ellerini beline koymuş, kıpkırmızı bir yüzle bize bakıyordu.

Zıplamaya devam ediyordum.

"Aaa anne?" dedim ve arka fonda korku filmi müziği çalmaya başladığında yavaşça durdum. Çabucak aşağı inip Şeyda'nın yanına geçtiğimde annem derin bir nefes aldı, bu nefesin devamında ne olacağını bildiğimiz için Şeyda'yla anında odama doğru maraton koşucusu gibi koşmaya başladık.

"Elvaaaaann!!!"

🤞🏻

GÖKKUŞAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin