BÖLÜM 40 - I. KISIM

37.1K 2.5K 751
                                    

Merhaba. Hepinizin bayramı mübarek olsun. Hem kararsızlıktan hem de bayram telaşından geciken bir bölüm oldu, kusuruma bakmayın.

Kısa bölüm yazmayı sevmiyorum, bölüm epey uzun olacaktı ama sizi daha fazla bekletmek istemediğimden bölerek paylaşayım dedim.

Instagramda yaptığım ankette paintball daha fazla çıktığından böyle oldu ama belki ilerleyen bölümlerde bir sürpriz yaparım.

Hatalarım varsa mazur görün. İyi okumalar...


Hayat oynamamız gereken bir oyundu ve tek oynamaktan en çok sıkıldığımızda yanımıza bir arkadaş yolluyordu.

"Bilardoya gidelim mi?" diye soran Buğra'yı destekleyecek bir şekilde başını onaylarcasına salladı Emir ve İpar'ın tepkisini anlamak için bakışlarını kadına çevirdi fakat İpar fazla tepkisizce önündeki kâğıt bardağa bakıyordu.

"Hayır ya, paintballa gidelim." diyen Balın'la İpar gülümsedi, Emir için uzun zamandır oynayamadığı bilardoyu oynama isteği ikinci plana düşmüştü.

"Çitlembiğim, takımlarla bizi boya içine sokma. Güzel güzel bilardo oynayalım işte." diyen Barın'a başını onaylamazca salladı Balın, kesin kararını vermişti ve ortamda bulunan herkes Balın'ın kendilerini ikna edeceğini biliyordu.

"Abi kıyafet veriyor zaten. Sen de, takımların boya olmayacak ki. Hadi ya. Gidelim."

Balın'ın sözleriyle Emir, Alin'e baktı, hepsinin gönlünü yapmak istiyordu. "Fıstığım sen ne istiyorsun?"

"Bana fark etmez abi." dediğinde Alin, Emir bakışlarını yeşil gözlere çevirdi ve yüzünde oluşan belirsiz tebessümle İpar'a baktı.

"İpar, sen hangisini istersin?"

"Ben bilardoyu pek bilmiyorum." derken fazla çekingen bir tavırla konuşan kadına sarılmak istedi Emir fakat bunun yeri olmadığını bildiğinden başını onaylamakla yetindi. "Paintball oynayalım, Balın'da çok istiyor hem."

İpar'ın sözleriyle Emir dudaklarını birbirine bastırarak tebessüm etti ve bakışlarını Barın ile Buğra'ya çevirdi. "Beyler ben de bilardoya gitmek isterdim fakat hanımları dinleyelim bugün."

Balın mutlulukla Emir'e bakarken heyecanla ellerini birbirine sürttü, bu hareket fazla rekabet içeren bir karşılaşma olacağını işaret ediyordu.

Yarım saatlik yolculuğun sonunda paintball oynayacakları yere gelmişlerdi, Balın laf kalabalığına getirerek İpar'ın Emir'in arabasına binmesini sağlamıştı, İpar bu duruma biraz utansa da arabaya bindiğinde fazla rahattı.

"Mümkünse seninle rakip olmak istemiyorum." dedi Emir, arabadan inen İpar'ın yanında dururken arabasını kilitledi.

İpar, adamın sözleriyle tebessüm ederken bakışlarını mavilere odakladı, diğerlerinin arabadan indiğini biliyordu. "Neden? Seni, reisi yenerim diye mi korktun?"

Emir, İpar'ın yüzündeki güzel tebessümü izlerken sözlerindeki alaya başını onaylamazca salladı. İpar'ın uyanık bir insan olduğunu biliyordu aslında ama kendisi söz konusu olduğunda nasıl saflaştığını gördüğünde hem sinirleniyor hem de seviniyordu.

"Sence daha yenmedin mi?" diye soran Emir, gözlerindeki muhteşem ifadeyle İpar'a baktı ve kadının kendisine hayranlık ve şaşkınlıkla olan bakışları eşliğinde arkasını dönerek yürümeye başladı.

İpar, yüzünde oluşan gülümsemeyle bir adamla konuşan Emir'e bakarken yanına gelen Alin ve Balın'la boğazını temizledi, yüzündeki tebessümün sebebini açıklayamazdı. Şu an bir bahane bulacak kadar kendinde değil, Emir'in etkisi altındaydı.

KALP YANGISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin