10.BÖLÜM

698 86 17
                                    







Kapıyı çalmadan önce derin bir nefes alıp, yüzüme en sahtesinden bir gülücük ekledim. İnşallah gözlerim beni ele vermez. Kapıyı çaldım. Annem açtı. Hoş geldin demek yoktu. İlk cümlesi
--Nerde kaldın sen?
--Sinemaya gittik, film geç bitti. Biter bitmez geldim.
ardından imalı bir şekilde çiçeklere baktı. Bende bir çırpıda kurduğum yalanı söyledim.
--Arkadaşa sevgilisi aldı. Ama ailesi bilmediği için eve götüremedi. Mecbur ben alıp geldim.
Hiç sektirmeden söyledim neyse ki annem de inandı. Mutfağa gidip bir vazo hazırladı ve çiçekleri hemen suya koydu. Bu esnada
--Aç mısın? Diye sordu
Soruyu duyunca aklıma bütün gün hiçbir şey yemediğim geldi. Ancak aç olduğumda söylenemezdi.
--Hayır biz bir şeyler yedik.
Aslına bakarsan biran önce yalnız kalmak istiyordum. Ve bu saçma gülücükten kurtulmak. Özüme duygularıma dönmek.
Bir süre ortalarda gözüktükten sonra odama çıktım. Bu arada telefonum titreyip duruyordu. Ekrana baktım, Aslan yazmıştı.
--Güzelim, bir sorun olmadı değil mi?
Güzelim mi? Neden beni merak ediyormuş gibi davranıyor ki? Oturup düşünecek durumum olmadı, öfkem uçup gitti belki ama hala çok kırgınım ona ve bir cevap vermeyeceğim. Üzerimdekilerden kurtulup kendimi banyoya attım. Bedenimi de ruhumu da arındırmam gerekiyordu. Ağır ağır keseledim kendimi, dokunduğum her yerde onun izleri canlanıyordu. Onun bakışı, dokunuşu, öpüşü... Düşündükçe aynı heyecan dalgası yeniden yakalıyor beni. Gözlerimi açtığımda bembeyaz fayansları gördüm ve bir kez daha kızdım kendime. Suyu daha da sıcak tarafa çekerek dayanamayacağım duruma gelene dek akıttım. Banyodan çıktım ve ayna da kıpkırmızı olmuş vücudumu gördüm. Akılsız başımın cezasını bedenime kesmiştim. Oysaki olabilecekleri düşünmeliydim, öngörmeliydim. Küçük bir kız çocuğu gibi davranmamalıydım .
Üzerime pijamalarımı giydim ve usulca yatağın içine girdim. Sırtımı yatak başlığına dayayıp gözlerimi kapattım. Bütün gün gözlerimin önünden akıyordu ve ben durduramıyor yeniden aynı hatayı yapıyordum. Sonra kendi kendime o eve hiç gitmemeliydim diyorum, yok yok sinemaya gitmemeliydik, aslında onu hiç görmemeliydim. Sonra heyecanım canlanıyor içimde öyle tatlı öyle naif öyle güzel ki. Hiç debelenme Eylem yine olsa yine yapardın diyor.
çünkü yıllar öncesinde bıraktığım, gelmez sandığım duygular bana yaşadığımı hissettirdi ve kısa bir zaman da olsa mutluydum. O mutluluğa değer miydi günün sonu, hayır tabiki. Ama yeniden yaşamaya değerdi.

Hiçbir şey hayal ettiğim gibi olmadı. Evet bir samimiyet bekliyordum ama sohbetlerimizde, gülüşlerimizde olur sanıyordum. Bir haftadır mesajlarda öyle keyifli ki günü burya taşıyacağını hiç düşünmemiştim. Ben onun yakışıklılığına aldanıp farklı gözle baktıysam da, onun öyle bakacağını anlayamadı. Tamam bazı fotoğraflarımı ısrarla çok beğendiğini söylüyordu. Lise yıllarında ki beğenmelerini itiraf ediyordu ama şuandaki bakış açısını yine de çözemiyordum. Sanırım hayatımda barış var diye öyle bakacağını düşünmedim. Ki zaten yaşananlara bakılırsa öyle de bakmamış. Uzun süreli ilişkisi varsa çoktan işin boyutunu taşımışızdır diye düşünmüş. Hazır her şey yolundayken ben de bir tadına bakarım sonra yol veririm dedi herhalde. Bakire olduğumu öğrenince taş kesilmesi bundan. Onun da hayal ettiği gibi olmadı. Ama başından savurmasını çok iyi bildi. "ben öyle bir kadına gelecek veremem" dedi bitti gitti. Bu sözü ona söyleten hevesli görüntüme deli gibi kızıyorum, gerçekten hafif bir kız gibi davrandım. Düşündükçe utanıyor şuan yatağın içinde değil de yerin dibinde olasım geliyor. Ya söylemeseydim, yaşayarak öğrenseydi bakire olduğumu. Yine aynı umursamaz tavrı olur muydu? Olurdu tabi. Sözlerindeki vurgu ilk güne idi. İlk günden yatağıma giren kadın! 10. Günden girseydim belki bir umut beslerdi ikimizin adına. Aaahh Aslan aaahhhhh... madem bana bu sözleri söyleyecektin ne diye içimde gizlediğim arzuları dışarıya çıkarttın, neden baştan çıkardın beni. Bekaretim belki benimle ama, masumiyetimi kaybettim, umutlarımı kaybettim, yeniden mutlu olabileceğime olan inancımı kaybettim, kendimi kaybettim...

İPOTEKLİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin