Ne kaçırdım?

158 15 6
                                    

Bütün gözler yerde oturan sarhoş adama ve durmadan çalan telefon şarkısına odaklanmıştı.

"Şaka mı bu?"

James yüzünü buruşturarak Mia'ya döndü.

"Şakaysa eğer komik değil."

"Gerçekse hiç komik değil."

Sophia burun kemerini sıktı hayal kırıklığına uğramış şekilde.

"Ynlış grmüyosam karşımda iki tne elinde silah tuatan garp yaratık varr. Sdece yüzümü ykicaktım. Ne kaçrdım o arada?"

"Bu biraz daha konuşursa bu adam yapamadan dil kurumu gelip bizi tarayacak. Soygunu kaçırdın bebeğim."

"Ron, dalga geçeceğine çıkış yolu bul."

Maskeli adam şaşkınlığını üzerinden atar atmaz silahını ona çevirdi.

"Çabuk yere yat. Veronica, telefonunu al ve kapat."

"Lütfen durun. Şey o benim kocam. Lütfen ateş etmeyin."

Mia zorlukla kendisini kocasının yanına attı.

"Vay be, bni bi kadr svdiğini blmiyrdm -hıçkırık-"

"Bilmemen çok normal gerizekalı çünkü sevmiyorum."

"Ha?"

Mia zorlukla kocasının koluna girerek onu kaldırmaya çalıştı ama başarısız olmuştu. Kimsenin yaklaşmaya cesaret etmediğini gören Ned gönüllü olarak yardım etmek için onların yanına geldi.

"Umarım şizofrenimdir ve hepiniz hayal ürünüsünüzdür. Bu kadar salaklık bünyeye zarar."

"Konuşmayı kes de kaldırmaya çalış vurulmadan."

"DİKKAT DİKKAT! ŞU ANDA BÖLGE POLİSİ KONUŞUYOR."

"Ha bi siz eksiktiniz!"

Adamı kaldırmaya çalışan Ned sinirle homurdandı.

"Sence de eksik değiller miydi?" Mia sinirle gözlerini devirdi.

Polisin geldiğini duyanların yüzlerinde umut ışıltısı göründü.

"Kimse kıpırdamasın!"

Maskeli silahını rehinelerin üzerinde gezdirdi.

"TEKRAR EDİYORUM BÖLGE POLİSİ KONUŞUYOR. SİZİ TESLİM OLMAYA DAVET EDİYORUM!"

"Sanki baloya eş davet ediyor. Bu ne biçim polis?"

"Kes sesini!"

"Pardon."

Ron tehdide karşılık eliyle ağzının fermuarını çeker gibi yaptı.

"Zaman kaybetmeden, göstereceğim personeller birlikte kasanı açacaklar.  Para kasasından sorumlu kim?"

"Ben!"

Sophia heyecanla elini kaldırdı. Maskeli şüpheyle müdüre baktı.

"Cidden kasa görevini ona mı verdin?"

"İlk başta ben de inanmamıştım ama demek ki nefretimi iyi gösterememişim."

"Müşteriler! Sizler de getirilen paraları siyah çantalara toplayacaksınız."

Söylenilen gruplar yerlerini aldı, diğerleriyse Sophia'nı takip etti. Bazı aksamalar olsa da durumlar çığırından çıkmamıştı. Daha ne yaşayabilirdi ki?

~~~

Polis departmanı her zaman olduğu gibi bugün de yoğun günlerinden birini yaşıyordu. Banka soygunuyla birlikte bütün medyanın hedefi haline gelmiştiler. Susmayan telefonları cevaplamamak için aldıkları emir bugünün kurtarıcı haberi olmuştu.

Bir polis memuru aceleyle elindeki raporu amirine takdim etti.

N Polis Departmanı

Olay raporu: Banka soygunu

Olay Rapor Numarası: 007-67790

İş yeri ismi: N Bankası

Olayın Tarihi: 31 Ekim Perşembe

Olay zamanı: 07:00 - 08:00 arası

İletişim numarası - 017578344

---         ---        ---        ---

Rehine sayısı: toplam 44

Personel sayısı: 23

Müşteri sayısı: 21?

Elindeki evrakları inceledikten sonra polis memuruna baktı ciddi ifadeyle.

"Bugün için çalışanlar arasından sağlık ve ya her hangi kaza raporu alan olmuş mu?"

"Hayır amirim. Sistemler kesilmeden önceki kamera görüntülerinden de bütün işçilerin listesini çıkarttım. Hepsi dosyanın içerisinde."

Adam kafasını sallayarak listeye göz attı.

"Yalnız, ... Erken saatlerde bir çalışanın kocası bankaya girmiş. Hareketlerinden sarhoş olduğu açıkça belliydi. Yani onunla birlikte 44 rehine var."

"Eğer içerideyse belki bir yerlerde sızmış olabilir. O halde ortalıkta dolaşacak değil ya."

"Telefon sinyalleri izleniyor efendim. Ne yazık ki onunki de onbeş dakika önce kesildi."

"Çok güzel Micheal. Çok güzel!"

Sinirle ayağa kalkarak volta atmaya başladı.

"Bu garip maskeli soyguncunun geldiği yeri kameralardan takip ettiniz mi?"

"Şu anda hazırlanıyor efendim."

Micheal'ın konuşması biter bitmez kapıya vuruldu ve bir kadın kafasını içeri uzattı.

"Amirim müsait misiniz? Görüntüler hazır!"

Haberi duyar duymaz hışımla dışarı kaçtı.

Monitorların olduğu konuma ilerlediğinde küçük televizyonların önünde durarak kulaklık takmış adamın hizasına eğildi.

"Gülen maskelimiz burada. Görüntüyü geriye oynattığımız zaman buraya kadar takip edebiliyoruz."

"Güzel, devam et."

Gözlerindeki sevinci ona bakan herkes görebilirdi.

"Sanırım bir festivalden çıkmış. Bir dakika kalabalığa karışıyor."

"Durdur!"

Herkes şok olmuş ifadeyle ekrana kitlenmişti. Genç polis memuru eliyle yüzünü sıvazlayarak geriye adımladı.

Karşılarında büyük bir festivalin görüntüleri vardı. Tesadüf eseri miydi bilinmiyordu ama festivaldeki herkesin kostümü onların bir numaralı şüphelisiyle aynıydı. Gülümseyen çığlığın siyah uzun kostümü.

Elini saçlarından geçirerek yan tarafta çalışan televizyona odaklandı. Bir haber muhabiri elinde tuttuğu mikrofonla bankaya yakın bir yerde haber sunuyordu;

"Verilen bilgiler doğrultusunda içeride tam 44 rehinenin olduğu biliniyor. Şahitlerin verdiği ifadeye göre içeri en son giren kişi siyah kostümlü gülümseyen bir çığlık maskesi takmış birisi. Henüz içeriden kimseyle irtibata geçilemedi. Rehinelerin sağlığı büyük soru işaretinin altında. Bütün gözler polisin üzerinde. Acaba onlar ne yapmayı düşünüyor?"



Soygun✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin