[38]...Teravih namazı...

En başından başla
                                    

(...)

Cami yolunda aklıma bir romanda okuduğum ve beni meşgul eden bir konu geldi. O yüzden Hureyre'ye de anlatmaya karar verdim, "Biliyor musun...bir süre önce teravih namazı hakkında bir yazı okudum, Şeyh İbn Baz'a göre güya teravih namazını Hz. Ömer 23e kadar çıkarmış. Bunu okuyunca ve araştırınca kendine şeyh diyen o kişinin yaymaya çalıştığı sapıklığı da anlayınca o kadar üzüldüm ki Hureyre."



O an Hureyre sanki ne demek istediğimi anlıyor veya hangi konudan bahs ettiğimi o da biliyor gibi ciddiyetle yola baktı.

"Sonra bir Hadis okudum, hiç aklımdan çıkmıyor..."



İçimden gelen Hureyre'ye herşeyi anlatma hissi yine beni ele geçirmişti.

"🥀Benden sonra benim sünnetimden ve raşit halifelerin sünnetinden ayrılmayın🥀"

Tirmizî, İlim, 16; İbn Hanbel, IV, 126🍀



Ben hadis-i şerif-i söyler söylemez Hureyre bana baktı ve sonra biraz düşündü. Ardından bana yönelttiği bu soruyu yola bakarak sordu.

"O adamın ne yapmaya çalıştığını anladın mı peki?"

O zamanlar bu olay üzerine çokça yazı okumuş ve Abdullah b. Abbas'ın da, Allah ondan razı olsun, Ramazanda teravih namazını yirmi rekat olarak kıldığı ve arkasından da üç rekat vitir namazını kıldığı rivâyetine tevafuk etmiştim.

Lakin bu olayda en can alıcı sapıklığın sünneti Efendimizin saymayıp Hz. Ömer'in saymalarıydı.

"Biliyorum ve tam da bu sapkınlığın onüne geçmek için büyük İmam Ebû Hanife'ye Hz. Ömer radiallahu anh'ın bu konuda yaptığı uygulama (20 rekat teravih namazı hakkında) sorulunca, şöyle diyerek benim de anlamama vesile olmuş;
.


Teravih namazı hiç şüphesiz müekked bir sünnettir. Hz. Ömer, bu namazın cemaatle ve yirmi rekat kılınmasını şahsi bir ictihadı ile yapmadığı gibi, bir bid'at olarak da emretmemiştir. O, kendisinin bildiği şer'î bir esasa ve Hz. Muhammed (s.a.v)'in bir vasiyetine dayanarak böyle yapmıştır⚘"

Et-Tahtavî, Haşiye, 334🍀

Hureyre başını sallayarak hem onaylıyor hem de konuya açıklık getirebilmek için konuşmaya devam ediyordu

"Ayrıca Resulullah aleyhissalatü vesselâm Ramazanda mescitte gece bir namaz kılmış. Sahabenin çogu da onunla birlikte o namazı kılmış. İkinci gece yine aynı namazı kılmış. Bu kez O'na tabi olarak aynı namazı kılan cemaat daha fazla oldu. Üçüncü gece Hz. Muhammed aleyhisselatu vesselam mescit'e gitmedi. Orayı dolduran cemaat onu bekledi. Resulullah aleyhisselatu vesselam ancak sabah olunca mescide çikti ve cemaata şöyle hitab etmiş:
.


🥀Sizin cemaatla teravih namazını kılmaya ne kadar arzulu oldugunuzu görüyorum. Benim çıkıp, size namazı kıldırmama engel olan bir husus da yoktu. Ancak ben size, teravih namazının farz olmasından korktugum için çıkmadım
🥀"

Buharî, Teheccud, 57🍀



"Yani bize hem daha kısa teravih namazını kılmak sünnet hem de uzun uzun kılmak sünnet. Bunda da vardır bir mucize. Bunu mutlaka ve şüphesiz sünneti olarak bizlere bırakan da Resulullah'tır. Bu yüzden de Ebû Zer (r.a)'dan nakledildiğine göre, Resulullah (s.a.s) Ramazan ayının sonuna doğru bazı gecelerde ahsabına, gecenin üçte birini geçinceye kadar teravih namazını kıldırmış. Yani uzun kılmak hayırlıdır ama farz değil, ki senin okuduğun şahıs 20 rekat tervih namazını Hz. Ömer'den kalan sümme haşa farz oladak kabul ederek sapıtıyor."

Ahiret eşim ol...(Bitti - Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin