Bölüm 1- KAYIP

157 29 20
                                    

     10.06.2019 𝑔𝑒𝒸𝑒 🌠

    Göz kapaklarımın acısı her geçen gün daha da artarken vücudumda ki sızı bitmez bir hâl almaya başlamıştı. Bacaklarımdan yukarıya doğru çekilen bu acı bütün hislerimin kaybolmasına neden olurken, düşüncelerim beni kendine esir almaya başlamıştı , onların esiri olmak beni güçsüz hissettirmeye çalışırken, geçmişimin anıları beynime yavaş yavaş nüfus ediyordu. Kimilerinin hatırlamak istediği anılar varken, kimilerinin ise unutmak için çırpındığı acılar vardı... Benim umudum anılarıma tutunarak acılarımı yatıştırmaktı. İnsanoğlu acılarını yatıştırmanın yolunu arardı hep. Ancak bu yolu ya umuduyla ya da anılarıyla bütünleştirerek oluştururdu. Lakin unuttuğu bir şey vardı ki sevgi tüm bunları unutmanın tek yoluydu. Düşüncelerim beynimde bir yankı haline gelmeye başlamışken acılarım bir taraftan insafsızca bağırıyordu. Hayır, olamazdı, onları dinlemek istemiyordum. Canımın acısına rağmen derlendim ve boğazımdaki acı tadı hissedemeyeceğim kadar bağırdım. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum. Ancak canım fazlasıyla acıyordu. Göz kapaklarım karanlık ve soğuk olan bu odada açılmazken acılarımı bir kez daha hatırlamak istemediğimi fark etmiştim. Sesim bir yankı halinde bana dönerken, hafif olan ayak seslerini işitmeye başlamıştım. Kolumdaki soğuk ele doğru hafifçe gözümü aralamaya çalıştım, ancak başaramadım, olmuyordu. Göz kapaklarım ve vücudum kendine temkinli bir basınç uygularken kolumdaki elin hızı daha da etkisini arttırmıştı. Vücudumun ve düşüncelerimin yavaşca kapandığını hissetmeye başlamıştım. Kendimi onların olmadığı bir dünya olan uykunun ellerine yavaşça teslim etmeye hazırdım. Bütün acılarımın dinmesi dileğiyle bir kez daha teslimiyetimi sürdürdüm.

Wattpad'deki ilk hikayemi sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum.
Umarım beğenir ve bu yolda bana destek olursunuz. Şimdiden okuyan ve hikayemi ileriye taşıyan herkese teşekkür ederim.. 🦋

Uyandığımda odayı dolduran tek ses saatin ilerleyişiydi. Her zaman olduğu gibi tekrardan iki yıldır yaşamış olduğum bu odanın acısını hissettim. Her gün yediğim narkozun etkisi bütün bünyemi bozmuşken hayallerim ise beni ayakta tutan tek dünyam oluyordu. Soğuk ve küçük olan bu odanın küçük bir penceresinin olması iyiye işaretti, günlerimi bu yatakta geçirmekten fazlasıyla sıkılmıştım, ancak bu odanın anılarının değil acılarının olması beni içten içe daha da yer olmuştu. Yatağımın çaprazında duran bu küçük pencereye tekrardan gözlerimi iliştirdiğimde havanın aydınlık olduğunu farketmiştim. Dün yediğim narkozdan sonra gece boyu uyumuş ve sabahın aydınlanmasıyla gözlerimi tekrardan açmıştım. Karşımda duran küçük saatin yelkovan sesi beynimde sürekli yankılanırken durması için saate yalvarır olmuştum. Günlerim bu yatakta sürekli aynı şeyleri yaşayarak geçiyordu. Saate doğru baktığımda ise 8:50 olduğunu fark ederek dudaklarımı birbirine bastırdım. Birazdan hademeler gelecek ve bu lanet odanın içini temizlerken bir çok kez söylenecek ve durmadan bağıracaklaradı. Kimi zaman gelen hademeler sinirlerine hakim olamayıp vuruyor ve daha sonra hiç bir şey olmamış gibi gidiyorlardı. O zaman kendime hakim olamayarak daha da bağırıyordum. Bu haksızlıktı insanların merhametsiz ve acımasızlıkları beni daha da korkutuyordu. En korkuncu ise gelen hademelerin erkek oluşuydu gerçekten sert ve korkunç bakışlarıyla geneli 40-45 yaşlarında olan bu adamalar kötü bakışlarını üstümden ayırmaz oluyordu. Yavaş yavaş gözlerim dolmaya başlamış ve kapıya doğru gözlerimi yönlendirmiştim. Yaşadığım bu olayları daha fazla kaldıramadığım zamanlar delicene bağırıyor ve geçmişimi unutacağımı sanıyordum verilen narkozdan sonra da gün boyu uyuyor ve kalkamıyordum. Düşüncelerim bu lanet oda içerisinde beynimde yankılanırken kapının yavaşça açılmasıyla kendime gelmiştim. Dudaklarım benden habersiz istemsizce titremeye başlamış, göz kapaklarım ise durmadan çırpınır olmuştu. Ellerim yorganın üst kısmını tutarak beni yatağın içine hapsederken, korkuyordum, hemde fazlasıyla, içeriye doğru giren hademenin bir kadın olduğunu fark etmem içimi biraz daha rahatlatırken yavaşça yorganı üzerimden ayırarak gözlerimin tamamen açılmasına ve yüzümün gözükükmesine sebep olmuştum. Kadın 60-65 yaşları civarında mavi gözlü, yaşlı bir kadındı ilk defa bu kadar yaşlı bir kadın ile karşılaşmıştım. Geneli 30-35 yaşlarında olan hademelerden sonra gelenin yaşlı bir teyze olması beni şaşırtmıştı. Dikkatlice yaptığı işi izlerken odayı derinlemesine temizlemesi de dikkatimi çekmişti. Onu burada ilk defa görüyordum. Ancak onu dikkatlice izlediğimi fark etmiş olacak ki bana doğru adımlarını yöneltmeye başlamıştı. Bana dokunmasından korktuğum için yorganı olabildiğince üzerime örterek dudaklarımı birbirine bastırdım. Adımları yatağın kenarında kesildiğinde, yorganın yanına doğru hafifçe oturduğunu ve benim rahatsız olmamam için olabildiğince çaba gösterdiğini farkettim.
"Günaydın güzel kızım" dedi fazlasıyla nazik olan bu ses, şaşırmıştım aslında bana yardım etmek istediğini hissettiren bu seste kimdi?

  𝓥𝒾𝓇𝒶𝒽𝒶 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin